Karar vicdanları tatmin etmedi

Arınç, Dink davasında çıkan karara tepkilere karşın, "Hükümet failleri 30 saat içinde adalete teslim etti, bizim işimiz bitti. Mahkeme kararları eleştirilebilir" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
ANKARA - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hrant Dink cinayetiyle ilgili mahkeme kararını değerlendirirken, "Bu kararın, vicdanları tatmin etmediği görülüyor. Ben de işin o tarafındayım. Ama bunun yolu sokaklara çıkıp bağırmak çağırmak, hükümeti suçlamak, devleti ağır kelimelerle itham etmek değil; yargıdan bu işin sonucunu beklemekle mümkün olabilir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TV8 kanalında katıldığı canlı yayında gündemdeki konuları değerlendirdi. Gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili davada 5 yıl sonra çıkan karara ilişkin görüşlerini dile getiren Arınç, Hrant Dink'in öldürülmesinin ardından TBMM Başkanı olarak Dink'in Bakırköy'deki evlerine taziye ziyaretinde bulunduğunu anımsattı.
Failleri 30 saat içinde adalete teslim ettik
Dink'in evine yaptığı ziyaret için "Evlerinde bir Anadolu evi, bir Türk evinden farklı hiçbir şey görmedim. Annesi, eşi, oğlu, gelini, akrabaları vardı. Mütevazi bir Anadolu insanının evinde ne varsa ne olması gerekiyorsa onu gördüm; o kokuyu hissettim" diyen Bülent Arınç, Dink cinayetine karışanların kısa sürede yakalandığını belirterek şöyle konuştu:
"Hükümetimize düşen tek bir şey vardı; bu işin faillerini ortaya çıkarmak. Sanıyorum 30 saat içinde adalete teslim ettik. Hükümet olarak bizim işimiz bitti. Eleştiri yapanlar lütfen vicdanlı olsunlar.
Bizim dönemimizde siyasi suikast anlamında, cinayet anlamında örgütlü suç anlamında ne işlenmişse son 10 yılda en geç 36 saat içinde ortaya çıkarılmıştır. Ondan sonrası yargıya ait. Hükümetin yapması gereken ne varsa birileri bize söylesin. Hükümet olarak elimizdeki kolluk güçleriyle suçla ilgili bütün delilleri toplar, şüphelileri bulur, yargının önüne getiririz."
Mahkeme kararları eleştirilebilir
Mahkemenin 5 yıl süren duruşmalar sonunda dün açıkladığı kararı değerlendiren Başbakan Yardımcısı Arınç, "Şimdi bu karar, bırakınız hukukta yazılı olan şekliyle vicdanları tatmin etmediği görülüyor. Ben de işin o tarafındayım. Ama bunun yolu sokaklara çıkıp bağırmak çağırmak, hükümeti suçlamak, devleti ağır kelimelerle itham etmek değil; yargıdan bu işin sonucunu beklemekle mümkün olabilir."
Bu daha ilk adım
Davanın henüz sonuçlanmadığına dikkati çeken Arınç, dün açıklanan kararın "ilk adım" olduğunu vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Dava daha bitmedi, bu daha ilk adım. Yıllarca ceza avukatlığı yapmış birisi olarak söylüyorum. Mahkeme ilk kararını verdi, savcı bu kararı temyiz edebilir. Suçtan zarar görenler müdahil olmuş; müdahillerin temyiz etme hakkı var. Sanıkların herhangi biri de kendi lehine de temyiz etme hakkına sahiptir. Bütün bunlar yerine geldikten sonra dosya Yargıtaya gidecek. Belki de ilgili daire duruşmalı bir gün tayin edecek; orada ayrıca savunmalar yapılabilecek. Orada karar verildikten sonra yine kanun yolları var. Ondan sonra verilecek karar, kesin karar haline gelebilir. Daha önümüzde uzun bir süreç var. Bu haliyle bundan tatmin olmayan tarafların bu kararı eleştirme hakları var. Yeter ki bu eleştiriler hukuk kapsamında olsun. Duygusallıktan öte bir hukukçu diliyle olsun."
Bu konularda ilginizi çekebilir