Bahçeli'den YSK'ya Erdoğan ve Demirtaş çağrısı

MHP Lideri Bahçeli, cumhurbaşkanlığı sürecinde Erdoğan'ın istifa etmesi gerektiğini iddia etti

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığını eleştirdi. YSK'nın tarih ve millet huzurunda hayati bir sınav vereceğine vurgu yapan Bahçeli, Erdoğan'ın neden cumhurbaşkanı olamayacağı konusundaki görüşlerini sıraladı. Bahçeli "Türkiye bir hukuk devletiyse Recep Tayyip Erdoğan'ın adaylığının YSK tarafından reddedilmesi gerektiğinin" altını çizdi. Diğer aday Selahattin Demirtaş'a ağır sözlerle yüklenen Bahçeli, "Türkiye'ye düşmanlık besleyen, Cumhuriyet'e diş bileyen, milletin varlığına ve birliğine saldıran bu PKK'lının Cumhurbaşkanı adaylığı yasalara aykırı olmakla kalmayıp, milli ruha hakarettir" dedi.

Bahçeli parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. 10 Ağustos'ta ilk turu yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, yapılan anketlerle milletin iradesinin çarpıtılmak istendiğini iddia etti.

Başbakanı şişirmeye, öne çıkarmaya, şimdiden kazandığını ilan etmeye görevli kukla anketçiler olduğunu ve süreci manipüle etmek istediklerini öne süren Bahçeli, "Erdoğan'ın çürümekte olan siyasi ömrünü biraz daha uzatabilmek için her türlü oyunu oynayacağı bütün çıplaklığıyla görülmektedir Mazlum ve mağdur rolü, sanal AKP siyaseti sona yaklaşmaktadır Başbakan bu kaçınılmaz sonu gördüğünden Çankaya'ya kaçmak için gözünü karartmıştır" dedi.

"Zırhını çıkarmalı ve görevinden istifa etmelidir"

Cumhurbaşkanlığı sürecinde Erdoğan'ın istifa etmesi gerektiğini iddia eden MHP Lideri Bahçeli şöyle dedi:
"17-25 Aralık'ın çıkmayacak lekesi duran, kalbinde kin ve nefret bulunan Erdoğan şimdi cumhura baş olmak için yola çıkmıştır. Bu durum hakikaten başlı başına handikap ve hüsrandır. Erdoğan adaylık beyanında bulunduğuna göre zaman kaybetmeden, daha fazla haksız rekabete yol açmadan, devletin imkânlarını çarçur etmeden Başbakanlık görevinden ayrılacak erdemi göstermelidir. Bu demokrasiye saygının ve riayetin gereğidir. Sanal açılış ve törenlerle Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasını yürüten Başbakan, adaylığı kesinleşir kesinleşmez üzerinde taşıdığı zırhı çıkarmalı, mertçe, yüreklice, adilce diğer adaylarla aynı şarta meydanlarda olmalıdır. Bir yanda başbakanlık görevinde kalıp diğer yanda cumhurbaşkanı adayı olmak yürütmeyi tek elde toplayarak kuvvetler ayrımını ortadan kaldırmanın yanı demokrasi dışı bir sistemin ön hazırlığıdır."

"Bundan sonra tüm sorumluluk tüm yetki YSK'dadır"

"Cumhurbaşkanlığı adaylığı için süre 3 Temmuz'da dolmuştur. TBMM'ye yapılan adaylığa başvuruların son günü 4 Temmuz'du. 8 Temmuz'da aday listesi Resmi Gazete'de yayınlanacaktır. 11 Temmuz Cuma günü de kesin liste duyurulacaktır, süreç işlemeye başlayacaktır. Recep Tayyip Erdoğan'ın adaylığı henüz kesinleşmiş değil. Bundan sonra tüm sorumluluk tüm yetki YSK'dadır. YSK bugünden itibaren tarih ve millet huzurunda hayati bir sınav verecektir. Biz başından beri Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olamayacağına vurgu yaptık. Bunu delilleri ile ortaya koyduk. Milleti 36 etnik parçaya ayıran birinden cumhurbaşkanı olmaz dedik. Teröriste kucak açandan cumhurbaşkanı olmaz dedik. Rüşvetçilere göz kulak olanlardan cumhurbaşkanı olmaz dedik. TSK'ya kumpas kurandan komutan olmaz diye seslendik. Bir inkârcıdan cumhurbaşkanı olmaz dedik, olmaz dedik ve sarsılmaz duruşumuzu sergiledik Herkes cumhurbaşkanı olabilir ne var ki Recep Tayyip Erdoğan olmaz dedik, milletin terazisi bunu çekmez uyarısında bulunduk. Hem cumhurbaşkanı hem de bu göreve aday olanların tertemiz bir maziden gelmesi şarttır."

