Türkiye desteği keserse barış gelir

Görüşmede sürecin nasıl sona ereceğini de konuştuklarını anlatan Akgöl, "Bu süreçte en büyük etkinin Türkiye hükümetinde olduğunu, çünkü en uzun sınırın Türkiye ile olduğunu, bu sınır boylarında sürekli terörist geçişi olduğunu ifade ettiler. Eğer bu sınır boylarındaki terörist geçişleri engellenirse, Türk hükümeti muhalif güçlere desteği keserse bu süreç kendiliğinden bitecek, barışın hakim olacağını belirttiler" diye konuştu.

 

Akgöl başkanlığındaki CHP Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu, CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey ile CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı'nın yer aldığı heyet, Beşar Esad ile görüşmesinin ardından Yayladağı Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yaptı.

Akgöl, sınır kapısı önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, ziyaretin çok olumlu ve verimli geçtiğini, barış sürecine karşılıklı nasıl etki edebileceklerini, CHP'nin ve Suriye hükümetinin ne yapabileceği konusunda iki tarafın taleplerinin olduğunu belirterek, konuya olumlu yaklaşıldığını söyledi.

Esad'a Suriye'nin daha hızlı bir şekilde demokratikleşmesinin nasıl sağlanacağıyla ilgili bir soru ilettiklerini ifade eden Akgöl, "Dolayısıyla muhalif güçler varsa, bana muhalefet edenler varsa bunlar seçime girsinler, parlamentoda temsil hakkı alsınlar beni de götürmeleri gerekiyorsa götürsünler. Yani işin özü benim gönderilmem gerekiyorsa Suriye halkı tarafından gönderilmeliyim" şeklinde yanıt aldıklarını bildirdi.

Görüşmede sürecin nasıl sona ereceğini de konuştuklarını anlatan Akgöl, "Bu süreçte en büyük etkinin Türkiye hükümetinde olduğunu, çünkü en uzun sınırın Türkiye ile olduğunu, bu sınır boylarında sürekli terörist geçişi olduğunu ifade ettiler. Eğer bu sınır boylarındaki terörist geçişleri engellenirse, Türk hükümeti muhalif güçlere desteği keserse bu süreç kendiliğinden bitecek, barışın hakim olacağını belirttiler" diye konuştu.

Suriye'ye gitmelerindeki amaçlardan birinin de sürece olumlu katkı sağlamak olduğunu vurgulayan Akgöl, şöyle devam etti:

"Amacımız bir an önce dost komşu Suriye ile eski günlerimize yeniden dönmek ve olayların son durumu hakkında bilgi almaktı. Sayın Başbakan bu konuda bizim Suriye'ye gitmemizle ilgili çok büyük bir tepkide bulunmuş. Ben ona şunla cevap vermek istiyorum. Türk hükümeti olarak parlamentoda temsil hakkı olan anamuhalefet partisi CHP'yi Suriye konusunda yeterince aydınlatmamaları ve CHP'yi yok saymaları müteakip ne gariptir ki gelişmeleri biz diğer taraftan Suriye'den alıyoruz."

 

 

Görüşmede kayıp gazeteci Beşar Kaddumi'nin gündeme gelip gelmediğiyle ilgili soruyu Akgöl, "Gündeme geldi, gelmemesi mümkün değildi. Gazeteci Cüneyt'i aldığımızda da aynı şeyi söylemiştik. Beşar Kaddumi'nin büyük ihtimal ölü olduğu tahmin ediliyor. Çünkü hiçbir yerde pasaportu, kimliği ve kaydı yok. Dolayısıyla ona ait hiçbir iz yok. Yalnız buna rağmen Suriye hükümeti Kaddumi'ye ait en ufak bir iz bulunması ve yerinin başka biri tarafından tespit edilmesi durumunda ellerinden geleni yapıp sağ ise kendisini, ölü ise naaşını vermek konusunda söz verdiler. Kaddumi büyük ihtimal öldü diye düşünüyoruz" şeklinde konuştu.

Diğer tutuklu gazetecilerin gündeme gelip gelmediği sorusu üzerine Akgöl, şunları kaydetti:

"Evet geldi. Bizim taleplerimiz o konudaydı. Yalnız şunu söylediler, ellerinde böyle bir gazeteci olmadığını, bulunmadığını ifade ettiler. Varsa böyle bir gazeteci bize nerede olduğunu söylesinler CHP aracılığıyla vereceklerinin sözünü verdiler. Nasıl böyle bir söylenti çıkarıldığına da hayretle baktıklarını ilettiler."

 

 

CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı ise yaklaşık 1,5 yıl kadar önce, henüz olaylar bu kadar yoğun değilken CHP'li bir heyetin yine resmi görüşmelerde bulunmak üzere Suriye'ye gittiğini, o dönemde Esad başta olmak üzere valilerle ve halkla görüştüklerini, hatırlattı.
 

Şu an gelinen noktanın gerçekten içler acısı olduğunu vurgulayan Atıcı, "Bu gidişimizde de ağırlıklı olarak Suriye'deki kargaşa, kavgaların çözümüne odaklandık, çözüm ne olabilir diye konuştuk. Bütün dünya sanki ABD ve Rusya'nın masaya oturduğunda anlaşırsa Suriye'deki sorun çözülecekmiş gibi bir durum yaratmaya çalışıyor" ifadelerini kullandı.

 

 

CHP Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu da gidiş amaçlarının daha önceki gidişlerinin ardından yeni bir durum değerlendirmesi, bir anlamda güncelleme yapmak olduğunu kaydetti.
 

Temasları sonucunda kasım ayından bu yana değişen bir şeyin olmadığını gördüklerini ifade eden Dudu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ne yazık ki şu anda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti Suriye ile bütün diyaloğu kesmiş durumda. Ancak, Suriye halkıyla Türk halkının kalbi birlikte atmaktadır. Bunu son derece yakından biliyoruz ve teşhis ediyoruz. Bu nedenle hükümetin yapmadığını yapmaya, barış sürecine katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Suriye, Türkiye ve Ortadoğu'ya barış gelsin istiyoruz. Bu anlamda Türk halkının duygularına Suriye'de tercüman olmaya çalışıyoruz. Bizim yapmaya çalıştığımız budur, bununda böyle anlaşılmasını istiyoruz."