Gıda enflasyonu ürün takip masaları ile frenlenecek

Dünya Gazetesi / Canan SAKARYA

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli gıda enflasyonu ile mücadele çerçevesinde kurdukları ürün takip masaları ile 25 ürünü çok sıkı izlemeye aldıklarını belirterek, Ticaret Bakanlığı ile koordineli şekilde gerekli müdahalenin hızlı bir şekilde yapılacağını açıkladı.

Mecliste bir grup gazetecinin sorularını yanıtlayan Bakan Pakdemirli, bakanlık olarak ana görevlerinin bir yandan üreticiyi korurken bir yandan da tüketiciyi enflasyona ezdirmemek olduğunu söyledi.

Sektör paydaşlarıyla her türlü görüşmeyi yaptıklarını anlatan Pakdemirli, gıda enflasyonu ile mücadele çerçevesinde var olan ancak bugüne kadar tam anlamıyla işletilmeyen ürün takip masalarını aktif hale getirdiklerini ifade etti. Pakdemirli, şunları söyledi: “Bu masalar gıda enflasyonuna çok dokunan, enflasyon sepeti içinde payı yüksek olan 25 ürünü çok sıkı izlemeye aldı. Bu ürünlerin tohumdan çatala kadar olan süreçte ekimi dikimi, hasatı, rekolte tahminleri, ileride fiyatlarının ne olabileceği, zincirde nerede kayıplar olduğu, ithalatla ilgili bir düzenleme gerekip gerekmediğini çok sıkı bir takibe aldık. Ticaret Bakanlığı ile koordineli bir şekilde çalışıyoruz. Mesela ayçiçeğin yüzde 27 olan ithal vergisini Ticaret Bakanlığı ile görüşüp yüzde 13’e indirilmesini sağladık, bunun da enflasyona dokunan bir tarafı var.”

"Buğdayda tereddüt gördük desteği 5 kuruştan 10 kuruşa çıkardık"

Gıda masalarında her ürünün bir sahibi olduğunu ve bu masaların aktif şekilde çalıştığını, Ticaret Bakanlığı'nda da benzer bir çalışmanın yapıldığını kaydeden Pakdemirli, şunları kaydetti: “Bir yangın çıkıyorsa bunu yangın çıktıktan sonra değil, yangının çıkacağını tahmin edip önceden suyu dökerek önlemek gerekiyor. Bu masalarda üretim planlamasından tutun, arz talep dengelenmesine kadar çalışılıyor. Eğer ihracatın kısıtlanması gerekiyorsa o zaman arkadaşlar Ticaret Bakanlığı'na gidiyor ‘O ürünün ihracatını durduralım, biraz bekleyelim, teşvik vermeyelim’ diyor. Meteorolojik veriler de dahil hepsi önemli. Ben daha evvelden yurtdışında bir firma için patates fiyatlarına çalışmıştım, patates fiyatının gelecekte ne olabileceğine bakıp, ekonomik bir modelleme yaptım. Temmuz ayındaki hava sıcaklığı, eylüldeki yağış, kasımdaki don, marttaki patatesin fiyatını yüzde 95 oranında belirliyor. Eğer ileriye dönük bazı fiyatları biliyor olursak çiftçimiz de çok rahat bunun ekimini yapar, şu ürünün fiyatı bu olacak diyebiliriz, gerekirse geri planda TARSİM sigortası ya da başka şeylerle destekleyerek Türkiye’nin ihtiyacı olan ürünlerin üretilmesin sağlayabiliriz. Örneğin buğdayda tereddüt olduğunu gördük, desteğimizi 5 kuruştan 10 kuruşa artırdık, gübre indirimi de getirdik şimdi mazotta ne yapabiliriz ona bakıyoruz. Türkiye’nin ihtiyacı olan hangi ürün varsa sonradan ya da anlık değil önceden yüzde 80-90 tahmin edebiliyorsak hem üretimi planlamış, hem tüketiciyi korumuş olacağız hem de enflasyonu önleyeceğiz."

"Un üreticisiyle görüşmelerimiz sürecek"

Ankara’da ekmek zammı ile ilgili yaşanan tartışmalara ilişkin de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tarım Bakanı Pakdemirli, ekmeğin fi yatı ,fırınların denetiminin Ticaret Bakanlığı'nda olduğunu ancak bakanlık olarak özellikle un tarafını çok yakından takip ettiklerini söyledi. Pakdemirli, şunları söyledi: “Unla ilgili birtakım neticeler aldık ama yeterli değil önümüzdeki günlerde Un Federasyonu ile yeniden konuşuyor olacağız. ‘Dövizde bir dalgalanma yaşadık ne yapabiliriz’ diye konuştuğumuz sektörün öncülerinin bir kısmından olumlu geri dönüş alıyoruz. Mesela gübrede yüzde 15 dolayında bir gerileme sağladık, Tarım Kredi ile konuştuk, şimdi yeme bakıyoruz tabii bunlar tüketiciye hemen dokunan şeyler değil ama buğday ve ekmek daha çok dokunan ürünler. TMO olarak bir görevim var, bin 100 TL’den piyasaya un veriyoruz piyasanın maliyetlerini epey azaltıyor. 2 milyon tonun üzerinde bir stoğumuz var. İhale açtık yurtdışından da ürün getiriyoruz, buğdayla ilgili bir sıkıntımız yok bizim zaten ihaleye çıktığımız duyulduğunda buğdayla ilgili fi yatlar düşmeye başladı, şimdi un fi yatlarında da bir iyileşme bekliyoruz. Fırıncıların çıkıp 'Biz zam yapıyoruz' demesini olumlu karşılamıyorum, etik de bulmuyorum."

Bu konularda ilginizi çekebilir