Fitch Ratings’ten kredi kartlarıyla ilgili Türk bankalarına risk uyarısı

Fitch Ratings, kredi koşullarının daha da sıkılaşması veya ekonomik büyümenin yavaşlaması halinde Türk bankalarının bireysel kredi kartı kredilerinde son dönemde görülen hızlı artış nedeniyle risklerle karşı karşıya kalabileceğini belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Birol BOZKURT

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings Türk bankaları ile ilgili rapor yayımladı. Raporda kredi koşullarının sıkılaşması ile bankaların risklerle karşı karşıya gelebileceğine dikkat çeken Fitch, bireysel kredi kartı kredilerinin 2023 yılında %162 oranında büyüyerek enflasyonun ve nominal kredi büyümesinin çok üzerinde gerçekleştiğine işaret etti.

Raporda kredi ve kredi kartlarında hızlı büyümenin 2024’ün ilk çeyreğinde de devam ettiğini söyleyen Fitch, “Bireysel kredi kartları, 2022 sonunda %6,0 ve 2021 sonunda %4,3 olan bankacılık sektörü canlı kredilerinin 2023 sonunda %10,1’ini oluştururken, takipteki kredilerin yalnızca %8,1’ini oluşturdu. Hanehalkı, enflasyonist ortamda alışverişlerini öne çekmek ve taksitle ödeme yaparak satın alma maliyetlerini birkaç aya yaymak için kredi kartı kullanımını önemli ölçüde artırttı” dedi.

Türkiye’de Mayıs 2023’te yapılan seçimlerden bu yana enflasyonu kontrol altına almak için alınan ve yakın zamana kadar aylık kredi büyümesine sınırlama getiren çeşitli makro ihtiyati tedbirlere rağmen teminatsız perakende kredilernin hızla arttığına dikkat çeken Fitch,”Merkez Bankası’nın, tüketici ve kredi kartı kredilerindeki büyümeyi soğutmak için hedeflenen banka düzenlemelerinin yardımıyla daha sıkı finansal koşullar uygulamasını bekliyoruz” dedi.

“Bankalar ılımlı zayıflamayı absorbe edecek güçte”

Fitch raporunda şu değerlendirmelere yer verdi: “Çoğu büyük özel ve kamu bankasının, varlık kalitesindeki ılımlı zayıflamayı absorbe edebilecek yeterli karşılık ve sermaye tamponlarına sahip olduğuna inanıyoruz. Bankalar gelecekteki potansiyel kredi zararlarını azaltmak için adımlar atmıştır. Güçlü 2023 karlarının bir kısmını kredi zarar karşılığı tamponlarını güçlendirmek için kullandılar. Sektörün toplam karşılıklarının TGA’ları karşılama oranı 2023 sonunda %244’e yükselmiştir. Buna ek olarak, bazı bankalar ekstra bir koruma katmanı sunan sınırlı serbest karşılıklar tutmaktadır.

Daha sıkı marjlara ve daha yüksek risk maliyetine rağmen bankaların içsel sermaye üretiminin genel olarak makul kalmasını bekliyoruz, bu da daha yüksek kredi zararlarının absorbe edilmesine yardımcı olacaktır. Sektörün sermaye yeterliliği, 2023 sonunda %18,8’lik toplam sermaye oranı ve düzenleyici hoşgörünün faydası da dahil olmak üzere %15,1’lik Tier 1 oranı ile sağlamdır. Ayrıca, büyük özel bankalar daha güçlü tamponlara sahip olup, toplam sermaye oranı ortalaması %20 ,1 iken, kamu sermayeli yurtiçi sistemik öneme sahip bankaların ortalaması %15,5’tir.”

“Bankalar riski karşılayabilecek durumda”

Fitch’in Türk bankaları ile ilgili yayımladığı raporu değerlendiren Tera Yatırım Strateji ve Bireysel Portföy Yönetim Direktörü Volkan Dükkancık, “Para politikasının daha da sıkılaştırılması ve kredi kartı harcamalarına getirilebilecek ek tedbirler, ekonomik yavaşlama ve artması olası işsizlikle birlikte önümüzdeki önce hanehalkını ardından bu riski üstlenen bankaları zor duruma sokabilir.Ancak böyle bir senaryoya bankacılık sektörünün belli ölçüde hazırlıklı olduğunu da belirtmek gerekiyor.

