”Türkiye gelecek vaat ediyor”

Ernst&Young, 'BaroMed 2008 Yatırım Çekiciliği' araştırmasının sonuçlarını açıkladı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL  - Ernst&Young'ın Avrupa ve Akdeniz bölgesinin yatırım çekiciliğine ilişkin olarak gerçekleştirdiği "BaroMed 2008 Yatırım Çekiciliği" araştırmasına göre Türkiye, katma değer sağlayan faaliyetler ve Ar-Ge konusunda yüzde 21 oranla, bölgenin güney kıyısı ülkeleri arasında en çok gelecek vaat eden ülke olarak öne çıkıyor.

Ernst&Young tarafından, 2008 yılının şubat ve mart aylarında, çeşitli sektör, köken ve ekonomik modellerden 315 uluslararası yöneticiyle yapılan mülakatlarla gerçekleştirilen anket sonuçlarına göre hazırlanan BaroMed 2008 Yatırım Çekiciliği araştırmasının sonuçları açıklandı. Anket sonuçlarına göre, uluslararası yatırımcılar için yüksek potansiyele sahip bir pazar olarak değerlendirilen ve sanayi ile hizmet yatırımları için rekabetçi bir konumda olduğu gözlenen Avrupa-Akdeniz bölgesinin, AB'nin yeni sınırı olacağı düşünülüyor. Avrupa'nın kuzey ve güney kıyılarındaki 17 ülkeyi kapsayan BaroMed 2008 Raporunda, 461 milyon nüfusuyla, neredeyse 493 milyon nüfuslu AB kadar büyüyen Avrupa-Akdeniz bölgesi mercek altına alınıyor.

Doğu Avrupa ve Asya ile doğrudan rekabet halinde olan bölge ülkelerinin tek bir ülke olarak algılanması durumunda, gayri safi yurt içi üretimi 6,9 milyar dolar, doğrudan yabancı sermaye girişi ise 217 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Bu rakamlar, bölgeyi AB ve ABD'nin ardından, dünyanın üçüncü büyük bölgesi haline getiriyor. Araştırmaya göre Türkiye, katma değer sağlayan faaliyetler ve Ar-Ge konusunda yüzde 21 oranla, bölgenin güney kıyısı ülkeleri arasında en çok gelecek vaat eden ülke olarak öne çıkıyor. Güneyde yer alan Türkiye ve onu takip eden Fas ile Tunus'un endüstriyel faaliyetlerde rekabet gücünü artırdığını ortaya koyan rapora göre, özellikle lojistik alanda cazibesi yükselen Türkiye, bu alanda İspanya ve İtalya gibi gelişmiş ekonomisi olan ülkeler arasında yer alıyor.

En cazip şehir Barselona

BaroMed 2008 anketi katılımcıları, Avrupa-Akdeniz bölgesinde en cazip şehir olarak Barselona'yı seçerken, bu sıralamada İstanbul, Roma'nın ardından üçüncü sırada yer alıyor. Aynı sıralamada kendine yer bulan diğer şehirler ise Kahire, Tunus ve Kazablanka olarak ortaya çıkıyor. Doğrudan yabancı yatırımlar açısından son 3 yılda kaydedilen gelişmeler konusunda, yabancı yatırımcıların, yüzde 49'u bölgedeki yatırım şartlarının daha fazla geliştiğine inanırken, bu oran Asya için yüzde 59, Doğu Avrupa için ise sadece yüzde 40 olarak gerçekleşiyor. Katılımcıların üçte biri, Avrupa Akdeniz bölgesine yönelik somut projeleri olduğunu belirtiyor.

Politik kararlılık dış yatırımcılar açısından önemli

Araştırma sonuçları, politik kararlılığın dış yatırımcılar açısından büyük önem taşıdığını ortaya koyuyor. Buna göre, anket katılımcılarının yüzde 45'i politik istikrarsızlığın yatırım kararları almalarında önemli rol oynadığına değiniyor. BaroMed 2008'e göre, ankete katılan yatırımcılar için Akdeniz Birliği projesinin öncelik vermesi gereken konular arasında yüzde 36 ile sermaye ve malların serbest dolaşımı, yüzde 30 ile çalışanların serbest dolaşımı, yüzde 29 ile lojistik altyapılar ve yüzde 28 ile ortak güvenlik alanlarında ortak politikalar geliştirilmesi talepleri öne çıkıyor.

Ernst&Young Genel Müdürü Osman Dinçbaş, raporla ilgili değerlendirmesinde, Türkiye'nin, otomobil ve tekstil sektörlerinde ürün çeşitliliği ve ekonominin artan katma değerinden edindiği faydayı maksimize etmesi gerektiğini belirtti. Yatırım promosyonlarına ağırlık verilmesi gerektiğini ifade eden Dinçbaş, BaroMed 2008 raporunun Türkiye'yi katma değer sağlanan faaliyetler ve inovasyonda birinci sıraya yerleştirmesinin, ülke için oldukça cesaret verici olduğuna işaret etti.