Kadıköy'de 1 Eylül eylemi

1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir çok siyasi parti ve demokratik kitle örgütünün de katılımıyla Kadıköy Meydanı'nda etkinlik düzenlendi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Halkların Demokratik Partisi (HDP), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikası Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimarlar Odası (TMMOB), Türk Tabipler Birliği (TTB), bazı siyasi partilerin ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin de katılımıyla Kadıköy iskele meydanında eylem düzenledi. 

Bahariye'deki Boğa heykelinde buluşan grup, Türkçe ve Kürtçe, "Filistin halkı yalnız değildir", "Rojava halkı yalnız değildir", "Yaşasın halkların kardeşliği", "Katil IŞİD Ortadoğu'dan defol", "Bizim için her yer Gazze, her yer Filistin" sloganları eşliğinde iskele meydanına yürüdü.  

Gruptakiler, burada konuşmaların yapılacağı otobüsün üzerine "Şengal'den Gazze'ye Halkları Dayanışmaya Çağırıyoruz", "Kadınlar IŞİD'e geçit vermeyecek" yazılı pankartı astı ve çeşitli siyasi parti, sendika ve meslek örgütlerine ait flamalar taşıdı. Şölende konuşmalar öncesi bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.  

HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ve HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel'le birlikte otobüsün üstüne çıkan HDP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel burada yaptığı konuşmada, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle Kadıköy Meydanı'nda bulunduklarını söyledi. 

İstanbul Valiliği'nin Kadıköy iskele meydanında miting yapmalarına, mitingin trafiği engelleyeceği gerekçesiyle izin vermediğini belirten Tuncel, "Ama biz biliyoruz ki asıl yasaklama gerekçesi trafik değil. Onlar, meydanları halklara yasaklamak istiyorlar. Bütün antidemokratik uygulamalara karşı 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle bulunduğumuz her alanda barış talebimizi ifade edeceğiz" dedi.  

"Katliamlar karşısında sessiz kalmayacağız" 

Tuncel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu eleştirerek, "Ortadoğu'da halkların kardeşliği, eşitliği sağlanmadan gerçek anlamda barış olmayacak" diye konuştu.  

Filistin'de, Şengal'de, Rojova'da yaşamını yitirenlerin önünde saygıyla eğildiklerini ve bu katliamları bir kez daha kınadıklarını anlatan Tuncel, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Katliamlar karşısında sessiz kalmayacağız, hesabını hep birlikte soracağız. Türkiye'de de bir çözüm süreci var. Bugün AKP hükümetinin Ortadoğu politikası, Türkiye barışının da geleceğini etkiliyor. Şu an Başbakan olan Davutoğlu aynı zamanda Ortadoğu politikasının, Rojava politikasının baş mimarıdır. Eğer Başbakanken de Dışişleri Bakanlığı'nda olduğu gibi politikalarını devam ettirecekse buradan barış çıkmaz. Buradan çıksa çıksa savaş çıkar, çatışma çıkar. Bir kez daha AKP hükümetini uyarıyoruz" 

Şöleni düzenleyen platform adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan TTB üyesi Deniz Mardin, Şengal ve Gazze başta olmak üzere yerinden yurdundan edilen yüz binlerin soykırımla yok edilmek istendiğini ileri sürdü.  

İsrail'in Gazze'deki saldırılarına da değinen Mardin, "Filistin'de her gün insanlık ölürken Türkiye'nin İsrail ile askeri, siyasi, ticari ilişkilerine bile son verilmiyor. Bizler hiçbir zaman, hiçbir yerde katledilenlerin kimliğine, inancına, diline, milliyetine, derisinin rengine bakmayanlar olarak bu barbarlığa meydan okuyoruz. Bizim için Filistin Rojava'dır. Rojava Gazze'dir. Gazze Şengal'dir. O acıya pasaport soranlar bizden değildir" ifadelerini kullandı.  

Filistin Dayanışma Ağı adına bir konuşma yapan Nicola Saafin ise Filistin'de 25 yıldır barış görüşmeleri adı altında işgalin, katliamın, sömürünün devam ettiğine dikkati çekerek, "Emperyalistlerin vadettiği barış için değil, kendi barışımız için bedenlerimizi, ruhlarımızı feda ediyoruz. Emperyalistler ve siyonistler barış sözcüğüyle katliamlarını sürdürüyorlar. İslam adı altında Irak'ta, Rojava'da ve Suriye'de Kürtler, Türkmenler, Şiiler, Ezidiler, Keldaniler ve Asuriler katlediliyor. Gelin gerçek barış için birleşelim, kendi barışımızı yaratalım. Ortadoğu'yu emperyalistlerden kurtaralım" şeklinde konuştu 

"21. yüzyılda trajedi Şengal'de de tekerrür etti" 

Avrupa Parlamentosu eski Milletvekili Feleknas Uca, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) saldırıları sonucu binlerce Ezidi'nin öldürüldüğünü ve binlercesinin yerinden yurdundan edildiğini belirtti. 

Batılı devletlerin IŞİD'in katliamları karşısında sessiz kaldığını anlatan Uca, "Demokrasi diyen Avrupa ülkeleri Şengal'deki kadınların ve halkların maruz kaldığı katliama sessiz kalıyor. Sizin insanlığınız Şengal'deki Ezidi halkı için yok mu? Kadınlar IŞİD çetelerinin eline düşmemek, namuslarını korumak için Şengal Dağı'na kaçarak intihar ediyor. Bu olaylar 1938 Dersim katliamını hatırlatıyor. 21. yüzyılda trajedi Şengal'de de tekerrür etti. Nasıl Rojava halkı Şengal halkına sahip çıktıysa siz de sahip çıkın. Hayır, Şengal halkı yalnız değil deyin" diye konuştu. 

Bu arada şölen dolayısıyla, iskele meydanı ve çevresiyle, boğa heykeli civarında çok sayıda çevik kuvvet polisi, TOMA ve akrep olarak adlandırılan zırhlı araçların bekletildiği görüldü.