Taklitte adım atıldı sırada ithalat var

Dünyanın 6’ncı büyük üreticisi konumundaki Türkiye ayakkabı sektörü, 2023’te yaşanan yüzde 7’lik ihracat kaybını yeni işbirlikleriyle aşmaya hazırlanıyor. Taklit ürünlerle mücadele noktasında atılan adımlardan memnun olan sektör, perakende zincirlerindeki ithalata karşı da ‘koruma’ istiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Küresel büyüklüğü 425 milyar doları aşan ayakkabı pazarında 580 milyon çift üretimle altıncı sırada yer alan Türkiye ayakkabı sektörü, geçen yıl ihracatta yaşanan yüzde 7’lik kaybı, yeni işbirlikleriyle aşma hedefinde.

110 ülkeden 7 bin alıcıyı ağırlayan sektör, üretim için global markalara da göz kırpıyor. Son 10 yıldır ihracatı rekorlarla geçiren ancak 2022’nin son çeyreğinden itibaren düşüşe geçen sektörde, 580 milyon çift üretimin 380 milyon çifti ihraç edilirken, 2023’te ihracat 285 milyon çifte kadar düştü. 55 milyon çifte yakın ithalatın olduğu sektörde, özellikle büyük perakende zincirlerinin de Uzakdoğu’dan ithal ürün getirmesi eleştiriliyor.

Bir yanda da taklit ürün sarmalıyla mücadele edilen sektörde, yerli markaların sadece ithal ürüne karşı değil taklitlerle de rekabet etmeye çalışması başlı başına bir sorun olarak görülüyordu. Geçtiğimiz haftalarda Ticaret Bakanlığı’nın ‘ayakkabı ürün güvenliğinin sağlanması amacıyla sahte ve taklit ayakkabı üretim ve satışına karşı denetimlere ağırlık vereceğini açıklaması, bir nebze rahatlama getirdi.

“24 milyarda Türkiye’nin payı yüzde 2,4”

Kaçak ve taklit ayakkabının ablukaya alındığını söyleyen Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, “Artık kaçak ürünler daha rahat toplatılabilecek. Amacımız yerli üreticinin kazanması” dedi. İçten, küresel talepteki daralmanın ve müşteri kayıplarının hem üretime hem de istihdama olumsuz yansıdığının altını çizerek, konjonktürel birtakım zorluklar olsa da iyimserliklerini koruduklarını ve 2024’te ihracatta yeni bir ivme yakalayacaklarını söyledi.

Dünyada ayakkabı üretiminin 24 milyar çift olduğunu kaydeden İçten, Türkiye’nin payının ise yüzde 2,4 olduğunu iletti. İçten, global markaların Türkiye’de üretim yapması için çalıştıklarını da ekledi. İç pazarda da perakende zincirlerinin dahi Uzakdoğu’dan ürün getirdiğini söyleyen İçten, “Vergilere rağmen Uzakdoğu’dan getirmek daha uygun. Markaları yerli üretime ikna edecek zemin olması lazım” dedi.

200 milyon çifti aşan taklit pazarı

 Sektörün uzun süredir mücadele ettiği bu konunun önemli bir aşamaya geldiğini vurgulayan Berke İçten, “Sahte ürünler yerli üretime zarar veriyor. Çok büyük bir vergi kaybı var.

Ayrıca 30-40 yıl markalaşmak için emek harcayan yerli üreticilerin tüm emekleri boşa gidiyor. Uluslararası markalar Türkiye’de kendi ürünleri ile ilgili ‘sahtecilik’ şikâyeti yapmadıkça ürünleri toplatılamıyordu. Ancak artık öyle olmayacak. Kamu bu konuda harekete geçiyor. Uluslararası firmaların şikâyeti olmasa dahi tüm ürünler toplatılacak” açıklamasını yaptı.

Türkiye’de taklit-çakma ürün pazarının 200 milyon çifti geçtiği tahmin ediliyor. Sektör temsilcileri, bu tesislerin devlet eli ile yasal üretim yapar hale getirilmesi gerektiğini belirtiyorlar. Geçen yılı 1,2 milyar dolar gibi bir ihracat rakamıyla kapatan Türkiye ayakkabı sektörü, 2028’de ihracatta 2 milyar dolara ulaşmayı hedefliyor.

'Çakma'nın Türkiye’ye maliyeti 30 milyar TL

Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) tarafından 70’incisi düzenlenen Ayakkabı Moda Fuarı (AYMOD) başladı. Fuar için 100’ü aşkın ülkeden yaklaşık 7 bin alıcı İstanbul’a geldi. TASD Başkanı Berke İçten, sektörün fiyat tutturamadığı için yaşadığı kayıpların ocak ayında da devam ettiğini bildirdi. Ocakta geçen yılın aynı dönemine göre adette %25, değerde %33 ekside tamamladıklarını bildiren İçten, “Fuarımıza yerli ve yabancı 476 seçkin firma katılıyor.

Katılımcılar arasında İtalya, Yunanistan ve Çin’in de aralarında bulunduğu 9 ülkeden 50 firma yer alıyor. Toplamda AB ülkeleri başta olmak üzere 100’ü aşkın ülkeden katılım oldu. Firmalarımızla ziyaretçiler arasında bir yandan mevcut ilişkiler derinleştirilirken, diğer taraftan da yeni iş birliklerinin temelleri atılacak” diye konuştu. Türkiye’de yıllık 150 milyon çiftin üzerinde çakma ayakkabı üretildiğini bildiren İçten, “İşin bir de ithalat boyutu var.

Yurt dışından ülkemize her yıl milyonlarca çift çakma ayakkabı getiriliyor. Çakma üretim sadece sektöre değil ülke ekonomisine de büyük zarar veriyor. Çakma ayakkabının Türkiye’ye yıllık maliyeti en az 30 milyar lirayı, bir başka ifade ile bir milyar doları buluyor. Çakma üretim, markalaşmak isteyen yerli firmalarımızın önünde de büyük bir engel” dedi.