İş’ten dijital dönüşüme 155 milyon dolar yatırım
İş Bankası, 3 yıldır sürdürdüğü dijital dönüşümün son evresine geldi. Tarihinin en büyük değişim projesi, bankanın alt yapısını gelecek 25 yıla hazır hale getirdi. Banka, dijital çağın yatırımları için 155 milyon dolar harcadı.
Selçuk ALTUN
İş Bankası, 2014 yılında başlattığı dijital dönüşüm programında artık son noktayı koymaya hazırlanıyor. 2018 Şubat ayında tamamlanacak program, İş Bankası’nı önümüzdeki 25 yıla hazırlayacak.
Her yıl teknolojiye 500 milyon TL’lik yatırım yapan İş Bankası, bu dönüşüm kapsamında yaptığı veri merkezi için 155 milyon dolar harcadı. Bir taraftan müşteriye sunulan hizmetleri ve iş yapış süreçlerini teknolojik gelişmelere adapte eden, bir taraftan da şubelerini buna göre yeniden tasarlayan İş Bankası, bu yatırım ile bankacılığın dijital dönüşümünde ön ayak olacak.
Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Aran, İş Bankası Tuzla Teknoloji ve Operasyon Merkezi’nde (TUTOM) düzenlediği basın toplantısında, bankanın dijitalleşme ve teknoloji alanındaki çalışmalarını aktardı.
İş Bankası’nın bugün yaşadığı dönüşüm, aslında 12 Haziran 2013 tarihinde yaşadığı yazılım kaynaklı teknik bir arızaya dayanıyor. O gün yaşanan arızayla, 8 sunucunun birden devre dışı kalması, İş Bankası’nın bugün gerçekleştirmiş olduğu dijital dönüşümün fitiline ateşleyen olay olmuş. Hakan Aran, o gün yaşananları anlatırken “Tüm bankacılık kanallarındaki işlemler durmuştu. 16 saat süren ama bize 16 yıl gibi gelen bir kâbustu. Bu kesinti nedeniyle 7 milyon TL gibi bir zarar oluştu. Bu kriz, bizim dijital dönüşümü başlatmamıza öncü oldu ve 2014 yılında dönüşümü başlattık” dedi.
Dönüşüm 4 alanda gerçekleşti
15 milyon civarında müşterisi bulunan İş Bankası, 1.364 şube ve 25 bine yakın çalışan ile hizmet veriyor. Banka, günde ortalama 100 milyon işlem gerçekleştiriliyor.
Dijital dönüşümün tüm bu evrelerde gerçekleştiği göz önünde bulundurulduğunda operasyonel büyüklüğünün ne kadar zor olduğu daha kolay hayal edilebiliyor. Banka, bu dönüşümü bilişim teknolojileri alanında yaklaşık 1.600 kişilik bir kadro ile çalışarak gerçekleştirdi.
Dönüşümü; veri altyapısı, uygulama mimarisi, bilgi teknolojileri ve veri merkezi olmak üzere 4 alanda başlattıklarını ifade eden Aran, şöyle konuştu: “2014 yılından bu yana dönüşüm kapsamında hemen hemen dokunmadığımız veri, uygulama kalmadı. Ülkemizin bankacılık tarihinde teknolojik alanda imza attığı pek çok ilk ile öncü konumunda bulunan bir kurum olarak, müşterilerimizle en yeni ürün ve hizmetleri buluşturmaya devam ediyoruz. Tüm dünyada dijital bankacılık ve dijital dönüşümün konuşulduğu bir dönemde, yenilikleri takip eden değil takip edilen kurum olma özelliğimizi sürdürmek istiyoruz. Müşterilerimizin bizden beklentileri çerçevesinde de en kaliteli, en iyi ve en hızlı hizmeti sunma anlayışımızın öncü konumumuzu daha da pekiştireceğine inanıyoruz.”
Veri Merkezi için 155 milyon dolarlık yatırım
İş Bankası tarihinin en büyük dijital altyapı dönüşüm projesi olan Atlas Veri Merkezi’ni anlatan Aran, 32 bin metrekarelik alana kurulan ve bankayı gelecek yıllarda teknoloji açısından olumlu yönde ayrıştıracak olan veri merkezi ile bankanın kesintisiz, güvenli ve hızlı veri akışı sağlamasının hedeflendiğini söyledi.
