Pakdemirli: TARSİM'de 30 milyon lira tazminat ödemesini yaptık

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, "(Antalya'daki hortum) Sera sigortası hasar tespit işlemlerine 24 Ocak itibarıyla başladık. Önceliği de en yüksek hasarlı seralara verdik. 31 Ocak'a kadar da bin 380 hasar dosyasını sonuçlandırarak TARSİM'de 30 milyon lira tazminat ödemesini yaptık." dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Antalya'daki hortum felaketine ilişkin, "Sera sigortası hasar tespit işlemlerine 24 Ocak itibarıyla başladık. Önceliği de en yüksek hasarlı seralara verdik. 31 Ocak'a kadar da bin 380 hasar dosyasını sonuçlandırarak TARSİM'de 30 milyon lira tazminat ödemesini yaptık." dedi.

Bakan Pakdemirli, Denizli'nin Merkezefendi ilçesinde bir otelde düzenlenen Tarım ve Orman Sektörü Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Denizli'nin girişimci ve yardımsever duygusuyla Ege'nin lokomotif şehri olduğunu söyledi. 

Tarım açısından iyi bir noktada olduklarını ve tarıma dayalı sanayide daha gidilecek yerin olduğunu belirten Pakdemirli, ileriki yıllarda dünyayı doyuranın dünyanın lideri olacağını, gıda ve tarımın çok önemli olduğunu vurguladı. 

Tarımın savunma sanayisinden daha önemli olduğunu belirten Pakdemirli, "Türkiye son 15 yılda savunma sanayide büyük ilerlemeler elde etti ama Türk vatandaşı evde buzdolabı boşsa, tarımsal üretiminiz yoksa, bir şeyler ithal ediyorsanız o zaman probleminiz var demektir. Barışta ve savaşta da problemiz var demektir. Önümüzdeki 20 yılda bunlar çok çok önemli olacak. Avrupa'da tarımsal hasılada birinci, dünyada tarımsal hasılada yedinciyiz." diye konuştu. 

Pakdemirli, şöyle devam etti:

"Şimdi hayvanla ilgili sıkıntımız var deniliyor ya. Süt sığırı varlığında Avrupa Birliği'nde 1. sıradayız. Büyükbaş hayvan varlığında da Avrupa Birliği'nde Fransa'dan sonra 2. sıradayız. İnşallah 2022'de Türkiye hayvan ihraç eden ülke haline gelecek." 

Türkiye'de 21 milyar dolarlık ticaret hacmine sahip olduklarını belirten Pakdemirli, üretimleri yaparken ve artırırken bölgenin potansiyelinden daha fazla faydalanmak gerektiğini vurguladı. 

Pakdemirli, bu yıl tarımsal desteklerin, 2002 yılına göre 8 kat artarak 16,3 milyar liraya çıktığına dikkati çekerek, "Diğer bir deyimle yüzde 900 artmış. Bitkisel üretimimiz yüzde 25, büyükbaş adetimiz yüzde 75, küçükbaş adetimiz yüzde 48, kanatlı adetimiz yüzde 39 artmış. Türkiye'deki hayvansal üretimimiz et 420 bin tondan 1,1 milyon tona gelmiş, süt 8,4 milyon tondan 20,6 milyon tona gelmiş, tavuk 700 bin tondan 2,1 milyon tona, yumurta 11 milyardan 19 milyara, bal da 74 bin tondan 115 bin tona gelmiş." ifadelerini kullandı.

"Arz güvenliğimiz yerli tohuma bağlı"

Türkiye'nin su ürünleri yetiştiriciliği üretiminde dünyada en hızlı büyüyen 3. ülke olduğunu, Avrupa Birliği'nde ise 7. sıradan 2. sıraya yükseldiğine işaret eden Pakdemirli, 2017'de 280 bin tonla 2023 hedeflerini yakalayarak bu hedefi revize ettiklerini ve iki misli üreteceklerini anlattı. 

Pakdemirli, yerli tohumu çok önemsediğini ifade ederek şöyle devam etti: 

"Bir şekilde arz güvenliğimiz yerli tohuma da bağlı. Tabii ki yabancı tohum satanlar da piyasada olacak ama yerli tohumumuzun önemli olduğunun üzerine basa basa söylüyorum. Tohumda 2017 itibarıyla 150 bin tondan 1 milyon tona gelmişiz. 2002-2017 arasında sertifikalı tohumda ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 31'den yüzde 74'e çıkmış ve sertifikalı tohum yeterliliğimizde yüzde 43'ten yüzde 84'e çıkmış. Yani 100 dönüm tarlası olan bir çiftçimiz veya köylümüz diktiği tohumun yüzde 84'ünü yerli kaynaklardan karşılar vaziyete gelmiş." 

