Heinz Klar: Türkiye'nin AB üyeliği birlik için ”gençlik aşısı” olacak

İZMİR - AB Bölgeler Komitesi Türkiye Çalışma Grubu Başkanı Karl Heinz Klar, Türkiye'nin AB üyeliğinin birlik için "gençlik aşısı" olacağını belirterek, "İlişkiler artırıldıkça engeller azalacak. Ben gelecek için iyimserim" dedi.

İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) ev sahipliğinde gerçekleştirilecek "AB Bölgeler Komitesi Toplantısı" katılmak üzere İzmir'e gelen Klar, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkanı Ekrem Demirtaş'ı ziyaret etti. Ziyarette Türkiye'nin AB yolculuğu ve bu süreçte yaşanan sorunlar gündeme geldi.

Klar, Türkiye'nin büyük ve hızlı gelişen bir ekonomi olduğunu, bu açıdan birçok şans ve fırsat yaratacağını, ancak 75-76 milyonluk nüfusunun bir dezavantaj olarak algılandığını, çünkü Türkiye AB'ye girdiği zaman Almanya'nın ardından ikinci büyük üye haline geleceğini ve Fransa, İngiltere, İtalya gibi ülkelerden daha önemli bir ülke olacağını söyledi.

Türkiye'nin üyeliğine dair gösterilen engellerin aslında isteksizlikten değil, insanların ülkenin büyüklüğünden korkmasından kaynaklandığını, bu açıdan da siyasi bir algı olduğunu ifade eden Klar, "Yani yenilikler ve bunun getireceği sorunlar kişileri düşündürüyor" dedi.

Klar, AB'nin kuruluş fikrinin ve mantığının eski milliyetçilikleri bir kenara bırakmak üzerine kurulu olduğunu belirterek, küçük büyük tüm ülkelerin hepsinin eşit partnerler olduğunu, ekonomik ve askeri güçleri farklı olsa da birlik içinde eşit ortaklar konumunda bulunduklarını anlattı.

Hiçbir ülkenin önceliğinin bulunmadığını, işbirliğinin önde geldiğini dile getiren Klar, "İnsanların kafalarında yeni zihniyet oluşturduk. Bu kolay olmadı. Çünkü milliyetçi tavırlar ara ara çıkıyor, sonra yatıştırılıyor. Sizin mutlaka üye olmanızı diliyorum ve tavsiye ediyorum. Bu hem birlik, hem de Türkiye için iyi bir şey" dedi.

Karl Heinz Klar,  AB'ye üye olan son 10 ülkenin birliğe aslında çok hızlı alındığını, birçok insanın yeni üyeler hakkında pek bir şey bilmediğini belirterek, "Türkiye'nin üyeliği gençlik aşısı olacak, evet. İlişkiler artırıldıkça engeller azalacak. Ben gelecek için iyimserim" diye konuştu.

Demirtaş: AB Türkiye'ye karşı açık olmalı

Demirtaş ise AB'nin bir işbirliği kıtası oluşturduğunu, ancak bir parçasının eksik kaldığı, o parçanın da Trakya olduğu belirterek, "1956'da siz başladınız. Bizim yolculuğumuz da 1959'da başladı ve bu yolculuk hala devam ediyor" dedi.

Türkiye'nin Gümrük Birliği'ne girdiğini, üyelik başvurusunda bulunduğunu, 5 yıl geçmesine rağmen hiçbir gelişmenin kaydedilmediğini ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:

"Başlıklar açılıyor, ama bir türlü kapanmıyor. Ambargolar var. Yine de biz AB yolunda devam etmekten yanayız. Çünkü AB'ye girişi batılılaşma, çağdaşlaşma projesi olarak görüyoruz. Eksikliklerimiz olduğunu biliyoruz. Ama şunu da soruyoruz, AB'ye aldığınız ülkelerde bu eksikler yok mu? Demir perdeden kopan 10 ülke tam üye oldu. Hiçbir ülkeyi küçümsemiyoruz, ama mukayese ederseniz ekonomik ve sosyal yaşam olarak onlardan çok daha iyi durumdayız. Biz Avrupa'nın 6, dünyanın 16. büyük ekonomisiyiz."

Ekrem Demirtaş, üyelik sürecinde sorunların yaşanabileceğini, ancak bunun Türkiye'ye açıkça söylenmesi gerektiğini, AB'den böyle bir yaklaşımın görülmediğini dile getirdi.

Türkiye'nin AB üyelik başvurusu yapıldığında İZTO meclisine AB bayrağı koyduklarını hatırlatan Demirtaş, "Bu bayrağı kaldırmayacağız. Ama bu ne kadar sürebilir? Tam üyelik için 2015 resmi olmayan şekilde bir takvim olarak konmuştu. 5 yıl kaldı. 35 başlık var. 5 yılda 1 tanesi kapandı. Kalan 5 yılda ne olacak?" şeklinde konuştu.

Demirtaş, Türkiye'nin AB'ye bir gençlik aşısı olabileceğini vurgulayarak, "Biz bölgesel bir gücüz. Yakın çevremizde 130 milyon insan var. AB'nin durağan ekonomisini hareketlendirebilecek bir ülkeyiz. Biz liderlerin seçim dönemlerindeki söylemlerine takılmıyoruz. Ancak, Avrupa ülkelerine gitmek için vize kuyruğuna girdiğimizde hangi ülkelerle aynı konumda algılandığımızı görüyoruz. Ama bunlar bizi engellemeyecek. AB'nin bir parçası eksik kalmayacak" dedi.