Kayıp kargo ve işleticisinin sorumluluğu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

A. Enver ÇITAK / AEC (Dış Ticaret) Danışmanlık Eğitim Tanıtım Hizmetleri

Aşağıda da bir kayıp kargo hikâyesi var. Bu kayıp kargo bir sözleşmeniz, müşterinize gönderdeğiniz numune, hastanıza gönderdiğiniz bir ilaç, sevdiğinize doğum günü hediyeniz veya makinenizin bir parçası olabilirdi. Neler kaybederdiniz? Bir düşünün. Kanuna hem Türk Ceza Kanunu maddelerine Hem de Karayolu Taşıma Kanunu’na aykırı davranış söz konusu. 1.9.2008 tarih 555203 nolu irsaliyeli fatura ile 7.66 YTL ödenmesi sureti ile teslim edilen kargo’nun kargo işletmecisi firmanın oluşturduğu WEB sitesinde fatura numarası girilerek 2.9.2009 alıcısına teslim edildiği görülmekte. Gönderi tamir amaçlı bir gönderiymiş. Makul bir süre sonra kargonun gönderildiği kişi aranarak tamir işinin bitip bitmediği sorulmuş. Gönderinin alınmadığı ifade edilmiş.

Yanıltıcı beyan

Hâlbuki web bilgisinde teslim edildiği yazıyormuş. Kargonun teslim edildiği şube elemanına durumu telefon ile bildirmişler. Hem teslim alan şube hem de alıcısı olan kişi karşı şubede kargoyu kontrol ettirmişler. İrsaliyeli fatura arkasında teslim alması gereken kişinin ad soyadı elle yazılmış şekilde belgeyi bulmuşlar ve bir suretini de gönderene teslim etmişler.

Sorumluluk yerine getirilmedi

Karayolu Taşıma Kanunu madde 9’da yer alan; “Acente, Taşıma İşleri Komisyonculuğu, Nakliyat Ambarı Ve Kargo İşletmeciliği Yapanların Sorumluluğu” - “eşyayı teslim aldığı andan teslim edinceye kadar, eşyanın tamamı ve kısmen kaybından ve vuku bulacak hasarından, korunması ve taşınmasından, güvenliği ve düzenliliğini sağlamaktan, çevre kirliliğini önleme ve insan sağlığını koruma konusundaki kurallara uymaktan sorumludur” şeklinde belirtilen maddeye kargo işletmecisi firma uymamış. Diğer bir değişle yetki belgesini aldıkları kanunun 9. maddesinde yazan sorumlu durumunu yerine getirmemişler kendilerine verilen emaneti alıcına teslim etmemişlerdir. Bir başka açıdan bakıldığında ise; müşterilerinin kullanımına sunulmuş Kargo takip bilgilerine erişim imkânında yer alan teslim alan bölümüne alıcının isminin yazılması ile de müşteriyi yanıltıcı yanlış beyanda bulunmuşlardır.

Tazmin talebinde bulunulan dilekçe Ekim 2008 de gönderilmesine ve ayrıca ihtarname noter kanalı gönderilmiş ve 21.11.2009 tarihinde şirketin E.K. isimli yetkilisi tarafından da alınmış.

Sonrasında ne mi olmuş?

O günden bugüne göndereni ne arayan ne soran varmış. Avukat arkadaşına dosya yaparak belgeleri teslim etmiş.

Ne yapılmalı?

- Kargo kaybeden kargo işleticilerinin kayıp tazminini karşılasa da karşılamasa da her ay liste olarak mutlak şekilde bakanlığa bildirimde bulunulmalı.

- Kayıp kargo adetleri aralığına göre de gerekiyorsa bakanlıkça verilmiş yetki belgesinin süreli durdurulması, iptali, para cezası uygulanması, denetimin sıklaştırılması vs yaptırımların uygulanabilmesinin düşünülebilmesi,

- Sektör kendi içinde kontrol sistemini kurabilmesi,

- Maddi ve manevi kayıp verenler için yaptırımlar Ulaştırma Bakanlığı tarafından belirlenebilmesi

- Gönderen kişinin haklarının nasıl hastanelerde “Hasta Hakları“ levhası bulunuyorsa “gönderen hakları“ levhasına haklar yazılarak tüm kargo işletmecisi şubelerinde ve web sitelerinde mutlak şekilde bulundurulabilmesi,

Önerim olacaktır.

Ve en önemlisi Ulaştırma Bakanlığı‘nın yetkisi dâhilinde olan kargo işleticisi belge verilmesi ile ilgili bölüm yöneticilerine buradan açıkça belirtmek istiyorum. Karayolları Kanunu’na muhalefet eden bu ve benzeri kargo şirketlerinin kargo işi yapmalarını lütfen engelleyecek önlemleri ve denetimini yapabilir misiniz? Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri dilerse beni bulabilir. Elimdeki tüm belgeleri ve yazışmaları yetkililere gönderebilirim.