Gönenç: Türk iş gücünün performansı parlak değil

Gönenç: Türk iş gücünün performansı parlak değil

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - OECD Türkiye Masası Başkanı Rauf Gönenç, vasıflı ve vasıfsız çalışanların istihdam oranlarında 2001 sonrasında derinleşen bir yol ayrımı yaşandığını söyledi. Gönenç, "Uluslararası karşılaştırmalı olarak bakıldığında 2007'deki ciddi hız kesmeyi bir kenara koysak dahi, Türk iş gücü piyasasının performansı içeride gözüktüğü kadar parlak gözükmüyor. Çalışan sayısının çalışma çağındaki nüfusa oranında tüm OECD ülkeleri son 10 yılda ilerleme kaydederken, Türkiye hem seviye olarak en düşük seviyelerden birinde kaldı, hem de bu oranın aşağıya doğru hareket ettiği ender ülkelerden biri oldu" diye konuştu. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından "Sosyal Politika Gündemi Toplantıları"nın 13'üncüsünde "Rekabetçi Bir İşgücü Piyasasını Hukuk Düzeni İçinde Sağlamak: OECD Deneyimleri ve Türkiye" konulu bir sunum gerçekleştiren Gönenç, Türkiye'de iş gücü piyasasının 2001 krizini takiben çok dinamik bir performans gösterdiğini, istihdam artışı için gereken rekabet ortamının bu krizden sonra sağlandığını dile getirdi. Gönenç, OECD'nin analizlerine göre Türkiye'nin şu anda en katı iş gücü mevzuatı piyasasına sahip ülke olduğunun altını çizdi. İnce ayarlara ihtiyaç var Türkiye'nin diğer OECD ülkelerine göre daha keskin iniş ve çıkışlar yaşadığını belirten Göneneç, "Bu iniş ve çıkışlara rağmen Türkiye diğer OECD ülkelerine oranla iyi bir esneklik göstermiştir. İş sağlığı ve iş emniyeti yarı hukuki çerçevelerde sağlanıyor. Türkiye'nin artık böyle bir çerçeve içinde çalışması mümkün değil. Türkiye'nin sadece AB ilişkileri için değil kendi ekonomik politikaları için kayıtdışı konularında ince ayarlara ihtiyacı var." 5 yıl geçti, balayı bitti TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kutadgobilik ise, global dünyanın cennet diye adlandırdığı 5 yıllık ekonomik çıkış sürecinin sona erdiğini vurgulayarak, "Türkiye'nin ekonomi bazlı, ekonomiye dayalı bir anayasaya ihtiyacı olduğunu, hukukun üstünlüğüne dayalı bir rekabet gücü yaratacak anayasa olması gerektiğini düşünüyoruz. Ancak bu hükümetin ne zaman ele alacağını ele alıp almayacağını bilmediğimiz bir konu olarak kaldı ve olay yalnız kısır bir döngü ile türban meselesine takılıp kaldı" diye konuştu. Enflasyon rakamları toplu sözleşmelerine yansıyacak Tuğrul Kutadgobilik, beklenenin üzerinde çıkan enflasyon rakamlarının toplu iş sözleşmelerine yansıyacağını söyledi. Hedeflenen rakamdan yüzde 115 civarında bir sapma olduğunu söyleyen Kutadgobilik, "Bu önümüzdeki günlere daha da çok yansıyacak ve bunun toplu iş sözleşmelerine yansımamasının da bir imkanı yok. Dolayısıyla enflasyonun tekrar zaptu rapt altına alınması gerekir. Türkiye'nin ya hedefi değiştirmesi ya da enflasyonu tekrar hedeflenen makro dengelere dönüştürecek düzenlemeleri yapması lazım" dedi.