Dünyanın marka değeri en yüksek 10 şirketinin ortak finansal özellikleri

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ahmet Alpaslan ZORLU / Mali Müşavir

Millward Brown tarafından açıklanan dünyanın en yüksek marka değerine sahip ilk 10 şirketinin, sırasıyla Google, IBM, Apple, Microsoft, Coca-Cola, McDonalds, Marlboro, China Mobile, GE ve Vodafone'un mali tabloları incelendiğinde ortak finansal özellikleri olduğu görülmektedir.

Bu özellikler yüksek ciro, operasyonel satış kârlılığı, vergi ödemeleri, nakit varlıklarının yüksekliği, sürdürülebilir borç miktarı, aktif ve sermaye büyüklükleri, yarattıkları istihdam, sahip oldukları lisans, patent, ticari marka ve şerefiye tutarları, hisse başına kâr rakamları ve hissedar değeri yaratma olarak sıralanabilir.

Elbette bir işletmenin marka değerini oluşturan birçok başka faktör bulunmaktadır. Ancak güçlü bilanço ve finansal yapı ise bu markaya sahip olan firmanın devamlılığını sürdürmesi açısından olmazsa olmazdır.

Finansal tabloları incelediğimizde bu şirketlerin satış gelirleri rakamlarının 31 ile 156 milyar $ arasında değişmektedir. Ayrıca ciro artış trendinin son 5 yılına baktığımızda bulundukları ülke ekonomisinin milli gelirinden daha yüksek ve süreklilik izlediğini görmekteyiz. Bunda dünyanın birçok bölgesinde satış yapmaları ve riski dağıtmalarının etkisi yüksektir.

Satış geliri yanında operasyonel kârlılıklarının yüksek olduğu, yaptıkları işten kâr elde eden, istihdam yaratan, vergi ödeyebilen, kurumsal sosyal sorumluluk projelerine pay ayırabilen, yatırımcılarına kâr payı dağıtabilen, hissedar değeri yaratan, içsel büyüme için kaynak yaratabilmektedirler.

Sahip oldukları Aktif toplamı yüksek ve güçlü bilançoları sayesinde istedikleri zaman ve ucuza kredi bulmalarına, üretim maliyetlerini düşürmelerine ve büyükler liginde olmalarına neden olmaktadır.

Borç yapıları ise toplam bilanço içinde küçük bir yer kaplamakta, öz sermaye içinde düşük bir oranda kalmakta, uzun vadeli ve sahip olunan nakit ve nakit benzeri değerler ile karşılanabilecek miktarlardadır. Dış borç ve öz sermaye dengesi sayesinde yüksek finansman maliyeti ödememekte ve kârları aşınmamaktadır.

Nakit varlıkları toplam aktifleri içinde önemli yere sahip olup, finansal borçlarını karşılamakta yeterli ve özellikle 2008-2009 yılında krizde nakit kalma ve ihtiyatlılık prensibi dolayısıyla diğer yıllardan daha yüksek seviyededir.

Vergi ödemeleri ise yıllık finansal tablolarda masada para kaldığını göstermektedir. Bulundukları ülkelerin ekonomilerine katkı sağlamaktalar.

Aktiflerindeki patent, lisans, ticari marka ve şerefiye gibi maddi olmayan duran varlıkları, gelecekte nakit yaratma potansiyelinin sürekliliğini sağlamaktadır. Özellikle teknoloji ve endüstri şirketlerinde yapılan icatlar, yenilikler ve alınan patentler marka değerini artırmakta ve markanın geleceğini garanti altına almaktadır.

Hisse başına kârlılık ve dağıtılabilir kar elde edebilmektedir. Yatırımcılarına, çalışanları ve yöneticilerine nakit kâr dağıtmaktadırlar. Bu şirketlerde çalışıp hisse sahibi olanlar ile diğer yatırımcılar halka açık bu şirketlerde hem sermaye kazancı hem temettü kazancı elde edebilmektedirler.

Bir işletmenin değeri tespit edilirken kullanılan İndirgenmiş Nakit Akımları yönteminde gelecekteki nakit akımları bir iskonto oranı ile bugünkü değerine getirilmektedir. Ancak bu esnada Şerefiye veya başka bir isimle marka değeri de bu nakit akımlarının içine dahil edilip iskontolanmaktadır.

Güçlü bilanço ve finansal parametreler marka değerini yükseltmektedir. Uygulanacak muhasebe politikaları, bazı rasyo ve oranların standartlara yakın veya üzerinde olması ise marka değerini doğrudan etkileyecektir.