İşgücü verimliliği yüzde 4 arttı

Dünya Bankası Türkiye Direktörü Raiser, kriz sonrasında Türkiye'nin işgücü piyasasında oldukça çarpıcı bir performans sergilediğini belirtti

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Dünya Bankası Türkiye Direktörü Martin Raiser, kriz sonrası dönemde Türkiye'nin işgücü piyasası performansına dikkat çekerek, Avrupa Birliğindeki (AB) istihdamda 2 milyonluk düşüşün yaşandığı 2009-2012 döneminde Türkiye'de 3,5 milyonu aşkın yeni iş yaratıldığını vurguladı. 

Raiser, Kalkınma Bakanlığı ve Dünya Bankası tarafından ortaklaşa hazırlanan "Türkiye'de İyi İşler" Raporunun tanıtım toplantısında yaptığı açılış konuşmasında,  hazırladıkları raporun Türkiye'nin karşı karşıya olduğu zorlukları ve kaydettiği başarıları gösteren bir çalışma olduğunu söyledi.

Kriz sonrasında Türkiye'nin işgücü piyasasında oldukça çarpıcı bir performans sergilediğini belirten Raiser, "AB'deki istihdamda 2 milyonluk düşüşün yaşandığı 2009-2012 döneminde Türkiye'de 3,5 milyonu aşkın yeni iş yaratıldı. Bu rakamlar Türkiye'den çok daha büyük bir ekonomisi olan ABD'nin rakamlarına çok yakın. Vergi makasının düşürülmesi sonrasında Türkiye, OECD ülkeleri ile kıyaslandığında daha rekabetçi bir ülke haline geldi. Aktif işgücü piyasaları daha da geliştirildi. Pozitif ekonomik döngü ve yapısal değişimin devamı da bu başarıda önemli bir rol oynadı" diye konuştu.

Raiser, Türkiye'de yaratılan yeni işlerin tamamının toplam işgücü verimliliğini artıran nitelikte "iyi işler" olduğunun altını çizerek, her alanda verimliliği düşük işlerden, verimliliği yüksek işlere geçişin söz konusu olduğunu söyledi.

Analizlere göre son 10-15 yılda Türkiye'de işgücü verimliliğindeki artışın yüzde 4'e yakın olduğunu belirten Raiser, şunları kaydetti:

"Bu yükselen tüm diğer piyasalardan daha yüksek bir oran. Bu verimlilik artışının üçte ikisinden fazlası yapısal verimlilikler sayesinde oldu. Verimliliği yüksek işler neticesinde insanların kazanımları da yükseldi. Türkiye bu dönemde refahı paylaşan bir ülke oldu. Ortalamanın altındaki yüzde 40'lık kesimde de büyüme yaşandı. Düşük gelirli hane halklarının yaşam refahının artması, işgücü piyasasındaki bu gelişemeler sayesinde oldu."

Raiser, tarımdan hizmet ve imalat sektörüne geçişin istihdam ve büyüme üzerindeki etkisine de değinerek, işgücü piyasasındaki ilerlemenin gelecekte yüzde 1,5'lik artışla devam edeceğini vurguladı.

Türkiye'de eğitimli çalışanların istihdamdaki payının her geçen gün arttığına işaret eden Raiser, kadınların işgücü piyasasına entegre edilmesinin önemine işaret etti. Türkiye'de kadınların sadece yüzde 30'unun aktif olarak işgücüne katıldığını anımsatan Raiser, "Kız çocukları bugün artık annelerinden daha iyi bir eğitime sahip. Bu, gelecekte kadınların işgücüne katılımındaki artış olacağını gösteriyor. Sadece annelik değil ebeveynlik izni politikalarının, çocuk bakım hizmetlerinin, sosyal yardımların iyileştirilmesi gerekiyor" dedi.

Raiser, Türkiye'nin başarılarının gelecekte de sürdürülebilmesi için, rekabetçi ve esnek bir işgücü piyasasının geliştirilmesini destekleyen ilave reformların kritik öneme sahip olacağını sözlerine ekledi.

