Mevduat faizleri dalgalanıyor, piyasa denge noktasını arıyor

Mevduatta hareketlilik sürüyor. Geçen haftalarda yüzde 15.5 seviyelerine kadar yükselen mevduat faizleri haftanın ilk gününde yaklaşık 75 baz puanlık bir düşüş yaşadı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ece CEYHUN

Kredi cephesindeki hızlanma bankaların ana fonlama kaynağı mevduatta ellerini sıkıştırmaya devam ediyor. Bankacıların verdiği bilgiye göre geçen haftalarda yüzde 15.5 seviyelerine kadar yükselen ağırlıklı olarak yüzde 14.5-15 aralığında hareket eden mevduat faizlerinde haftanın ilk gününde yaklaşık 75 baz puanlık bir düşüş yaşandı.

Dalgalanma yaşayan mevduat faizlerinde yılın ikinci yarısında rekabetin bir miktar soğuması beklenmekle birlikte enflasyon beklentilerinde çok kalıcı bir iyileşme olmadığı sürece oranların yüzde 12.5-13'lerin altına düşmesi pek beklenmiyor.

Bu yıl KGF etkisi ile kredi cephesinde yaşanan hızlı büyüme kadar, mevduat tarafında artan maliyetleri de bankacılık sektörünün ana gündem maddesiydi. Kredilerdeki artış ivmesinin belli bir noktaya oturması, 6 aylık bilanço döneminin sona ermesi ve geçen hafta yapılan toplantıların ardından, mevduatta ilk birkaç günün nabzını tutalım dedik. Bankacılık çevrelerinden edindiğimiz bilgiye göre mevduat cephesindeki hassasiyet hala yüksek.

Hatırlanacağı üzere mevduat piyasasında yüksek faiz alarmı yılın ilk çeyreğinin sonunda çaldı. Mart ayı bilanço döneminde yaşanan rekabet mevduat faizlerini yükseltti.

Bilanço dönemiyle denk gelen konut ve KGF kredilerinin hızlanması da bankaların kaynak ihtiyacını artırdı. Mevduat faizleri adım adım yüzde 10'lu seviyelerden yükselmeye başladı. Yılın ilk yarısında haziran bilanço döneminin de etkisiyle hızlanan yarışta TL mevduat faizleri yüzde 15.5'a kadar çıktı. Faiz bu seviyeye yükseldi ama birikimi belli seviyenin üzerinde olan milyoner müşteriye swap (kur takası) yoluyla sağlanan getiri söz konusu oranlarında üzerine çıktı.

Yüzde 15'lerden yüzde 14'lere gelindi

Geçen hafta önce bazı banka yöneticilerinin swap işlemlerinde dikkatli olunması uyarısının gelmesi, ardından genel müdürlerle yapılan toplantılar derken pazartesi günü, bilanço döneminin bitmesinin de etkisiyle, mevduat faizlerinde bir düşüş olacağı beklentisi oluşmuştu. Nitekim hafta başında bazı bankalar mevduat faizlerini çok, bazılarını az düşürdü.

Fakat burada az ve çok olarak nitelendirilen oranlar 25-75 baz puan aralığında, aslında 100 baz puanın altındaki seviyeler. Pazartesi günü atılan bu adımların ardından ‘faiz biraz daha düşer' beklentisi salı gününe de taşıdı. Fakat bankalar arasındaki indirimde dalgalı görüntü faiz dengesinin biraz daha yukarıda oluşmasına neden oldu. Bunu rakamlarla ifade edersek geçen hafta yüzde 14.80-15.00 aralığında olan mevduat faizi pazartesi yüzde 14.25-14.30'a geldi. Fakat dün yeniden yüzde 14.50-14.60 aralığında dengelendi. Oranlar aslında geçen haftanın altına indi. Hatta bazı bankalarda dip-zirve farkı 100 baz puanı bile buldu. Fakat hafta başına göre gelinen seviye biraz daha yüksekti.

Mevduat piyasasında bu dalgalı hareketin nedenini sorduğumuzda ise karşımıza MB'nin uyarısının piyasa dengeleri üzerinde yarattığı baskının olduğu aktarıldı. Şunu da belirtmekte fayda var. Sistemde swap yapıldığı için döviz mevduatı olarak görünen ama aslında TL mevduatı olan bazı kaynaklarca 6-7 milyar dolar bazı kaynaklarca da 10 milyar dolar ve üstü olarak hesaplanan bir rakam var. Bankacılar, bu rakamın pazartesiden itibaren çözülmeye başladığını yani aslında MB'nin hedefi tutturduğunun altını çizerken bankaların bu işlemi sonlandırmasının kıt olan kaynak TL üzerindeki baskıyı hafifletmediğine işaret ediyorlar. Bankacılık sisteminin açık pozisyon yaratmak istemediği için swap yapma yoluna gittiğini söyleyen bir bankacı, “Bizim için kıt olan kaynak TL. Döviz değil. Vatandaşın tercihi de dövizden yana ve bu da ekonomi açısından önemli bir sıkıntı” dedi.

İkinci yarıda kredilerdeki yavaşlama, enflasyon beklentilerindeki iyileşme gibi faktörlerle rekabetinde bir soğuyarak mevduat faizlerinin yüzde yüzde 12.5-13 seviyesine gerilemesi bekleniyor. Ama bu seviyelerinin altına düşmesi de zor görünüyor. Bir başka bankacı ise “İkinci yarıda görece yavaşlayan kredi büyümesi, mevduat faizlerindeki baskının azalmasına neden olabilir. İki haneli seyreden enflasyonun enflasyon beklentilerini yüksek tutması ve rekabet nedeniyle bir süre daha yüksek mevduat faizleri mümkün” diye konuştu.