Aran, her bir enerji ve soğutma sisteminin bire bir yedeğinin olduğu, deprem etkilerini minimize edebilen en gelişmiş sismik izolatörlerin kullanıldığı ve olası büyük depremlerde bile kesintisiz hizmet verebilecek şekilde tasarlanan veri merkezinin, İş Bankası sistemlerinin altyapı kullanılabilirlik değerlerini yüzde 99,995’in üzerine taşıyacağını belirtti.
Aran, şu an her biri 500 metrekarelik üç sistem salonuyla hizmet veren merkezin, toplam 8 sistem salonuyla 4 bin metrekarelik beyaz alana kadar büyüme kapasitesine sahip olduğunu söyledi. Doğa ve insan dostu çözümleri ile dikkat çeken veri merkezinde, sağlıklı ve ekolojik bir yaşam çevresi oluşturma prensibinin benimsendiğini vurgulayan Aran, bu doğrultuda binanın konumlandırılması sırasında güneş ve rüzgâr etkilerine önem verildiğini, mevcut ağaçların ve verimli toprağın korunduğunu ifade etti. Cihazların çalışması sırasında ortaya çıkan atık ısıyla veri merkezi ofislerinin ısıtılmasını sağlayacak bütünüyle entegre bir ekosistemin bulunduğuna dikkat çeken Aran, bunların kesintisiz ve sürdürülebilir kaliteli hizmet sunma altyapısı kurma idealiyle gerçekleştirildiğini belirtti. Aran, Atlas Veri Merkezi için toplam 155 milyon dolarlık bir yatırım yaptıklarını ifade etti.
Atlas Veri Merkezi dünyada 'teknolojinin Oscarı'nı aldı
Atlas’ın, İş Bankası’nın önümüzdeki 25 yılda öngörülen büyüme ihtiyacını karşılayacak şekilde kurgulandığını vurgulayan Aran, merkezin kesintisiz çalışma kriterlerine göre, en üst seviye olan tam yedekli hata toleransına sahip 4. seviye (Tier IV) sertifikasını Türkiye’de alan ilk ve tek veri merkezi olduğunu söyledi. Merkezin ayrıca Data Center Dynamics’in düzenlediği ve dijital dünyanın Oscar’ı olarak değerlendirilen küresel çaptaki yarışmanın en önemli kategorisi olan ‘altyapı ölçeklendirme’de birincilik ödülü aldığını hatırlatan Aran, daha önce Microsoft, Facebook ve Oracle gibi dünya devlerinin aldığı bu ödülün, İş Bankası’nın dijital alandaki liderliğinin bir göstergesi olduğunu vurguladı.
Silikon Vadisi’ndeki iştiraki Kanadalı banka ile anlaştı
Teknoloji ve dijitalleşme çalışmalarını ülke sınırlarının ötesine taşıdıklarının altını çizen Aran, “Finans teknolojileri konusunda sektöre öncülük ediyoruz. Bu alanda sadece Türkiye’de değil dünyada da çok iyi bir noktada olduğumuzu düşünüyorum. Grup şirketlerimizden Softtech’in Amerika’da Silikon Vadisi’nde bir ofisi var. Oradaki arkadaşlarımız, yapay zekâ konusunda Kanadalı bir banka ile 2-3 aylık bir proje için anlaştılar. Dolayısıyla, yapay zekâ konusunda edindiğimiz knowhow’ı yurt dışına satabilecek noktadayız” dedi.
Girişimleri desteklemek için şirket kurdu
Girişimler ve fintech’ler konusuna da değinen Aran, kurulduğu günden bu yana girişimcileri destekleyen İş Bankası’nın, bu alandaki vizyonu kapsamında, hız ve esneklikleriyle ayrışan girişimler ve fintech’lerle işbirliği içinde olduğunu söyledi. Girişimleri, fintech’leri yol arkadaşı olarak gördüklerini ifade eden Aran, bu yapıları sermaye anlamında desteklemek için Maxis adlı bir şirket kurduklarını, yakın zamanda TBMM’de kabul edilen kitle fonlamasına ilişkin kanunun da bunun yasal altyapısını oluşturduğunu vurguladı.