Bakan Çelik: "Hedefimiz işsizliği yüzde 5'e çekmek"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Dünya Bankası tarafından hazırlanan ''Türkiye'de İyi İşler'' raporunun Hilton Otel'deki tanıtım konferansının açılışında yaptığı konuşmada, Dünya Bankası'nın kapsamlı analizlere dayalı ve objektif bir akış açısıyla açıklanan çalışmalarını önemli bir başvuru kaynağı olarak gördüğünü söyledi.

Çelik, ''Türkiye'nin her alanda olduğu gibi istihdam alanında da 2023 hedefleri var. Hedeflerimiz işsizliği yüzde 5'e çekmek, istihdam oranını yüzde 55'lere yükseltmek, tarım dışı sektörde kayıt dışı istihdamı ise yüzde 15'in altına çekmektir'' dedi.

Bakan Çelik, ''Karamsar tablolara rağmen Türkiye için göstergeler, işgücü piyasamızın sağlıklı ve başarılı bir şekilde işlemekte olduğunu göstermektedir''diye konuştu.

Çelik, "İnanıyorum ki kısa süre içerisinde 2023 istihdam hedefleri açısından önem arz eden Ulusal İstihdam Strateji Belgesi'nin yayınlanması gerçekleşmiş olacak" dedi.

Raporun ayrıntıları

Kalkınma Bakanlığı ile Dünya Bankası'nın ortak çalışmalarıyla hazırlanan "Türkiye'de İyi İşler" raporu kamuoyu ile paylaşıldı. Türkiye'nin mevcut ekonomisinde iyi işlerin durumu ve etkilerinin araştırıldığı rapora göre, bu durumun iş sahipleri için gelir ve geçim kaynağı gibi doğrudan faydaya sahip olurken, topluma ve sosyal ağlara daha fazla katılım ya da hane halkının tamamı için de daha iyi hayat standardı gibi dolaylı faydalar sağlıyor.

Raporda, Türkiye'nin krizden güçlü bir şekilde toparlandığı belirtilerek, konjonktürel gelişmelerin cari açığın artmasına sebep olduğunu kaydedildi.

Kriz sonrası dönemde hızlı GSYİH ve istihdam artışıyla birlikte işgücü piyasasında gerçekleştirilen beceri kazandırma ve kayıt altına alma çalışmaları ve yanı sıra büyümede artan istihdam esnekliğinin Türkiye'de istihdamın durumu açısından oldukça olumlu bir tablo arz ettiğine dikkat çekildi.

Raporda, kriz sonrası dönemde işgücü katılım ve istihdam oranlarının özellikle kadınlar arasında artış gösterdiğinin altı çizilirken, raporda şu ifadelere yer verildi:

"İş oluşturmada yaşanan büyümenin büyük bir kısmını iyi nitelikteki işler oluşturdu. En fazla istihdam artışı hizmet ve kayıtlı sektörlerde gerçekleşirken, net istihdam artışının çoğunluğu hem erkekleri hem de kadınları etkiledi. Esas itibariyle bu gruptaki çalışanlar ayrıca üniversite mezunu.

İşgücü anketlerinin daha detaylı analizi, genel istihdamdaki değişikliğin yanı sıra kadın istihdamındaki değişimlerin ve kayıt dışı istihdamdaki azalma, kalifiye olmayan kadın işgücünün önemli bir bölümünün tarım sektöründe çalışmaya başlayarak yeniden kayıt dışı istihdama dahil edilmeleri, emek yoğun konut inşaat sektöründeki geçici büyüme ve daha yaşlı kişilerin kayıtlı işgücü piyasasında uzun sürelerle kalması ile bağlantılı olabilir. Halihazırda, özellikle tarım sektörüne geri dönüşler göz ardı edildiğinde, kadınların işgücüne katılımındaki artış kriz öncesi eğilimin henüz çok da üzerinde değildir."

Bu konularda ilginizi çekebilir