"Anadolu turizminin gelişmesini destekliyoruz”

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

2018 yılından bu yana Anadolu turizminde önemli bir artış ve canlanma yaşanıyor. UNESCO Dünya Mirası listesine giren Safranbolu, Göbeklitepe, Gaziantep gibi şehirlerimiz, marka şehirler olarak yükseliyor ve değerli bir pazar yaratıyor. Safranbolu tek başına geçtiğimiz yıl 1 milyon 263 bin 368 ziyaretçi sayısıyla bir rekora imza attı. Kültür turizminin gelişmesinde, yerli ve yabancı turisti Anadolu şehirlerine çekmekte en belirleyici unsur ise, tabi ki verilen hizmetin kalitesi. Hilton Garden Inn ve Hampthon by Hilton Otelleri Türkiye Ülke Müdürü Ruhsar Eryöner, Hilton olarak bu kapsamda çok önemli bir misyon üstlendiklerini ve turizmin gelişmesine katkı verdiklerini ifade ediyor.

“Türkiye’nin her tarafı cevher dolu. Elimizdeki kaynakları iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Türkiye’nin sahip olduğu bu değerlerle turizmde önüne kimse çıkamaması lazım” diyor Eryöner. Hilton bu sene 100. yılını kutluyor. ABD dışındaki ilk otel 60 sene önce İstanbul’da açılmış. Ruhsar Eryöner, “Bu karar aslında Hilton’un ne kadar cesur bir marka olduğunu kanıtı” diyor. Hilton’un “insan ruhuna dokunan hizmet sunduğunu; işini kalpten yaparak, her yere otelcilik bayrağını taşıdığını” söyleyen Eryöner, bu yaklaşımın Anadolu kültürü ile örtüştüğünü belirtiyor.

Üniversite’den mezun olduktan sonra ilk stajını Hilton’da yapan ve bugün ülke müdürlüğü görevini sürdüren Eryöner’e kulak verelim:

Anadolu’da yerel otoritelerle çalışıyoruz, istihdam yaratıyoruz

“Hilton Türkiye’de otelciliği şekillendiren bir marka oldu ve bugün Türkiye’deki en yaygın otel zinciri konumundayız. 11 otelimizin 4’ü İstanbul’da, gerisi Anadolu’da. Mardin, Gaziantep, Urfa, Kütahya ve Safranbolu başta olmak üzere, Anadolu turizminin kalkınması için destek veriyoruz. Hilton markası hem yerli hem de yabancı turist için ‘güven’ anlamına geliyor. Gittiğimiz Anadolu şehirlerinde yerel otoritelerle, üniversitelerle çalışıyoruz. İnsanlara iş kaynağı yaratıyoruz. Turizm en fazla istihdam yaratan sektörleden birisi. Turizm ne kadar gelişirse, Türkiye de o kadar çok kazanır. 2019 yılına pozitif bakıyoruz.”

Alternatif destinasyonlarda kapasiteyi büyüttük

“Anadolu şehirleri yeni destinasyon arayanlara değerli bir alternatif sunuyor. Örneğin Safranbolu’ya Çin ve Tayvan’dan gelen çok sayıda turist var. UNESCO’nun rolü çok önemli; ama Hilton’un burada olması da çok etkili. Eskiden büyük gruplar gelemiyordu. Bizi kapasiteyi büyüttük. Safranbolu’da 126 odamız var. En çok hafta sonları talep alıyoruz. Hafta içi de yabancı turist geliyor. Sezonu uzatmaya çalışıyoruz. Urfa Göbeklipe ve Gaziantep’e iç piyasadan çok büyük talep var. Urfa müziğinin UNESCO kapsamına alınması da çok önemli bir gelişme. Mardin’in sunacağı çok fazla değer var. Isparta, Davraz kayak turizmi için en iyi sakladığımız cevherlerden biri. Aynı zamanda, Fransa’yı aratmayacak lavanta bahçeleri var. Biz Hilton olarak, tüm bu şehirlerin sahip oldukları özellikleri ön plana çıkarmaya; sahip olduğumuz cevherleri kendi markamızla desteklemeye çalışıyoruz.”

Otelcilik kadın işi

“İlk stajımı Hilton’da yaptım. 1992’de ise Hilton’da çalışmaya başladım. 27 yıl geride kaldı. Otelcilik demek ev sahipliği demek, bu kadın işi. Bugün çalışanlarımızın yüzde 37’sini kadınlar oluşturuyor. 11 otelimizin ikisinin başında kadınlar var. Anadolu’da kadın çalışan bulmakta zorlanıyoruz. Kültürel bakış açısını değiştirmek lazım. Gittiğimiz yerlerde kadın çalışan sayısını ne kadar artırırsak, o kadar çok kadına ilham oluruz, cesaret veririz. Biz de bu nedenle, başarılı çalışanlarımızı genel müdür programına alıyoruz ve yetiştiriyoruz.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar