Fitch'ten Türkiye'ye uyarı: Para politikasında aşınma baskı yaratır

Fitch Ratings, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın TCMB ile ilgili yaptığı değerlendirmeye istinaden, "Türkiye'nin para politikası bağımsızlığında daha büyük aşınma, Türkiye'nin ülke kredi profili üzerinde daha da baskı yaratır" uyarısını yaptı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının haziran ayında yapılacak seçimlerden sonra keyfi politika yapımı ve politika öngörülebilirliğinin baskı altına girmesi olasılığını gündeme getirdiğini belirtti.

Fitch ayrıca bu durumu daha zorlu küresel finansman koşullarının Türkiye'nin dış finansman ihtiyacının yarattığı kırılganlığı test edeceği bir zamanda gelmesi muhtemel olduğunu belirtti.

Raporda TL'nin pazartesi günü yaşadığı zayıflamaya ve dolar ve euro karşısında rekor dip seviyeleri görmesine vurgu yapılırken, TL'deki değer kaybının genişleyen cari açık, çift haneli enflasyon ve politik ve jeopolitik baskılar gibi birçok faktörle ilgili olduğu belirtildi. Fitch Merkez Bankası'nın (TCMB) nisan ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında geç likidite penceresi (GLP) faizini 75 baz puan artırdığını ancak TL'nin Erdoğan'ın açıklamalarının ardından değer kaybetmeye devam ettiğine de dikkat çekti.

Erdoğan Londra'da Bloomberg TV'de yer alan konuşmasında, "Tabii ki TCMB bağımsızlığı söz konusudur. Ama TCMB bağımsızlığının gereği ile kalkıp, herhalde yürütmenin başı olan bir başkanın burada vermiş olduğu sinyalleri bir kenara koyacak hali yok. O da buna göre değerlendirmelerini yapacaktır. Adımlarını ona göre yapacaktır. Ben bunun gelecek için çok isabetli adımların atılmasına vesile olacağına inanıyorum" demişti.

Bu açıklamalar son dönemde dolar/TL'deki yükselişte önemli bir etken olarak gösterildi.

Dolardaki güçlenme eğilimi, ABD faizlerinin yüzde 3 üzerinde seyretmesi gibi küresel nedenlerin yanı sıra Erdoğan'ın başkanlık sistemi ile para politikası üzerindeki etkinliğini artıracağına yönelik söylemleri gibi lokal nedenler de kuru baskılıyor.

Erdoğan'ın geçen ay Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin erkene çekilerek bu yıl 24 Haziran tarihinde yapılması çağrısında bulunduğu belirten Fitch seçimleri öne çekmenin, 2018-2019'un büyük bir kısmı için seçim öncesi teşviklerin mali riskini ortadan kaldırdığını da belirtti.

Maliye politikası 'BB' kategorisinde

Fitch ayrıca Türkiye'nin kamu borçlarının düşük ve mali politikanın 'BB' kategorisindeki diğer ülkelere kıyasla güçlü ve güvenilir olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişin Türkiye'de kontrol ve dengeleme (checks and balances) ve kurumsal bağımsızlığın aşınmasını güçlendireceğini belirten Fitch, Türkiye'nin kredi notunu 2017'de 'BB+/Durağan'a indirmelerinin nedenlerinden birinin de bu olduğunu hatırlattı.

TCMB'nin TL'deki değer kaybı sonrasında piyasalardaki gelişmeleri yakından izlediğini ve gerekli tedbirlerin alınacağını açıkladığına işaret eden Fitch açıklaması şöyle devam etti:

"Yaşanan son gelişmeler bizim, TCMB'nin kurdaki zayıflığa yanıt verme istekliliğinin devam ettiği görüşümüzü değiştirmedi. Geçtiğimiz ay yapılan faiz artırımı (TCMB'nin) sıkılaşan global finansal şartlar ve yükselen petrol fiyatlarının, Türkiye'de seçim kampanyası ile bir araya gelmesinden kaynaklı risklerin bilincinde olunduğuna işaret etti."

Merkez Bankası (TCMB) geçen hafta yaptığı yazılı açıklamada, "Piyasalarda gözlenen sağlıksız fiyat oluşumları yakından takip edilmektedir. Gelişmelerin enflasyon görünümü üzerindeki etkileri de dikkate alınarak gerekli adımlar atılacaktır" demişti.

TCMB'nin bu döviz likiditesi adımları TL'deki satış baskısını tersine çevirmedi ancak piyasalarda TCMB'nin rahatsızlığını göstermesi açısından "sözlü müdahale" olarak algılanan açıklama ise kuru tarihi zirvesinden bir süre uzaklaştırdı. Ancak bu da TL'ye kalıcı bir iyimserlik getirmedi.

"Daha fazla baskı oluşturacaktır"

Fitch'in bugün yayınladığı raporda Türkiye'deki para politikasının siyasi sınırlamalara maruz kaldığı ancak TCMB'nin bağımsızlığının sınırlanmasının politika etkinliğini ve karar alma ortamındaki riskleri artırdığı belirtilerek "Erdoğan'ın faizle ilgili açıklamaları sadece para politikası değil genel ekonomik politikanın da seçim sonrası öngörülebilirliğini azaltıyor" denildi.

Raporda ayrıca "Para politikasının bağımsızlığının daha fazla zedelenmesi özellikle ülkenin dış finansman üzerindeki baskılara ve makroekonomik ortamdaki bozulmaya katkıda bulunması ya da daha geniş ekonomi politikası oluşturma kredibilitesine ve ülkenin iş ortamına zarar vermesi halinde, Türkiye'nin kredi notu görünümü üzerinde daha fazla baskı oluşturacaktır" denildi.

Bu konularda ilginizi çekebilir