Fiyat artışları sürecek mi?

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Dr. Mustafa TURHAN / OKFRAN-OKAN Ünv. Öğr. Üye

Birkaç gün önce TÜİK tarafından açıklanan fiyat endeksleri gerçekten piyasayı rahatlatmadı diye düşünmek mümkündür. ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi)  " bir önceki yılın aynı ayına göre %8,24", TÜFE (Tüketici Fiyatları Endeksi )  "bir önceki yılın aynı ayına göre  %7,58 oranında artmıştır." Açıklamaları göstermektedir ki, geçen seneye göre mal ve hizmetlerinin maliyetlerindeki artışlar kullanıcıların tarafından satın alınan mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki artışlardan daha fazla olmuştur.

Maliyet artışları önümüzdeki yıla geometrik olarak tesir edecektir. Üretici fiyatlarının endekslenmesinde 752 madde sayısına karşılık tüketici fiyatlarında 423 madde izlenmektedir (1.) Üretici fiyat endeksinin hesabında imalat sanayine ait 623 madde izlenirken, tarım avcılık ormancılık balıkçılık sektörüne ait 81 madde izlenmektedir. İmalat sanayinin sektör ağırlığı yüzde 75, değerlendirmede olan firma sayısı 1404 dür.  Tarım avcılık ormancılık balıkçılık sektörünün payı ise yüzde 20.2 ve izlenen firma sayısı 295 dir. Üretici fiyat endeksinde toplam 1816 firma izlenmektedir. Fiyat tespitlerinde KDV ve vergiler alınmamaktadır.

Bir başka önemli konu da endekste olan maddeleri üreten şirketler içersinde en yüksek paya sahip olan firmalar  değerlendirilmesidir. Burada önemli olan imalat sanayi içersinde gıda maddeleri üretimidir. Gıda maddeleri, "Et ve et ürünleri imalatı", "sebze ve meyvelerin işlenmesi", "hayvansal ve bitkisel yağlar", "süt ürünleri", " öğütülmüş tahıl ürünleri", "hazır hayvan yemleri" ve "diğer gıda ürünleri" olarak yedi  gruba giren  işletmelerden oluşmaktadır. 

Tüketici fiyatları endeksi  ailelerin ve bireylerin satın aldıkları mal ve hizmetin fiyatlarının belirli bir dönemde değişimini ifade eder. Gıda, giyim, konut, eğitim, sağlık gibi harcamalar ailelerin gelir seviyesi ve gelecek refah ile ilgilidir.  Onun için, tüketici fiyatları endeksinin izlenmesi büyük önem taşır.  "Gıda ve alkolsüz içecekler", " Alkollü içecekler ve tütün", "Giyim ve ayakkabı", "Konut", "Ev eşyası", "Sağlık", "Ulaştırma" "Haberleşme", "Eğlence ve kültür", "Eğitim", "Lokanta ve oteller", ve "Çeşitli mal ve hizmetler" grubu olmak  üzere 12 grupta 423 madde izlenir.  "Gıda ve alkolsüz içecekler" ana grubunun toplam içersindeki ağırlığı yüzde 29.4, "konut ve kira" yüzde 16.9, "ulaştırma" yüzde 10.4, "giyim ayakkabı" yüzde 8.1 paya sahiptir. En az pay yüzde 2.1 ile "eğitim" grubuna aittir.  120 madde sayısı ile gıda ve alkolsüz içkiler , 72 madde ile giyim ve ayakkabı, 60 madde ile ev eşyası ilenen ana harcama gruplarındandır. 

Genellikle şirketler  üretim ve yatırım  kararlarında ve verimlilik hesaplarında  üretici fiyat endeksini kullanırlar.  Ayrıca makro seviyede ekonomik kararların belirlenmesinde önemlidir. 

Tüketici fiyatları endeksi ise, enflasyon hesaplarından başka ülkelerdeki mal ve hizmetlerin fiyat karşılaştırmasına kadar, ticari faaliyetlerin yönlendirmesine, muhasebe hesaplarına, ücret tespitlerine kadar bir çok yerde kullanılır.

Tüketici fiyatlarındaki  bir önceki yıla göre Temmuz ayı artışlarının ailelerin satın alam gücünü önümüzdeki yıl için yüksek oranda etkileyeceğini düşünmeliyiz. Bilhassa Tarım Sektörü, bilhassa temel gıda maddelerindeki ortalama yüzde 14.5 civarındaki artışlar 2011 yılı için çok önemlidir. 2011 yılı program çalışmalarının başlandığı bu günlerde fiyat artışlarının  birikimli gelişmesine dikkat edilmelidir.  Makro kararların alınmasında GSYH için tahminlerde deflatör olarak(4.) tüketici fiyatları kullanılmaktadır. Mesela 2010 yılı için TÜFE yıl sonu yüzde artışı 5.3 olarak alınmıştır. Yapılan hesaplamalar bunun yüzde 10 civarında gerçekleşeceği yönündedir. "Tarım ürünlerinin arz eksikliği etkisi ile fiyatlarda görülecek dalgalanmaların uzun sürmesi diğer piyasalarla olan etkileşimi" (2.) dikkatle izlenirse başka sektörler için de daha doğru tespitler yapılabilir. 

Temel tarımsal ürünlerde önümüzdeki on yıllık dönemde ortalama fiyatların  önceki on yıla göre oldukça yüksek seyredeceği beklenmelidir (3.) açıklamaları tezimizi destekler mahiyettedir. Ramazan ayının bereket ayı olması nedeniyle fiyat artışlarına da bereket getirmesi şimdiden görülmeye başlanmıştır. Okulların açılması ve kış soğukları ile kömür, linyit, gaz ve elektrik fiyatlarını tetikleyecektir. Çünkü Temmuz ayı, madencilik sektöründe bilhassa kömür ve linyitteki fiyat artışlar beklenenin üzerinde çıkmıştır.

Üretici fiyat endeksi ile tüketici fiyatları endeksine ait grafiklerden de görüleceği gibi fiyat artışları Bir önceki yıl seviyesinin üzerindedir.  Sanayide kapasite kullanım oranlarının arttığı ekonomide bekleneni vermekten uzaktır. Çünkü sanayide kapasite kullanım oranları henüz 2008 temmuz ayı seviyesine ulaşamamıştır. İmalat sanayi için önümüzdeki aylarda kapasite kullanımının biraz daha artacağı beklense bile, siyasi gerilimin tırmanması ve ailelerin eğitim ve kış ihtiyaçları ile fiyat artışlarının  hızı kesilecek gibi görünmemektedir.

Grafiklerden bunu kolayca görmek mümkündür.

(1.) Fiyat Endeksleri ve Enflasyon, TÜİK Yayın No:3129.

(2.) Tarım ve Gıda Ürünlerinde Yaşanan Sorunlar ve Öneriler, DPT, Yayın No:2767.

(3.) OECD-FAO Agriculturel Otlook 2008-2017, ISBN 978-92-64-045910

(4.) Genel Ekonomik Hedefler ve Yatırımlar 2010, DPT Yayını,

Bu konularda ilginizi çekebilir