Orman varlığını arttıran nadir ülkelerden olduklarını, 2002'de yüzde 22 olan orman varlığını yüzde 28'e çıkarttıklarını ve 2023'te yüzde 30'a geleceğini aktaran Pakdemirli, erozyonla mücadele hakkında şunları söyledi: 

"1970'lerde senede 500 milyon ton kaybederken 2017'de 154 milyon tona gelmiş ve 2023 hedefimiz 130 milyon ton bölü yıl. Yani yapmış olduğumuz ağaçlandırma ve düzgün çalışmalarla toprak kaybımız minimuma iniyor. Sulama tarımda başarının anahtarı. 2003 yılında 276 olan baraj sayımız 563'e gelmiş. Hidroelektrik santral sayımız 105'ten 547'ye gelmiş. İçme suyu tesislerimiz de 31'den 236'ya gelmiş. Bugün itibarıyla resmi olarak sulanan alanlarımız 6,5 milyon alan hektar gibi gözüküyor. Biz buna 2-2,5 milyon hektar alan daha 2023'e kadar arttırıp bu sulamaları tamamlama yolunda gidiyoruz. Bu da gayri safi milli hasılatımıza senelik 15 milyar lira katkı yapacak." 

Nişasta bazlı şeker kotasını 2001 yılında yüzde 10'a, 2018 yılında yüzde 5'e, 2019'da ise yüzde 2,5'a düşürdüklerini belirten Pakdemirli, bunun, 500 bin ton daha fazla şeker pancarı üretilmesi demek olduğuna değindi.

"Tarım makinelerinde yüzde 5 indirim aldık"

Bakan Pakdemirli, hava şartları ve doğa olaylarından dolayı zaman zaman fiyat artışının yaşandığının altını çizerek, bu konuda fırsatçılara fırsat vermemek anlamında gıda denetimlerini 40 misli artırdıklarını söyledi. 

Süt prim desteğini 10 kuruştan 25 kuruşa çıkarttıklarını hatırlatan Pakdemirli, şöyle devam etti: 

"Süt üretiminde yüzde 350 artışla 382 bin tona gelmiş. 41 ilimizdeki hayvancılık desteklerimize devam maksadıyla da bu yatırımlarda da yüzde 50 hibe desteği sağlamaya devam ediyoruz. Kırsal kalkınmaya destek olarak da 40 milyon lira hibemiz oldu. Denizli'ye son 16 yılda tam 2 milyar lira hibe vermişiz tarım ve hayvancılık alanlarında." 

Üzerinde çalıştıklarını hal yasasını, üreticiyi daha fazla kollayacak şekilde neticelendirme yollarını aradıklarını belirten Pakdemirli, aynı zamanda perakende yasasını da çalışmak gerektiğini vurguladı. 

Pakdemirli, Türkiye'de 14 binin üzerinde birlik, kooperatif ve tarımsal faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının olduğunu anlatarak, "Bu kadar kooperatife ihtiyacımız var mı hakikaten. Bunlar değer yaratıyor mu? Türkiye'de dünya sıralamasına giren iyi bir kooperatifimiz yok ama 1970'li yıllarda Japonya bunu çözmüş ve 500'e düşürmüşler. Şu anda onlar 50 milyar dolar ciro yapıyor ama kooperatifin üreticiyle tüketiciyi birleştirmesi lazım. Aile işletmelerini ayakta tutmamız lazım. Bize eli taşın altında olan adam lazım. Dün Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği ile görüştük. Tarım makinelerinde bugünden itibaren geçerli olmak üzere yüzde 5 indirim aldık." ifadelerini kullandı. 

"30 milyon lira tazminat ödemesini yaptık"

Pakdemirli, Antalya'da etkili olan şiddetli yağış, kuvvetli fırtına ve hortum nedeniyle 24-31 Ocak'a kadar 2 bin 845 adet sera sigortası ve bin 343 adet açık alan bitkisel ürün hasar ihbarı yapıldığını aktararak, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Antalya genelindeki hasar ihbar sayısı ise 4 bin 188. Sera sigortası hasar tespit işlemlerine 24 Ocak itibarıyla başladık. Önceliği de en yüksek hasarlı seralara verdik. 31 Ocak'a kadar da bin 380 hasar dosyasını sonuçlandırarak TARSİM'de 30 milyon lira tazminat ödemesini yaptık."