İtfadan fazla borçlanmaya son, 'mali alan' geliyor

Hükümetin üzerinde çalıştığı yeni politika setine göre iç borçlanmada 2017 ortasından başlayan itfadan daha fazla borçlanmaya son verilmesi planlanıyor. Buna göre mali alan oluşturulacak, özel sektöre destek verilecek.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Mehmet KAYA

Hükümetin, Orta Vadeli Program hazırlıklarını hızlandırdığını açıklamasının ardından, kısa vadeli dengelenmeyi sağlamak üzere hazırlığına başladığı politikaların temelini maliye politikasının oluşturacağı öğrenildi.

DÜNYA’nın edindiği bilgilere göre, yılın kalanında ekonomik büyüme çok yüksek olmasa da kamu gelirlerinin bütçede öngörülen seviyelerde hatta bir miktar üzerinde olması bekleniyor. Ayrıca, yeniden yapılandırma ve imar barışından sağlanacak ilave gelirlerle, gerek özel sektör, gerekse kamu mali yönetimi ağırlıklı atılacak adımlar için bir “mali alan” (mali deneyi bozmadan harcanabilir varsayılan kamu kaynağı) oluşturulacak. Alınacak önlemler de bu mali alanla sınırlı tutulacak.

Hazırlıkları devam eden politika setinde, iç borçlanmada 2017 ortasından başlayan itfalardan daha fazla borçlanmasına son verilmesi planlanıyor. Bu politikaya Merkez Bankası da destek verecek. Böylece bankalar ve özel sektör üzerindeki baskın hafifletilmesi amaçlanıyor.

Kamu giderlerinin yılın kalanında düşürülmesi için de bir dizi önlem alınacak. Gerçekleşme düzeyi düşük durumdaki bazı projelerin ödeneklerinin serbest bırakılmaması dahil, kamunun cari giderleri içindeki alım kalemlerinin azaltılması planlanıyor. Bu konuda bütün kamu kurum ve kuruluşlarını da kapsayacak şekilde yüzde oran olarak bir hedef verilerek bir gider azaltıcı önlem paketi isteneceği öğrenildi.

Özel sektöre vergi ödeme kolaylığı gelebilir

Bu süreçte Maliye Bakanlığı’nın özel sektörün finansal iyileşmesini sağlamak üzere, ekonomik faaliyet olarak iyi durumda, ancak geçici olarak kur ve faiz yükü nedeniyle bilançoları bozulma eğilimindeki firmalara yönelik bir eylem oluşturacağı öğrenildi. Bu kapsamda, yeniden yapılandırma biçiminde olmayan, Mart 2018 sonrasındaki bilanço verileri kullanılarak firmalara vergi öteleme imkanı verecek bir genel düzenleme üzerinde çalışılıyor.

KDV iadelerinin hızlandırılması gündemde

KDV iadelerinin hızlandırılması, kamu ile iş yapan firmalara ödemelerin hızlandırılması, bazı kritik sektörlerde geçici vergi ertelemeleri ya da firma bazında kolaylıklar ve daha önce uygulanan ve halen ihracatçı şirketler için devam eden Kredi Garanti Fonu destek programının bankaların da kabul edebileceği şekilde borç yapılandırmada kullanılması, önerilen eylemler arasında bulunuyor. Dengelenme açısından önemli görülen enflasyondaki yükseliş trendinin sona erdirilmesinde kamu eliyle fiyatları etkilenebilen ürünlere yönelik dolaylı vergi artışlarının yılın kalanında durdurulması ya da fiyat artışlarını çok sınırlı etkileyecek kadar yapılması da kararlaştırıldı. Hükümet bunun ilk uygulamasını Temmuz ayında tütün ürünleri için artış yapmayarak göstermişti. Kamu, akaryakıt, elektrik vb. enerji fiyatları, tütün ürünleri, alkollü içki fiyatları, otomobil, su ve şehir içi taşımacılık, sağlık gibi harcama gruplarında kamu, doğrudan ya da dolaylı fiyatları etkiliyor. Bu grubun enflasyon paketindeki ağırlığı yaklaşık yüzde 30 düzeyinde bulunuyor.

Az borçlanma kaynak ve faiz baskısını hafifletir

2017 yılından bu yana piyasadan itfasından fazla borçlanan Hazine’nin iç borç çevirme rasyosu haziranda yüzde 120, temmuzda 123 oldu. Mart ve nisan aylarında da yüzde 100’ün üzerinde borçlandı. Hazine’nin iç borçlanmada piyasaya yüklendiği dönem ise 2017’ydi. Geçen sene bazı aylarda iç borç çevirme rasyosu yüzde 172’ye kadar çıkmıştı. 2009 krizinin ardından 2017’de yapılan bu ‘fazladan borçlanma’ hükümet tarafından verilen desteklere kullanıldı. Hazine’nin piyasadan daha az borçlanması kaynak tarafında bankaların elini rahatlatacağı gibi faiz üzerinde oluşan baskıyı da azaltacak. Hazine, 2009 yılı hariç, 2001 krizinden beri iç borç çevirme rasyosunu ağırlıklı olarak yüzde 90’ın altında tutmuştu. 2009 küresel kriz yılında yapılan fazladan borçlanmada dahi oranlar son 2 yılın oranlarının altındaydı. 2009-2016 döneminde iç borç çevirme rasyosu yüzde 80’e kadar inmişti.

Bu konularda ilginizi çekebilir