"Türk milleti kavramında tereddütümüz yok"

AB çerçevesinde çeşitli temaslar için Brüksel'de bulunan Baykal, demokratikleşme adına her ciddi projenin yanında bulunduklarını söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

BRÜKSEL - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Türk milleti" kavramı konusunda bir tereddütleri olmadığını, demokratikleşme ile bireysel insan hak ve özgürlükleri konusunda her ciddi projenin yanında bulunduklarını söyledi.

AB çerçevesinde çeşitli temaslar için Brüksel'de bulunan Baykal, CHP AB Temsilciliğinde düzenlediği basın toplantısında, "AB yetkilileri bizim tutumumuzu çok iyi biliyorlar. Hükümetin bize yönelik suçlamalarına tercüman olmuyorlar" diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu anayasa hepimizin anayasasıdır. Anayasamızda Türkiye Cumhuriyeti, milletin kimliği, niteliği açıkça ifade edilmiştir. Hükümet, bu ifadenin 'Türk milleti' lafından kurtulma arayışı içindeyse, bunu bilelim. Bizim böyle bir çabamız yok. Bizim milletimizin adı konusunda bir tereddütümüz yok. Türk lafı dışlayıcı değildir."

"Bir de Deniz Feneri olayında ortaya çıkan büyük yolsuzluk tezgahının kendisini gösterdiğini" kaydeden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnanılır gibi değil. İnsanların en masum yardımseverlik duyguları istismar edilerek, toplananlar kuryeler aracılığıyla Türkiye'ye taşındı, şirketler, televizyonlar kuruldu. Bunu yapan insanlar hükümetin yakınları, tanıdıkları, bildikleri, içli-dışlı oldukları insanlar. Bu işlerde yer almış olan birisi şimdi RTÜK'ün başında, bu hükümet tayin etti."

Baykal, CHP'nin AB karşıtı olduğu iddialarıyla ilgili olarak, AB karşıtlığının "çok şeye bağlanabileceğini, ama kendilerine bağlanamayacağını" söyledi.

Baykal, bunun, 2004'teki AB zirvesinden sonra Kıbrıs ile ilgili olarak Türk hükümetinin bir taahhüt altına girme kararı hakkında yaşanan tartışmadan kaynaklanıyor olabileceğini belirtti.

"Diğer etnik kimliklere karşı da aynı sorumluluğun altına girilir"

Baykal, Türkiye'de her etnik kesimin kendi dilinde yayın yapan bir televizyona sahip olmasından memnuniyet duyacaklarını, ancak TRT yayınlarında olduğu gibi bunu devletin üstlenmesi halinde, diğer etnik kimliklere karşı da aynı sorumluluğun altına girileceğini söyledi.

Herkesin etnik kimliğe sahip olmasının devleti tarif eden bir tarafının olmadığını belirten Baykal, ama herkesin belli bir etnik kimliğe sahip olmasının onun bakımından büyük önem taşıdığını kaydetti. Baykal, ''O nedenle mesela şunu söylemiştik: Herkesin etnik kimliği onun şerefidir, onun işidir ve saygı değerdir. Herkesin etnik kimliği, dini inancı, mezhepsel tercihi, felsefi görüşü saygı değerdir ve herkes bunu özgürce yaşar. İnsanların bunu özgürce yaşamasına devletin bir itirazı olamaz. Herkes kimliğini ortaya koyar. Herkes anadilini özgürce konuşur, öğrenir, öğretir ve anadilinde yayın yapar. Bu konularda biz 20 yıldır bu görüşteyiz'' dedi.

CHP Genel Başkanı Baykal, Brüksel ziyaretinin Türkiye-AB ilişkilerinin heyecanını kaybetmeye başladığı bir döneme rastladığını belirterek, yaşanan konjonktürel sıkıntıların uzun vadeli bakış açısıyla aşılmasını istedi.