İsim krizi yok, görüşmeler tıkandı
1,5 aydır devam eden krizin ismi, isim krizi değildir. İmralı'da devam eden görüşmeler tıkandığı için heyetimizin gidişine izin verilmemiştir.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
ANKARA - BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İmralı'ya gidecek heyetle ilgili resmi başvurunun yapılmadığın belirterek, "Adalet Bakanı ile gayrıresmi olarak paylaştık. Bugün veya yarın, resmi başvuru da yapılır. En geç Pazartesi resmi başvuruyu yapacağız. Umut ediyorum bir kaç gün içinde ikinci heyetin gidişi gerçekleşecek" dedi.
Demirtaş, Meclis'te gazetecilerin sorularını yanıtlarken, isimlerin partileri tarafından paylaşılığını ifade ederek, kendisi, Ahmet Türk ve Pervin Buldan'ın isminin iletildiğini kaydetti. Demirtaş, "1,5 aydır devam eden krizin ismi, isim krizi değildir. İmralı'da devam eden görüşmeler tıkandığı için heyetimizin gidişine izin verilmemiştir. Yeniden oradaki görüşmelerin önü açılsın diye devlet heyeti bir kaç defa daha gitmek durumunda kalmıştır. İsim krizi yok" diye konuştu.
Demirtaş, "Eşbaşkanlar konusunda sizin ısrarınız devam ediyor mu?" sorusuna karşılık isimlerin tümüyle partisi tarafından belirlendiğini ve Adalet Bakanı ile paylaşıldığını söyledi.
Kendisi, Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan'ın isimlerinin gayri resmi olarak iletildiğini bildiren Demirtaş, "Bugün veya Pazartesi de resmi olarak başvurumuzu yapacağız" dedi.
Gidecek isimlerin çok önemli olmadığına işaret eden Demirtaş, şöyle konuştu:
"İsim çok önemli değil, mesele gidişin gerçekleşmesi, tartışmaların sürmesi, sürecin ilerlemesidir. İsimler üzerinde bu kadar spekülatif tartışma yürütülmesini biz doğru bulmuyoruz. Bizde 'isim krizi' diye bir şey yok. Bütün milletvekillerimiz, eş başkanlar bu çalışmayı yürütebilirler. Görevlendirmeyi bizler yaptık. Umut ediyorum ki artık Hükümet de bu saatten sonra isim tartışmasına, isim detayına girmeden süreci ilerletir. Beklentimiz odur."
Bir gazetecinin "MİT Başkanı'nın yaptığı görüşmeler basına yansıdı. Dinemeye takılmamak için özel önlem alıyorlarmış, avluda görüşüyorlarmış" denilmesi üzerine Demirtaş, "Tabii ki Hükümet adına görevli heyetin İmralı adasına bu periyot içinde gidiş gelişlerinin olduğunu bizler de duyuyorduk. Fakat bu resmi bilgi değil bizler açısından. Olması da gerekir. Süreç ilerleyecekse, devlet heyetinin gidişinin de sürmesi gerekir. Sivil siyasi heyetlerin de tekrar gitmesi gerekir. Orada olup bitenlerle ilgili detaylı bilgimiz yok" dedi.
"Krizin adı, isim krizi değil"
Demirtaş, "İsim belirleme pazarlığı neden bu kadar uzun sürdü?" sorusuna karşılık şu karşılığı verdi:
"1,5 aydır devam eden krizin ismi, isim krizi değildir. İmralı'da devam eden görüşmeler tıkandığı için heyetimizin gidişine izin verilmemiştir. 'Yeniden oradaki görüşmelerin önü açılsın' diye devlet heyeti bir kaç defa daha gitmek durumunda kalmıştır. Bu arada, tıkanıklığı bizim isim tartışmamız üzerinden kamuoyunu yanıltarak, maniple ederek dışarıya böyle yansıttılar. İsim krizi falan yok. 'Biz ille de gitmek istiyoruz, zorundayız' diye bir şey demiyoruz. Hükümet bizden gidişimizi istediği, talep ettiği için biz bu çalışmayı yürüttük. Hükümetsiz, bizsiz bu çalışmayı yürütebiliyorsa biz buna engel olmayız, dışarıdan da destekleriz. Orada bir isim krizi yok. Başbakan'ın ısrarla isim krizi varmış gibi yapmasından rahatsızız. Buyursunlar kendileri nasıl çalışma yürütüyorlarsa biz destekleriz. Biz engel olmayız. Bizden kaynaklı bir sorun yoktur."
"4. Yargı Paketi
"Gidişiniz 4. yargı paketiyle ilişkilendirildi. Böyle bir ilişki var mı?" sorusuna, "Hayır. 4. yargı paketi daha Bakanlar Kurulu'ndan çıkmadı, Parlamento'ya ulaşmadı bile. İçinde ne var, ne yok, önerilerimiz ne olacak, bütün bunları biz değerlendirmedik bile. Gelişmelerin birbiriyle bağlantılı olmasını arzu ederiz. Ama öyle bağlantılı bir varsayımı kabul etmiyoruz" dedi.
Hükümet'in 4. Yargı paketiyle ilgili BDP ve hiçbir grubun görüşünü almadığını belirten Demirtaş, "Biz arzulardık, paket olgunlaşmadan, Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılmadan keşke bütün grupların görüşü alınsaydı. O zaman süreçle bağlantılıdır diyebilirdik. Ama böyle bir gelişme olmadı maalesef..." diye konuştu.