Beşeri sermaye yerli akılla yeniden inşa edilmeli

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

Mimar ve Mühendisler Grubu (MMG) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Balta, “İnsan kaynağının kalitesi arttıkça yüksek teknoloji üretebilme kabiliyetimiz de artacaktır. Dolayısıyla birincil olarak odaklanmamız gereken konu kalifiye insan kaynağımızdır. Aslında biz buna daha çok yerli akılla beşeri sermayenin yeniden inşa edilmesi diyoruz” yorumunu yapıyor.

2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yer almayı hedefleyen Türkiye’nin ürettiği ürünlerin sadece yüzde 3,5’i ve ihraç ettiği ürünlerin ise sadece yüzde 3,7’si yüksek teknoloji ürünü. Türkiye ekonomisinin bel kemiğini oluşturan KOBİ’lerde dijitalleşme oranı yüzde 4'ün altında. Hala web sitesi olmayan KOBİ'ler bile var. Peki bu şartlarda, hedeflediğimiz teknolojik sıçrama nasıl mümkün olacak?

20 yılı aşkın bir süredir ülkemizin kalkınmasına yönelik konuları gündeme getirmeyi ve bu konulara dikkat çekmeyi hedefleyen Mimar ve Mühendisler Grubu (MMG)’nin Yönetim Kurulu Başkanı Osman Balta, yüksek teknolojiyi üretebilmemiz için gerekli olan en önemli unsurun insan kaynağımız olduğunu söylüyor.

Balta, “İnsan kaynağının kalitesi arttıkça yüksek teknoloji üretebilme kabiliyetimiz de artacaktır. Dolayısıyla birincil olarak odaklanmamız gereken konu kalifiye insan kaynağımızdır. Aslında biz buna daha çok yerli akılla beşeri sermayenin yeniden inşa edilmesi diyoruz” yorumunu yapıyor. Balta’ya göre, ikinci önemli husus, teknolojik birikimimizin arttırılması.

Bu birikimin arttırılması için uluslararası işbirliklerinin geliştirilmesi, yerli girişimcilerin desteklenmesi ve özellikle de bu konunun finansman ayağının çözülmesi gerektiğini ifade eden Osman Balta, şu önerilerde bulunuyor: “Finansman ayağında çeşitli enstrümanlardan söz edebiliriz; melek yatırımcı ağı geliştirilebilir, piyasalarda istikrar sağlanarak yabancı yatırımcılar için cazip hale getirilebilir. Yerli yatırımcılar için de bir takım teşvik uygulamaları geliştirilebilir. Bunları bir araya getirdiğimizde teknoloji üreten ve teknoloji ihraç eden bir ülke haline gelebiliriz.”

Yeni İpek Yolu’nun oluşmasında lojistik sektörünün önemi artıyor

“Ar-Ge ve ürün işbirliklerinin önem taşıdığını vurgulayan Balta, şunları söylüyor: “Türkiye’nin Asya ile Avrupa arasında köprü vazifesi görüyor. Pekin’den Londra’ya kadar uzanan Demiryolu ağı İpek Yolu’nun Türkiye’den geçmesi, Türkiye için Uzak Doğu ürünlerinin Batı’ya transferinde önemli bir mevki kazandırıyor. Dolayısıyla Türkiye’de lojistik noktaları güçlendirilerek Batı’ya transfer edilen ürünlere katma değer ilavesi yapılabilir. Burada lojistik sektörünün ciddi bir etkisi ortaya çıkıyor. Bu yüzden lojistik sektörünün yeni ipek yolunun oluşmasında önemi artıyor.”

