”Tüm pazarlara doğrudan ya da dolaylı ürün satabiliriz”
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, TGSD'nin düzenlediği 3. Moda, Tekstil ve Hazır Giyim Konferansı ve Sergisi'nde konuştu
İSTANBUL - İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, "Türk hazır giyimcileri üretime elverişli olan dünyanın her bölgesinde üretim ve tedarik yapıp tüm pazarlara doğrudan ya da dolaylı ürün satabiliriz" dedi.
Tanrıverdi, Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği'nin (TGSD) düzenlediği 3. Moda, Tekstil ve Hazır Giyim Konferansı ve Sergisi'nde yaptığı konuşmada, Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün 13-15 milyar dolarlık ihracat hacmi ve yaklaşık bir o kadar iç satışı ile dünyanın önde gelen 4. büyük tedarikçisi belirterek, "Önümüzdeki 10-15 yıllık dönemde de ihracatımızı 50 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefliyoruz" dedi.
Bu amaçla, bugüne kadar dünya pazarında edindikleri deneyimi, bilgi birikimlerini kullanarak, "organizatör ülke" rolünü daha fazla öne çıkarmak istediklerini dile getiren Tanrıverdi, şunları kaydetti:
"Diğer bir ifadeyle biz Türk hazır giyimcileri üretime elverişli olan dünyanın her bölgesinde üretim ve tedarik yapıp tüm pazarlara doğrudan ya da dolaylı ürün satabiliriz. Bu potansiyelimiz var. Ülkemizin coğrafi konumu da bu potansiyelimizi kullanmamız için son derece uygun. Dünyadaki hem büyük hem de gelişmekte olan pazarlarla iç içeyiz. Öte yandan ülkemizin markaları başta yakın bölgelerdeki ülkeler olmak üzere dünyaya yayılıyorlar. Türk markalarının yaklaşık 70 ülkedeki 2 bine yakın mağazası, bulundukları ülkelerin tüketicilerine nitelikli hizmet sunuyorlar. Burada sektörümüzün en büyük gücünün çalışanları olduğunu vurgulamak istiyorum. Bugüne kadar, kalitemizle ve hızlı sevkiyatımızla dünya pazarlarında söz sahibi olduysak bunun ardında çalışanlarımızın alın teri vardır. Ekonomik gelişmelere paralel olarak ülkemizde işgücü ve enerji gibi alanlarda eski ucuz fiyatlarla üretimi sürdürmenin söz konusu olmadığını belirtmem gerekiyor. Bu nedenle, Türk hazır giyimcileri olarak bizler, rekabet için fiyat değil, tasarım, moda, ve farklılaşma ekseninde bir anlayışı tercih ettik."
Tanrıverdi, İstanbul Fashion Week etkinliklerinin bu sene 25-28 Ağustos tarihlerinde İTÜ Taşkışla Kampüsü'nde çok daha kapsamlı ve farklı içerik ve organizasyonla devam ettirileceğini hatırlatarak, İstanbul Moda Haftası organizasyonunun, yerli markaları ve tasarımcıları dünya modasına entegre etmenin yanı sıra İstanbul'u dünya modasının başkentlerinden biri yapmayı hedeflediğini bildirdi.
Son dönemde kurlardaki dalgalanmalara değinen Tanrıverdi, kur riskine dikkat çekilmesi gerektiğini söyledi.
Alım gruplarının yöneticilerine çağrı
Hikmet Tanrıverdi, Türkiye'de pazarlama stratejilerini yeni gelişen pazarları hedef alarak yapılandırmak gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu:
"Burada da, dünyanın gelişen pazarlarına ulaşmak ve sistemli bir organizasyon kurmak için her türlü işbirliğine açık olduğumuzu bir kez daha vurgulamakta fayda görüyorum. TGSD'nin üçüncüsünü gerçekleştirdiği konferansa katılan dünyanın en önemli 40 alım grubu ile birebir gerçekleştirilecek yaklaşık bin 500 iş görüşmesini son derece önemsiyorum. Bugün burada aramızda bulunan alım gruplarının yöneticilerine bir çağrım var. Avrupa'nın en önemli ikinci tedarikçisi olan Türk hazır giyim sektörünün bilgi birikiminden ve kalitesinden daha çok faydalanmanın yollarına bakın. Yaklaşık 7 milyar doların üzerindeki toplam alımınızı en az 10 milyar dolara çıkarmak için önünüze gelen bu fırsatı lütfen çok iyi değerlendirin. İki gün boyunca yapacağınız görüşmelerde karşınıza oturacak tedarikçilerin, dünyanın en iyi hazır giyimcileri olduğu gerçeğini göz ardı etmeyin. Şu anda 'hızın, modanın ve esnek üretimin' merkezinde bulunuyorsunuz. Yüksek katma değere sahip üretim için son derece doğru bir adreste bulunduğunuzu bizler kadar en az sizler de biliyorsunuz. Üretici ve tedarikçilerimiz ile yapacağınız görüşmelerin hem sizlerin hem de bizlerin yüzünü güldüreceğine hiç şüphem yok. Sizlerle yan yana yürüyeceğimiz uzun bir yol, birlikte ulaşacağımız oldukça yüksek zirveler var."