Türkiye'nin kalp yetmezliği var
İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Türkiye'nin kalp yetmezliği çeken bir bünye gibi olduğunu ve kalbin vücudun her yerine kanı pompalayabilecek güçte olmadığını söyledi.
KONYA - küçücük bir motoru olan kocaman bir araca benzeten İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Türkiye'nin bankacılık artı sermaye piyasasından oluşan mali sektörünün Gayri Safi Milli Hasılaya oranının yüzde 80'ler seviyelerinde olduğunu belirterek, bu rakamın gelişmekte olan ülkeler ortalamasının bile altında olduğunu söyledi.
Özince, Selçuk Üniversitesi (SÜ) İktisadi İdari Bilimler Fakültesi'nde düzenlenen "Türkiye'de Bankacılık Sektörü ve Geleceği" konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'de iş yaşamında en geniş istihdamı hizmetler sektörünün oluşturduğunu, bunun içinde de turizm ve finans sektörünün başı çektiğini belirtti.
Özince, bugün Türkiye'nin en önemli sorunlarından bir tanesinin mali sektörün küçüklüğü olduğunu dile getirerek, "Mali sektör bir ülkenin Gayri Safi Milli Hasılasına oranla mukayese edilebilir. Türkiye'nin bankacılık artı sermaye piyasasından oluşan mali sektörünün Gayri Safi Milli Hasılaya oranı yüzde 80'ler seviyelerinde. Bunun gelişmekte olanla ülkeler ortalamasının altında olduğunu söylersem herhalde başka bir ifadeye gerek kalmaz. Bırakın gelişmişleri gelişmekte olanların dahi altında" diye konuştu.
Türkiye'nin kalp yetmezliği var
Türkiye'yi küçücük bir motoru olan kocaman bir araca benzeten Özince, Türkiye'nin kalp yetmezliği çeken bir bünye gibi olduğunu ve kalbin vücudun her yerine kanı pompalayabilecek güçte olmadığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Mutlaka bu kapasitenin geliştirilmesi lazım. Bunun sağlanmaması halinde yatırım, üretim ve istihdam gibi alanlarda sıkıntı oluyor. En önemlisi de finansal piyasalarda sürekli bir istikrarsızlık oluyor. Mesela Türk lirasının değeri. Türk lirasının değeri üzerinde ne kadar tartışıyoruz ama Merkez Bankamız dahil, 'efendim yapabileceğimiz bir şey yok' diyoruz. Kapasitenize uygun yapı kuracaksınız. Uzun lafın kısası Türkiye'de bankacılık sektörü daha çok gelişmeye muhtaç. Biz sadece Türkiye değil, Türkiye'nin etrafındaki ekonomilerin gelişiminde de birey olarak şirket olarak aktif rol alabiliriz. Önemli olan siyasi ve iktisadi istikrarın sağlanması."