”Sorunları tribünden izleme yaklaşımı içinde olamazdık”

Başbakan Erdoğan, grup toplantısında yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılara değindi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Geçen haftadan buyana Gazze'de büyük bir insanlık dramı yaşanıyor. Türkiye olarak, 'bekle gör' politikası ya da 'sorunları tribünden izleme' yaklaşımı içinde olamazdık" şeklinde konuştu.

Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılara değindi. Erdoğan, Türkiye olarak ilk andan itibaren sivil ve masum insanları hedef alan bu saldırıları şiddetle kınadıklarını ve haklı tepkilerini tüm dünyaya duyurduklarını ifade ederek, "Sadece tepki vermekle kalmadık, bu trajedinin bir an önce son bulması için önemli bir diplomatik bir atak başlattık" diye konuştu.

Suriye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan'a geçen hafta gerçekleştirdiği ziyaretler hakkında da bilgi veren Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ziyaretlerden sonra ülkemize dönerek bu defa batıya yönelik olarak yoğun bir telefon diplomasisini oluşturmaya başladık. Önce AB dönem başkanı Çek Cumhuriyeti Başbakanı ile bir görüşmem oldu. Ardından Medeniyetler İttifakında birlikte eş başkanı olduğumuz Zapetero (İspanya Başbakanı) ile görüşmem oldu. Bu arada yine Sayın Sarkozy ile ki şu anda BM Güvenlik Konseyinin her ay değişen ocak ayı dönem başkanı olmaları sebebiyle bir görüşmem oldu. İtalya ile görüşmem oldu, Rusya Başbakanı Putin ile görüşmem oldu, İngiltere Başbakanı ile görüşmem oldu ve bütün bu görüşmelerden sonra ortaya bir irade koyalım.

Türkiye olarak 'bekle gör' politikası ya da 'sorunları tribünden izleme' yaklaşımı içinde olamazdık. Türkiye, tarihinden ve bugününden gelen insani misyonu ön plana çıkarmak durumundaydı. Özellik 1 Ocak itibariyle BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğimizin başlamış olması, bize ilave sorumluluklar yüklemektedir. Bu yüzden yaşanan olaylar sonrasında öncelikle bölge ülkelerini dolaşarak, barışa yönelik diplomatik seçeneklerin önünü açmaya çalıştık.

"Bu işin siyasi istismarını yapmaya gayret edenler var"

Başbakan Erdoğan, konuşmasında uyarıda da bulunarak, "Burada bir gerçeği daha ifade etmek istiyorum, o da şudur: Bu işin siyasi istismarı olmaz. Ama ne yazık ki görüyorum, hala ülkemizde bu işin siyasi istismarını yapmaya gayret edenler var" dedi. Erdoğan, şöyle konuştu:

"Şu anda 'Hükümet şunu yapmalıydı, bunu yapmalıydı' veya 'şu yapılmalı, bu yapılmalı...' Değerli arkadaşlar, dürüst olacağız, samimi olacağız. Devletler duygusal bir anlayış içeresinde veya 'ben hükümete şöyle bir saldırayım, neticesi ne olursa olsun bu halka hoş gelir. Ben buradan oy devşirebilir miyim' mantığı ile konuşmalar yapmak, ortaya bir şeyler atmak bu işlerde doğru değil. Biz bunları geçmişte çok yaşadık, bunları iyi biliriz. Bunları konuşanlar da geçmişlerine iyi baksınlar. Acaba bu konularda neler yaptılar? Özellikle şu anda parlamentoda olanları ben geçmişte bu ülkenin yönetiminde gördüm.

Şimdi MHP, DSP, ANAP bizden önce bu ülkeyi yönetmediler mi? Yönettiler. İsrail'le ilişkiler bu dönemde yok muydu? Vardı. Peki niye kesmediniz İsrail'le ilişkileri? O zaman sıkıntı yok muydu? vardı. Şimdi bunu yapamayanlar bizden ne istiyorlar? Diyorlar ki 'gelin hemen ilişkileri kesin...' Arkadaşlar, biz bakkal dükkanını idare etmiyoruz. Biz Türkiye Cumhuriyeti'ni idare ediyoruz..."

"Kürt kökenli vatandaşlarımızın aidiyet bağlarını güçlendirecek"

Ayrıca Başbakan Erdoğan, TRT 6'nın Kürtçe yayına başlamasıyla ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu:

''TRT 6'nın Kürtçe yayına başlamasını çok önemli bir açılım olarak görüyorum. En azından devletin halkıyla bütünleşmesi ve halkına ulaşması noktasında çok önemli bir açılım olarak görüyorum. Bugüne kadar olan gecikmeyi de büyük bir eksiklik olarak görüyorum. Eğer sizler ürkek, korku toplumu meydana getirirseniz; bu süreç, bu zamana kadar uzar, durur. Demokrasi dairesi geniştir, bu dairede herkesin kendini ifade etme hak ve imkanı vardır. Kürtçe yayın da bunun en güzel örneklerinden biridir. TRT'nin Kürtçe yayın kanalı, Kürt kökenli vatandaşlarımızın aidiyet bağlarını inanıyorum ki daha da güçlendirecektir.

TRT 6, Kürtçe yayınlarında, inanıyorum ki milletimiz için birlik, bütünlük, kardeşlik mesajlarını taşımak suretiyle bu alanda çok büyük bir işlev görecektir. Demokrasinin özgür sesi olarak, insani değerleri yüceltecek, barış ve huzuru besleyecek; ayrımcı, dışlayıcı değil, birleştirici olacaktır. Demokrasimizin gelişmesine, derinleşmesine katkıda bulunacaktır.''