Hazin ve karanlık bir başka son

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Timuçin GÖKDEMİR

Tıp dünyasının yakından tanıdığı Kanada'da yaşayan ünlü Türk psikiyatri Atilla Turgay geçtiğimiz günlerde hayat gözlerini yumdu. Sonuçta hepimizin sonu bu belki, ancak Atilla beyinki biraz muammalı. Eceli ile mi öldü, intihar mi etti, yoksa cinayet mi belli değildi. Aile her şeyi gizliyordu.

Öne çıkarmaya çalıştıkları kalp krizi sonucu öldüğünün bilinmesiydi. Ne var ki toplum tarafından bilinen ön saftaki insanların her adımlarında olduğu gibi ölümlerinde de her şeyi gizlemek kabil olamıyor. Atilla beyin de intihar ettiği daha ikinci gün konuşulmaya başlamıştı bile. Bu muamma, cenaze töreninde bir nebze de olsa gün yüzüne kavuştu. Eşi yaptığı konuşmada "hayatına son vermek için seçtiği yol ile o benim kahramanım oldu" diyerek intihar düşüncelerini gerçeğe daha yakın duruma getirdi. Canım ne var bunda? Her gün yüzlerce insan intihar ediyor dünyada diyebilirsiniz. Ancak 40 yılı aşan doktorluk hayatında binlerce insanı tedavi etmiş, intihar ve nedenleri, hatta kişiyi intihardan vazgeçirme yol ve yöntemleri konularında ihtisas sahibi olmuş bir insanın bu yol ile hayatına son vermiş olması ayrıca bana çok düşündürücü geliyor.

Hacettepe Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra, 29 yıl önce Kanada'ya yerleşen Prof. Dr. Atilla Turgay, Toronto üniversitesi Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Kliniği Direktörlüğü'nün yanı sıra Toronto Üniversitesi Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Kliniği Eğitim ve Araştırma Enstitüsü Başkanlığı, hastane Psikiyatri Bölümü Araştırma Yöneticisi, çocuk ve Gençler Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı Başkanlığının yanı sıra Kanada Dikkat Eksikliği Eğitim ve Araştırma Örgütü Kurucu üyesi ve Eğitim Yöneticisi görevlerini de yürütmekteydi.

Prof. Dr. Atilla Turgay'ın Kanada ve ABD'de gerçekleştirdiği, 'Otistik çocuklarda, gençlerde' ve 'Davranım Bozukluğu ile Saldırgan Davranışları olan hastalarda risperidon etken maddesinin olumlu etkisi' konulu çalışmalar psikiyatride bir çığır olarak kabul edilmektedir.

Prof. Dr. Atilla Turgay, tarafından geliştirilen Turgay Ölçeği psikiyatride; 'Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu', 'Ciddi Davranış Bozuklukları', 'Depresyon ve Anksiyete Bozuklukları' tanımlamalarında kullanılmakta. Prof. Dr. Turgay ayrıca, 2008 yılında yayımlanan "Canadian ADHD Treatment Guidelines" (Kanada Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Tedavi Kılavuzu) ve DEHB tedavisinde tüm hekimlere yol gösteren kitabı da tıbbın hizmetine sunmuştu.

Yaşamının özellikle son bir yılında kendisi ile oldukça yakın münasebetim olmasına rağmen intihara sürüklenecek bir ruh hali içerisinde olduğunu asla anlayamamıştım. Sonuçta giden gidiyor, biz kalanlar ise duyduklarımız ve öğrendiklerimizden kendimize çeşitli çıkarımlar oluşturuyoruz. Böylesi değerli bir insanı bu kadar erken yaşında üstelik bu acı biçim ile kaybetmiş olmak çok üzücü tabi. Ancak arkasından yapılanlar ise daha da üzücü. Adamcağızın intihar ettiğini önce saklamaya çalıştılar. Ardından bir Hıristiyan mezarlığının içinde yer alan bir cenaze evinde -bana göre- Hıristiyan geleneklerine göre bir tören düzenleyip, "onun matemini tuttuğumuz bugün aynı zamanda hayatında yaptığı güzel şeyleri hatırlayıp kutlamalıyız" diyerek cenazenin olmadığı bir tören düzenlediler. Ee sonuçta yabancı bir ülkede yaşıyoruz. Bu ülkenin gerektirdiği şekli de hale yola koymaya çalışıyorlardır derken bir de duyduk ki Atilla beyin cenazesini sessiz sedasız yakıvermişler Üstelik intiharın ardından Toronto'da diyanete bağlı Türk camisini arayıp defin işlemleri için bilgi almışlar, bir gün sonra işlemleri başlatmak üzere camiyi ziyaret edeceklerini söyleyip bir daha görünmemişler. Kısacası sevgili Atilla abimizin pek sayın eşi ve değerli oğlu ile kızı adamcağıza bir cenaze namazını bile çok görüp hepten yakmışlar.

Velhasıl vasiyetim olsun, ben öldüğümde sakın ola beni yakmasınlar. Gideceğim her neresi ise omuzlarda gitmek istiyorum, rüzgarla savrularak değil.

Bu konularda ilginizi çekebilir