Birçok özel ve kamu bankası, varlık kalitesinde bir parça bozulmaya neden olabilecek bu riske karşı yeterli karşılık ve sermaye tamponlarına sahip durumda. Sektörün toplam karşılıklarının takipteki alacakları karşılama oranı 2023 sonunda %244’e yükselirken, bazı bankalar ekstra olarak serbest karşılık da ayırmış durumda. 2023 sonu itibariyle %18,8 sermaye yeterlilik oranına sahip olan sektör açısından majör bir etki beklememekle birlikte, önümüzdeki çeyreklerde bankaların biraz daha fazla karşılık ayırmalarını ve karlılığı belli ölçüde baskıladığını muhtemelen görüyor olacağız” dedi.

“Bankaların sermaye yeterlilik rasyoları güçlü”

Fitch’in raporunu değerlendiren Marbaş Menkul Değerler Genel Müdür Yardımcısı Soner Kuru, “Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonla mücadelenin getirmiş olduğu acı reçete iktisadi faaliyetlerde baskı, istihdam kaybı ve toplam talepte düşüklük olarak karşımıza çıkacak ve bütün sektörler bundan etkilenecek. Bu doğrultuda bankacılık sektöründe de hem bireysel hem ticari kredilerde sorunlu alacakların artmasını biz de bekliyoruz ancak bunun sorun yaratacak boyuta gelmesi ihtimalini çok zayıf görüyoruz. Çünkü bankalarımızın hem sermaye yeterlilik rasyoları güçlü görünüyor hem de gerektiğinde dış finansmana erişimde sorunları bulunmuyor” diye konuştu.

Goldman, Türk bankalarında hedef yükseltti

Goldman Sachs, sektör trendleri ve döviz, tahvil getirileriyle enflasyondaki son hareketler dolayısıyla kapsamı altındaki Türk bankaları için 12 aylık fiyat hedeflerini ortalama yüzde 43 oranında yükseltti. Goldman Sachs, net faiz marjı varsayımını 2024- 2024 döneminde 10-15 baz puan azaltırken, 2026-2028 dönemi için ortalama 30 baz puan artırdı. Raporda Merkez Bankası'nın mart ayındaki toplantısında yaptığı 500 baz puanlık sürpriz faiz artırımının etkisinin yanı sıra en son bankacılık verileri ve ekonomistlerinin yetkililer, bankalar ve şirketlerle yaptığı toplantılardan elde edilen çıkarımlar da dikkate alındı. Analistler, "Konuşulan kişilerin Türkiye'nin küresel finans piyasalarına tamamen yeniden entegre edilmesinin amaçlandığını düşünüyor" diye yazdı.

Kredi kuruluşlarının nakdi kredileri 13 trilyon TL’yi aştı

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi üyesi kuruluşlar tarafından kullandırılan nakdi krediler Şubat 2024 itibarıyla, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 57 artarak 13 trilyon 260 milyar TL oldu. TBB’den yapılan açıklamaya göre, nakdi kredilerin 12.816 milyar TL’si bankalar (63 banka), 193 milyar TL’si finansal kiralama şirketleri (20 finansal kiralama şirketi), 124 milyar TL’si finansman şirketleri (23 finansman şirketi) ve 126 milyar TL’si faktoring şirketleri (49 faktoring şirketi) tarafından kullandırıldı. Tasfiye olunacak alacaklar 2024 yılı Şubat ayı itibarıyla 250 milyar TL oldu. Tasfiye olunacak alacakların 234 milyar TL’si bankalara; 12 milyar TL’si finansal kiralama şirketlerine, 3 milyar TL’si faktoring şirketlerine ve 1 milyar TL’si de finansman şirketlerine aittir. Tasfiye olunacak alacakların toplam kredilere oranı Şubat 2024 itibarıyla, bir önceki yıla göre 0,5 puan azalarak yüzde 1,8 oldu.

Yasal takibe alınan kişi sayısı arttı

TBB’den yapılan açıklamaya göre bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı, 2024 yılı Ocak-Şubat döneminde 217 bin kişi iken aynı dönem için bireysel kredi borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı 203 bin kişi oldu. Açıklamada, "2024 yılı Ocak-Şubat döneminde, bireysel kredi veya bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş kişi sayısı yüzde 55 artarak 334 bin kişi oldu. Risk Merkezi verilerine göre Şubat 2024 itibarıyla bireysel kredi kartlarını da içeren bireysel kredilerde tasfiye olunacak alacaklar bir önceki yıl aynı döneme göre yüzde 67 arttı" denildi.