Portekiz: Son kale, son durak, son otobüs

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

A. Levent ALKAN / Araştırmacı-Yazar

Sonu öngörmek, sürdürülebilir varlığa en büyük teminattır. Ekonomi tarihi kendini Eylül 2008'de tekrar etmişti. Kıvılcımı çakan, benzin bidonunu aleve veren o "batamayacak kadar büyük" lerin çöküşüydü. Sorunları hasır altı etmek, gelecek krizlerde aynı hatayı tekrar etmek gibi bir tehlikeyi taşıyordu. Küresel ekonomi, toparlanmasını yaşadığı 2010'un ilk aylarından itibaren, hızla yapısal reformlara ağırlık verebilirdi; eğer, "büyüyemeyecek kadar batkın" lar olmasaydı.

Ne demek "büyüyemeyecek kadar batkın" ?

"Büyüyemeyecek kadar batkın" lar, "batamayacak kadar büyük" finansal, sınai kuruluşlar ya da sektörlerin devlet eşlenikleridir. Bunlar, aynı cümle içindeki kelimelerin ters yüz edilmesiyle açılan belalardır. Düzeltelim, sadece açılan değil kapanan da; tıpkı bir "fermaurın açılıp kapanması" gibi. Fermuar elbiselerimizin vazgeçilmezi, günlük yaşamımızın olmaz olmazıdır. "Batamayacak kadar büyük" sorununu, hasar görmüş fermuarın dişlerinin açılmasıyla, elbisenin sizi artık örtemeyecek şeklinde tarif edebiliriz. "Büyüyemeyecek kadar batkın" sorununda da fermuar hasar görmüştür. Ters yüz olmuş kelimeler gibi, sorunlar da ters yüzdür. Bu kez kapalı fermuar açılamaz. Sizi örten elbiseyi, üstünüzden bir türlü çıkartamazsınız. Sorun kılık değiştirmiş, ama sürmektedir. Batışıyla, küresel ekonomik sisteme grip yapının zincirleme olumsuzluklarını bulaştıran şirketler, iki yıl geride kaldılar. Şimdiki sorun, ülkelerin batkın ekonomik yapılarıdır. Yapısal bozukluk; borçlarını zamanında ödeyememe, istihdam artışını sağlayamama ve büyümeye mahkümiyet olarak ekonomilere yansır. Küresel ekonomideki tersinir sorun, krizin ilk günlerindeki paniği yaşatmaz. Çünkü, en azından şimdilik, gelişmiş bir uluslararası eşgüdüm etkilidir.  

"Düşmanı affetmek, dostu affetmekten daha kolaydır" der, M.D.Deluzy. Portekiz, krizde zor bir haftayı yaşamaktaydı. Gelişmelere ilişkin serzenişinde, iki kanadı  işaret etmekteydi. Ilki, "Avrupa EUR'u savunmak için üzerine düşeni yapmıyor"  çıkışıyla, Euro Bölgesi dostlarınaydı. Ikincisiyse, "bu kurtarma dedikoduları, sadece spekülatörlere yardımcı oluyor" ifadesiyle küresel piyasa oyuncularınaydı. Spekülatör, her ekonomik dönemin sorunudur; zamanında yardım etmemekse başka. Portekiz'in "dış yardıma ihtiyaç duymuyoruz" repliği, Yunanistan ve Irlanda'nın kriz anındaki ortak yanıtlarıydı. Bu yanıt, bir rituele dönüştürdüğü için; piyasalarda olumsuz karşılanıyor ve Portekiz gelginliğini azaltacak yerde, artırıyor.

Son kale mi, son durak mı, son otobüs mü?

Yunanistan, çeviremediği borçları nedeniyle 110 milyar EUR ve İrlanda 85 milyar EUR finansman desteği aldı. Burada ilk alan daha düşük faiz ödedi. Ikinci kurtarma biraz daha maliyetliydi. Eğer bir üçüncü kurtarmaya gereksinim duyulursa, süphesiz faiz daha da artacaktır. Günceki Portekiz, Yunanistan ve Irlanda'nın ardından batkın (müflis) olasılığı bulunan ülke şeklinde tanımlanıyor. Portekiz'in sırası geldi mi endişeleri, geçen haftanin en büyük korkusuydu. 1.25 milyar EUR'lık borçlanmasını başarıyla gerçekleştirince, tüm kesimler rahatladı. Bunun, kısa vadeli bir öteleme olduğunu ifade etmeye ve bütçe disipliniyle yapısal reformların gerekliliğinin devam ettiğini söylemeye gerek yok herhalde. Portekiz'in ihalesinde uluslararası koordinasyon, dayanışma ve  kardeşlik kazandı. Japonya Portekiz'in bu haftaki 1.25 milyar EUR bono ihalesine, %20'lik desteğiyle katıldı. Çin, Avrupa Acil Yardım Fonu'na yatırım yapmayı pozitif değerlendirmesine aldı. Çeşitlendirme açısından 1.25 milyar EUR; ABD, Ortadoğu ve Asya ülkeleri şeklinde gruplandı. Portekiz, Ispanya ve Italya'ya göre küçük bir ülkedir. Kurtarılması çok daha kolaydır. Bu nedenle de Avrupa'nın "son kalesi"dir. Kriz akınını bu kalede savunamazsa, Avrupa'nın "son durağı"dır. Krizi Portekiz sorununda noktalamak; öncelikle Ispanya ve Italya ekonomilerinin, sonra da Euro ve küresel ekonominin selametine giden "son otobüs"tür. Portekiz gerginliği bitmeden, dünya ekonomisine rahat bir uyku yok. Çünkü ya savunulmayı bekleyen "son kale", ya peşi sıra domino taşlarının yıkışını başlatan "son durak" ya da sağduya yönelişin "son otobüsüdür"; Portekiz…