FETÖ davasında tutuklu eski yüksek yargı üyesine tahliye
Balyoz, Askeri Casusluk, Hrant Dink, Devrimci Karargah davalarına bakan mahkemelerin kararlarını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin eski üyesi Kavun'un tutuksuz yargılanmak üzere adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen davada Balyoz, Askeri Casusluk, Hrant Dink, Devrimci Karargah davalarına bakan mahkemelerin kararlarını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin eski üyesi Abdurrahman Kavun hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, Kavun ile avukatı ve yakınları katıldı.
Duruşmada, Kavun hakkındaki iddianamenin özeti okundu. İddianamede, Kavun'un FETÖ'nün HSYK'da etkin olduğu dönemde Yargıtay üyeliğine seçildiği, örgütün gizli haberleşme programı ByLock yazışmalarında isminin geçtiği belirtildi.
Sanık Kavun, savunmasına, isminin milletine kurşun sıkmış hainlerle birlikte anılmasından üzüntü duyduğunu söyleyerek başladı.
Yaşadıklarının kader olduğuna inandığını ancak anlamakta zorlandığını ifade eden Kavun, "Atatürk'e, İnönü'ye söz söylendiğinde küsen, Alevi Bektaşi bir baba ile muhafazakar partiye oy vermeyi ibadet sayan bir annenin oğluyum, farklı olabilirim." dedi.
Dosyadaki tanık ifadelerine değinen Kavun, aynı dönemde yüksek lisans yaptığı eski savcı Turhan Turunç'u tanımadığını, o dönem üç kişilik arkadaş grubu dışında kimseyle görüşmediğini savundu. Turunç ile bir çay içmişliğinin dahi olmadığını öne süren Kavun, "Allah şahidim ki kendisiyle aynı dönem yüksek lisans yaptığımı dahi hatırlamıyorum." ifadesini kullandı. Kavun, Turunç'un ifadelerini kabul etmediğini söyledi.
Sanık Kavun, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olduktan sonra bütün HSYK üyelerine kart gönderdiğini, bazılarını da ziyaret ettiğini ancak eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici ile tanışmadıklarını savundu.
Eski HSYK Üyesi Kerim Tosun'u Yargıtay üyesi olduktan sonra tanıdığını, eski Yargıtay Üyesi İlhami Dal ile Antalya'dan bir seminer dönüşü tanıştığını anlatan Kavun, bu kişilerle yakın ilişki içinde olmadığını ileri sürdü.
Eski HSYK üyeleri İbrahim Okur ile Mustafa Kemal Özçelik'in kendisini tanıyor olabileceğini ifade eden Kavun, Okur'un beyanlarını kabul ettiğini söyledi. Kavun, Okur'un ifadesinde kendisinden "sosyal demokrat" olarak söz ettiğini aktararak, "Öyle miyim, tartışılır. Tuhafım, farklıyım sadece." diye konuştu.
Okur'un sözünü ettiği cemaat listesinde kendisinin dahli olmadığını iddia eden Kavun, "Benim gibi zararsız gördükleri kişileri de listeye koymuş olabilirler." savunmasını yaptı.
Hakkında yapılan ByLock yazışmasını ise "ahlaksızlık" olarak niteleyen Kavun, "Allah şahit ki İzzet denen yalancıyla asla bir araya gelmedim. Özel hayatımla ilgili kimseyle görüşmedim." şeklinde konuştu.
Birilerinin aralarında yaptıkları görüşmede bir başkası için kullandıkları ifadelerin o kişiyi örgüt üyesi yapmayacağını ifade eden Kavun, yazışmaların kendisinin örgüt üyesi olmadığını ortaya koyduğunu öne sürdü.
Cumhuriyet savcısının, örgütün sivil imamlarıyla baz sinyallerinin çakıştığını belirterek, 2014 yılı ekim ayında Çorum Sungurlu'da bulunup bulunmadığını sorduğu Kavun, söz konusu tarihte Çorum'a kesinlikle gitmediğini savundu.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ile Akıncı Üssü davasında darbe suçundan yargılanan eski Yüksek Askeri Şura Üyesi Akın Öztürk'ü tanıyıp tanımadığı sorulan Kavun, her iki ismi tanıdığını söyledi.
Eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Salih Zeki Çolak'ı da tanıdığını belirten Kavun, bu isimlerle Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı yaptığı dönemde tanıştığını belirtti.
Kavun, Yargıtay içinde böyle bir yapılanmadan haberdar olup olmadığı yönündeki soruya ise "Cemaat bugünün malı değil, kendimi bildim bileli var. Sadece burada değil, her yerde varlardı. Bunu herkes biliyordu, benim söylememe gerek yok." karşılığını verdi.
Sanık Kavun, savcının, görev yaptığı dairenin görev alanının değiştirilmesi planlanırken eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın da sanıkları arasında yer aldığı Devrimci Karargah davasında neden alelacele karar verildiğini sorması üzerine, bu kararda kendisinin olmadığını, imzalamayacağını söylediğini kaydetti. Kavun, alelacele karar verilmediğini, duruşması yapıldığı için kararın açıklanması gerektiğini savundu.
Verilen aranın ardından heyet, ara kararını açıkladı.
Sanığın tutuksuz yargılanmak üzere yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliyesine karar verildi.
İbrahim Okur, Birol Erdem, Kerim Tosun ve Turhan Turunç'un tanık olarak dinlenmesi ve duruşmanın 8 Mart 2018'e bırakılması kararlaştırıldı.