En çağdaş devletten güçlü sosyal politikamız var

ANKARA - Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, devletin şefkat elini temsil ettiklerini belirterek, "Sosyal devlet anlamında 'ben en iyiyim' diyen, 'çağdaş' olarak kendini tanımlayan en iyi devletten daha güçlü bir sosyal politikamız var" dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) arasında koruyucu aile uygulamasına yönelik işbirliği protokolü Bakan Şahin, ile Diyanet İşleri Başkanı ve TDV Mütevelli Heyeti Başkanı Mehmet Görmez tarafından Vilayetler Evindeki törenle imzalandı.

Törende konuşan Bakan Şahin, aynı zamanda hemşehrisi olan Görmez'i her dinlediğinde kalbinde umut ve heyecan dolduğunu belirterek, 'önce insan' diyerek çıktıkları hizmet yolculuğunda Görmez'in desteğini her zaman gördüklerini söyledi.

Nasıl bir insanlık, gelecek istendiği sorusunun cevabının çocuklara verilen değerle ilgili olduğunu dile getiren Şahin, insanların hem maddi hem manevi ihtiyaçlarnın olduğunu belirtti. Sorunların bu bilinçle çözülmemesi durumunda gelir veya imkanlar ne kadar artarsa artsın mutluluğun sağlanamayacağını ifade eden Şahin, ''Yalnız kendin, kendi evladın, yakın çevren için değil, görmediğin, bilmediğin, çok uzak coğrafyalardaki bir damla gözyaşı için yüreğinde birşey hissediyorsan işte o doğru bir mesajdır" diye konuştu.

"Yetimin başını okşadığın zaman öbür tarafa EFT yapıyorsunuz"

İnsanların sadece kendi veya yakın çevresinin taleplerini karşılayarak sorumluluklarını yerine getiremeyeceğini belirten Şahin, şunları kaydetti:
"Bakanlık olarak biz yetimin, garibin, fakirin, yaşlının, muhtacın yani modern dünyanın 'dezavantajlı grup' dediği, aslında bin 400 yıl önce o gruplar için küçücük bir desteğin seni ebedi hayata götüren en kısa yol olduğu bir grubun sorumluluğunu taşıyoruz. O kadar büyük bir sorumluluk, o kadar büyük bir emanet ki tek başına yapılacak bir iş olmadığını biliyoruz. Ama hamd olsun bu inançtan, bu medeniyetten gelen bir medeniyet olarak bugün Myanmar'da varız, Somali'de varız, Suriye'den sınırımıza gelen binlerce kadınımızın, çocuğumuzun kardeşimizin yanında varız. Zalime ve zulüme karşı çok net bir duruş gösterirken nerede mağdur, nerede mazlum varsa onun yanındayız. Öyle kolay bir inançtan geliyoruz ki yetimin başını okşadığın zaman öbür tarafa EFT yapıyorsunuz. İş çok kolay aslında ama o bilince sahip olmak gerekiyor."
Ailenin, nesillerin devamından kişiliğin oluşmasına kadar birçok konuda etkili ve önemli olduğunu vurgulayan Bakan Şahin, anne ve babanın kişilerin ilk öğretmenleri olduğunu söyledi.

"Annelik babalık bizde 18 yaşında bitmiyor"

Bakanlığa bağlı kurumlarda kalan çocukların fiziksel olarak çok iyi imkanlara sahip olduğunu, bunlara yönelik önemli çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Bakan Şahin, şöyle konuştu:
"Ama ailenin o mübarek, kutsal, mukaddes tarafı var. Annenin, babanın onları koruyup güven içinde onları yetiştirdiği bir evlatla, istediğiniz kadar 24 ayar altından yolunu yapın orada yeterince anne babanın kendi içindeki sistemin dışında yetişen çocuk kurumdan çıktığı zaman sudan çıkmış balığa dönüşüyor. Ne yapacağını, ilişkilerini, parayı ne yapacağını bilemiyor. Bizde annelik babalık 18 yaşında bitmiyor. Benim rahmetli annem son nefesine kadar bizim yanımızdaydı. Benim evlatlarıma analık yaptı. Biz böyle bir kültürden geliyoruz. 18 yaştan gün aldığın zaman çocuklarımızı tabii ki hemen bırakmıyoruz. Yaşam boyu onların yanında olacak, rehberlik edecek, doğru yolu gösterecek, özgüveni sağlayacak bir yapıdan bahsdiyoruçz. O yüzden koruyucu aile modeli bizim için çok önemli."

Koruyucu aile sayısının dört ayda iki bin 500'e çıktığını bildiren Şahin, "Biz şu anda 9 bin çocuğumuzu ailesinin yanına döndürdük, 40 bin çocuğumuzu ekonomik ve sosyal olarak destekliyoruz, iki milyon kişinin yanındayız, devletin şefkat eliyiz. Eşi vefat edenin yanındayız, çocuğu askerse ve muhtaçsa yanındayız. Sosyal devlet anlamında bugün 'ben en iyiyim' diyen, 'çağdaş' olarak kendini tanımlayan en iyi devletten daha güçlü bir sosyal politikamız var. Daha da güçlenmeliyiz" diye konuştu.
Konuşmaların ardından Bakan Şahin ve Diyanet İşleri Başkanı Görmez tarafından, koruyucu aileye yönelik işbirliği protokolü imzalandı.

Protokolün amacı

Protokolle ailelere yönelik eğitim, danışmanlık ve sosyal hizmet modelleri geliştirmek, bu modellerin uygulanmasına yönelik önerilerde bulunmak, aile eğitimi ve danışmanlık hizmetinin içeriğinin belirlenmesine yönelik çalışmalar yapılması, çocuk ihmal ve istismarının önlenmesi, töre cinayetleri, aile içi şiddet gibi sorun alanlarında toplumun farkındalık ve duyarlılığının artırılmasına yönelik ortak projeler geliştirmek, var olan projeleri desteklemek ve yaygınlaştırmak için işbirliği yapmak hedefleniyor.
Ailenin parçalanmasına yol açan boşanma, aile içi ihmal ve istismar, ebeveynlerin ölümü, göç, ekonomik güçlükler ve sağlık sorunları gibi nedenlerin aile bireyleri üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için psiko sosyal destek, eğitim, istihdam gibi konularda projelerin yapılması, protokolün amaçları arasında yer alıyor.