”Orta Vadeli Program, beklentileri karşılamaktan uzak”

TÜSİAD Başekonomisti İzmen, Orta Vadeli Program'a ilişkin değerlendirmelerde bulundu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

İSTANBUL - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başekonomisti Ümit İzmen, Orta Vadeli Program'ın belirsizliği azaltmakla birlikte, İkinci Dünya Savaşının ardından yaşan en ciddi küresel kriz sonrasında, beklentileri karşılamaktan uzak kaldığını bildirdi.

İzmen, Orta Vadeli Program'a ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, haziran ayından bu yana açıklanması beklenen programının ekonomik büyüklüklerinin genel hatları ile gerçekçi olduğunun görüldüğünü belirtti.

TÜSİAD'ın 2009 yılı tahminleri ile tutarlı olan bu çerçevenin, ekonomideki belirsizliğin azaltılması ve hükümetin krizden çıkışta izleyeceği politikalara ilişkin soru işaretlerinin giderilmesinde yararlı olacağını ifade eden İzmen, program incelendiğinde, hükümetin krizden çıkışta uygulayacağı ekonomi politikalarının enflasyonda iddialı bir tutum, maliye politikasında ise zamana yayılmış bir toparlanma üzerine kurulu olduğunun görüldüğünü kaydetti.

İzmen, krizden çıkış için genişlemeci maliye politikalarının bir süre daha kullanılmaya devam edileceğinin anlaşıldığına işaret etti.

"Bütçe açığının finansman yöntemi açık değildir"

Kamu finansmanına ilişkin temel büyüklüklerin, krizle mücadele nedeniyle artırılmış olan kamu harcamalarının bu eğilimi koruyacağını, gelirlerde ise yüksek bir performans beklendiğini gösterdiğini belirten İzmen, şunları kaydetti:

"Vergi oranlarında değişikliğe gidilmeden, gelirlerde öngörülen artışın sağlanmasının zor olacağı ve bu durumda bütçe açığının öngörülenden daha yukarıda gerçekleşmesi beklenmektedir. Uzunca bir süreden beri beklenen mali kuralın hazırlıklarının 2010 yılında tamamlanacağının vurgulanmış olması, bütçe disiplininin ancak 2011 sonrasında tesis edileceğini düşündürmektedir.

Orta Vadeli Program'da bütçe açığının finansman yöntemi açık değildir. Kamu açığının büyüklüğü ve finansmanı, kamu borçlarının sürdürülebilirliği ve büyüme, faiz, kur, enflasyon dengelerinin sağlanabilmesi açısından önem taşımaktadır. Orta Vadeli Mali Çerçeve açıklandıktan sonra, bu konularda daha sağlıklı yorum yapmak mümkün olacaktır."

Programın temel amaçlarına ulaşmak için belirlemiş olduğu yapısal reformların, geçmiş yıllardaki yapısal reform alanlarına kıyasla daha somut önlemler içerdiğine dikkati çeken İzmen, bu reformların, sürdürülebilir yüksek büyümeye geçiş için zorunlu adımlar olduğunu vurguladı.

İzmen, "Ancak, geçmiş senelerde de programda yer aldığı halde gerçekleştirilememiş olan bazı başlıkların varlığı, öngörülen reformların uygulama kararlılığını ve dolayısıyla Orta Vadeli Program'ın hedeflerinin gerçekleştirilmesini tartışılır kılmaktadır" ifadesini kullandı.

Ümit İzmen, sonuç olarak Orta Vadeli Program'ın, belirsizliği azaltmakla birlikte, İkinci Dünya Savaşının ardından yaşan en ciddi küresel kriz sonrasında, beklentileri karşılamaktan uzak kaldığını belirtti.