"Türkiye dünyaya rezil olacaktır"

"Şayet Türkiye bir hukuk devletiyse Recep Tayyip Erdoğan'ın adaylığının YSK tarafından reddedilmesi lazımdır. Başbakan'ın adaylığı resmi yollarla onaylansa bile milli vicdanlarda kesinlikle cevap bulmayacaktır. Başbakanlık makamı 17-25 kiri ile pasıyla yeterince aşınmış, yeterince küçülmüş, yeterince incinmiştir. Başbakan'ın adaylığı YSK'dan dönmeli detone olan bu şarkı YSK'da sonlanmalı uzun adamın maskesi YSK'da düşürülmelidir."

Erdoğan'ın mal beyanı

"En son olarak Başbakan'ın YSK'ya verdiği mal beyanı herşeyi ayan beyan ortaya çıkarmıştır. Buna göre serveti üç yıl içinde 1 milyon lira, eski parayla bir trilyon lira artış göstermiştir. Başbakan üç yıl içinde hangi yatırımı yapmış, hangi karlı işe girmiştir de serveti 1 trilyon lira artış göstermiştir? Vatandaşımıza vurmayan talih; Başbakan'ı, Bilal oğlanı, yandaş ve haramzade işadamlarını nasıl bulmuştur? Demokrasiyle yönetilen hangi medeni ve gelişmiş ülkede bu kadar zengin, bu kadar mal mülk sahibi bir Başbakan vardır? Yıllar içinde hiç azalma göstermeyen 500 bin liralık alacağını hangi borçlu ya da borçlular geciktirmektedir? Aklımıza takılan bir başka konu ise Başbakan'ın hiç mi evi olmadığıdır? Manşetleri süsleyen saray gibi villalar kimin üzerinedir, araziler, arsalar kimlerin geçici tapusunda gizlenmektedir? Aklı bilezikte kalan Başbakan'ın, milletin cebini, devletin hazinesini boşaltması şüphesiz ki yanına kalmayacaktır. Başbakan'ın altın kaçakçısı şarlatanları hayırsever diyerek taltif etmesinin sebepsiz olmadığı şimdi daha iyi netleşmiştir. Milyar dolarlık vurgun parasıyla kuyumcu zinciri açacak seviyeye sıçrayan bu Başbakan'dan millete ve devlete Cumhurbaşkanı olamayacak, olmayacaktır."

Şoförlerin serbest bırakılması

IŞİD'in üç hafta önce zorla kaçırdığı ve tutsak aldığı 32 tır şoförün geçen Perşembe günü özgürlüklerine kavuşmalarının sevindirici bir gelişme olduğunu söyleyen Bahçeli, "Ancak 49 vatandaşımız hala IŞİD teröristlerinin elindedir. Şu anda AKP, IŞİD'le pazarlık yapmakta, yeni bir kahramanlık destanı için teröristlerle kuytu köşelerde tezgâh çevirmektedir. Hükümet IŞİD'in insafa gelmesi için ezik, pasif ve silik bir şekilde gelişmeleri seyretmekte, Cumhurbaşkanı seçimi için propaganda malzemesi elde etmenin arayışındadır. Kafasına göre hilafet ilan eden, ismini revize eden kiralık örgüt IŞİD karşısında Başbakan suskun ve sessizdir. Ne olursa olsun 49 Türk vatandaşı kurtarılmalı, ailelerine kavuşturulmalıdır" dedi.

Bu PKK'lının adaylığı milli ruha hakaret

"HDP Eşbaşkanı olan zatın bölücü terör örgütü PKK'yla bağ ve bağlantısı gün gibi meydandadır. Türkiye'ye düşmanlık besleyen, Cumhuriyet'e diş bileyen, milletin varlığına ve birliğine saldıran bu PKK'lının Cumhurbaşkanı adaylığı yasalara aykırı olmakla kalmayıp, milli ruha hakarettir. Ümit ederim ki, YSK bunu da değerlendirmeye alacak, terörün kuyruğu olmuş, bölücülüğün dümeninden tutmuş bu Eşbaşkan hakkında detaylı ve ayrıntılı incelemeyi yapacaktır. Türkiye Cumhuriyeti'nin zirve makamına aday olacak her şahıs asgari müştereklerde buluşmalı; vasıflarının yanında temiz ve düzgün bir kafa yapısına da sahip olmalıdır."