"Sanal topluluk siteleri marka itibarını zedeleyebilir"

Deloitte'un "2009 Kurumsal Etik ve İş Ortamı" raporu açıklandı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

İSTANBUL - Deloitte'un "2009 Kurumsal Etik ve İş Ortamı" raporu kapsamında gerçekleştirilen araştırmaya yanıt verenlerin yüzde 74'ünün Facebook, Twitter ve Youtube gibi sanal topluluk sitelerinin marka itibarına zarar verme potansiyeli açısından belirli riskleri barındırdığı kanısını taşıdığı bildirildi.

Deloitte Türkiye'den rapora ilişkin yapılan yazılı açıklamada, rapor için çalışanların internet ortamındaki sanal topluluklara katılmaları, buralardaki faaliyetlerinin kurum ve marka itibarına zarar verip vermediği konusuyla ilgili yönetici ve çalışanlara yönelik bir araştırma gerçekleştirildiği belirtildi.

Araştırmanın, kurumların mevcut risklere karşı çok hazırlıklı olmadığını, çalışanların ise kurum çıkarları adına yeni teknolojilerin sunduğu sosyal imkanlardan vazgeçmeye pek istekli olmadığını ortaya koyduğu kaydedildi.

Rapora göre, internet ortamındaki sanal topluluk ağlarının sayısı günden güne artarken, ofis çalışanlarının bu ortamdaki etkinlikleri kurum yöneticileri açısından bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor.

ABD'de 2000 çalışan ve 500 üst düzeyli yöneticinin katılımıyla yapılan araştırmada, sanal ortamların kurumsal itibara zarar verip vermediği yolundaki soruya çalışanların yüzde 74'ü "kesinlikle" veya "katılıyorum" yanıtını verdi. Buna karşılık çalışanların yüzde 53'ü sanal topluluk siteleriyle ilgilenmenin işverenin işi olmadığını belirtirken, bu konuda yöneticiler ve çalışanlar arasında ciddi bir görüş ayrılığının bulunduğu ortaya çıktı.

Araştırmaya yanıt verenlerin yüzde 74'ü Facebook, Twitter ve Youtube gibi sanal topluluk sitelerinin marka itibarına zarar verme potansiyeli açısından belirli riskleri barındırdığı kanısını taşıyor.

Yöneticilerin yüzde 15'i riske hazırlıklı

Kurumların, çalışanların kendisini rahatça ifade edebildikleri bu sitelerde kurumsal itibarına zarar veren durumlara karşı zaman zaman mücadele vermek zorunda kalabildiğine işaret edilen araştırmada, belli başlı küresel markalarla ilgili yapılan haberlerin önemli bir kısmının online ortamda gerçekleşen tartışma, öneri ve eleştirilerden ciddi ölçüde etkilendiği belirtildi.

Deloitte araştırmasına yanıt veren üst düzey yöneticilerin yüzde 15'i yönetimin sanal topluluk ortamlarındaki itibar risklerine karşı hazırlıklı olduğunu ifade ederken, yüzde 58'i yönetimin bu konunun farkında olduğunu ve önlemleri tartıştığını, görüşülenlerin sadece yüzde 17'si bu konuda bir programa sahip olduklarını dile getirdi.

Araştırmaya göre, yöneticilerin yüzde 60'ı sanal sosyal topluluk ağı ortamına katılanların kendilerini nasıl tanımladıklarını şirketin "bilme hakkı" bulunduğunu savunurken, çalışanların yüzde 53'ü sanal topluluk siteleriyle ilgilenmenin işverenin "işi" olmadığı görüşünü taşıyor.

Bununla birlikte çalışanların yüzde 61'i, işveren sanal topluluk ağlarını izlemeye karar verirse kendilerinin bu konudaki yaklaşımlarını değiştirmeyeceğini, sanal topluluk ağlarında bulunmanın çok özel bir durum olmadığını ve sanal ortamdaki profillerini istedikleri gibi düzenleme esnekliği olduğunu belirtiyor.