İmalat odaklı kobiler, tasarım odaklı kobilere dönüşmeli

Osman Balta’nın dikkat çektiği önemli bir diğer konu da, kobilerimizin imalat odaklı olması. “Sadece imalat odaklı olunduğu zaman kârlılık da çok yüksek olamıyor” diyen Balta, şu örneği veriyor: “Doğuda bir bölgemizde büyük bir şehrimiz var ve ciddi stihdam sağlıyor. Şehrin iki temel sektörü var; biri makarna sektörü ikincisi halı kilim sektörü. Bakıyorsunuz makarnanın tonu 400 dolar. Katma değerli değil, temel yapısı imalat odaklı KOBİ’lerden oluşmuş işletmeler. İmalat odaklı KOBİ’lerin tasarım yapan KOBİ’ler haline dönüşmesi ve kendi markalarını üretebilir hale gelmeleri gerekiyor. Bu da kısa ve orta vadede çok kolay değil. KOBİ’lerin dönüşüm için 2., 3. ve 4. kuşaklara devretmesini sağlamak, yani nesiller boyu devam eden şirketler haline dönüşmesi gerekiyor. Yine aynı şekilde KOBİ’lerin gerçekten inovatif bir ürün yapabilmeleri için, üniversitelerle iş birliği yaparak üniversitelerimizin teknoparklarından mühendislik desteği almaları şart.”

Yaratıcı sektörlere odaklanmamız gerekiyor

11. Kalkınma Planı ile birlikte yüksek teknoloji ihracatının ön plana çıktığını söyleyen Balta, izlenimlerini şöyle aktarıyor: “Ülkemizdeki ilk 500 şirkete baktığımızda hepsi uzun yıllardan beri var olan, dünyada konvansiyonel olarak da tabir edilen sektörlerden oluşuyor. Dünyada yüksek teknoloji ihraç eden ülkelere baktığımızda ise, onların genel olarak ilk 500’ünün yüzde 30’u yeni sektörlerden oluşan 10 yaş altındaki şirketlerdir. Türkiye olarak yaratıcı sektörlere özellikle odaklanmamız gerekiyor. Bunun da temeli ortaöğretim ve yükseköğretimden geçiyor. Bu kapsamda özellikle girişimci üniversitelerin oluşturulması, üniversitelerimizin dünyada yeni trendlere göre oluşan sektörleri takip etmesi ve bunun altyapısını oluşturması gerekiyor. Çünkü birçok teknolojik girişim üniversite ortamından çıkıyor. Yaratıcı sektör dediğimizde de; dış ticaret açığımız açısından önem arz eden sağlık, biyokimya, petrokimya ile ilgili hususlar, çağımızın olmazsa olmazı dijital sektörler ve özellikle ön plana çıkartılması gereken enerji konularını sıralayabiliriz."

Yenilik ekonomisi modeline ihtiyaç var

Ar-Ge yatırımlarının artması açısından özel sektör, kamu ve üniversiteler arasında işbirliğinin artması çok önemli. Osman Balta, “Burada bir yenilik ekonomisi modeline ihtiyaç var” diyor ve bu görüşünü şöyle tanımlıyor: “Üniversiteler hangi konularda çalışmalı? Özel sektör ne yapmalı? Kamudaki araştırma merkezleri ne yapmalı? Burada problem odaklı bir Ar-Ge yaklaşımına ihtiyacımız var. İnsanların gelecekteki karşılaşacakları muhtemel problemleri önceden çözdüğünüzde bunu aynı zamanda hem teknolojiye hem de ürüne dönüştürebiliyorsunuz. Bu alanlarda yapılabilecek inovatif çalışmaların yönlendirilebilmesi için, doğru problemlerin doğru üniversiteye yönlendirilmesi gerekiyor. Üniversitelerimize doğru problemleri yönlendirdiğimizde ve onları araştırma yapmaya sevk edebilirsek bu teknik açıdan birçok konunun çözüm temelini oluşturacaktır. Özel sektör ise bu teknik çözümlemeleri ürüne ve hizmete dönüştürebilir. Dolayısıyla fikirden teknolojiye, teknolojiden Ar-Ge’ye ve Ar-Ge’den ürüne olan bir zincirin oluşturulması gerekiyor. 23-24 Ekim tarihlerinde gerçekleştireceğimiz “MMG 4. Ar-Ge İnovasyon Zirvesi ve Sergisi”nde üniversiteleri, teknoparkları, kamu ve özel sektörün Ar-Ge merkezlerini bir araya getirerek, etkili bir sinerji yaratmayı hedefliyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar