Atıl araziler ve üretimde önemli bir proje: TAKE

Prof. Dr. Aykut GÜL
Prof. Dr. Aykut GÜL STRATEJİK DÜŞÜNCE aykut.gul@dunya.com

Türkiye’de 2001 yılında 26 milyon 350 bin hektar olan tarım arazileri 2022 yılında 23 milyon 865 bin hektara düşerek önemli ölçüde bir azalma gösterdi. Bu sorunun önüne geçilmesi için Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi (TAKE) Projesi meyvelerini vermeye başladı.

Ekonomi biliminin ortaya çıkışı “kaynakların kıt olması” ile ilgilidir temelinde. Toprak, işgücü, sermaye ve müteşebbis, her sektörün olduğu gibi tarım sektörünün de üretim girdileri.

Tarım ekonomisi dediğimizde ise toprak bir başka öneme haiz… Bereketli hilalin, Mezopotamya’nın bereketli topraklarının bir bölümün olduğu ülkemiz, farklı ekolojik yapısı ve mikro klimaları ile dünyanın ender tarım bölgelerinden...

Gıdanın öneminin her geçen gün arttığı, dünya nüfusunun tarihte hiç olmadığı kadar çoğaldığı bir çağda, her bir toprak parçası çok daha değerli ve asla israf edilemez…

TÜİK’in 2022 yılı verilerine göre tarım arazisi varlığımız yaklaşık 23 milyon 865 bin hektar. Bu alan ülkemizin toplam yüzölçümünün üçte birine yakın. 2001 yılında 26 milyon 350 bin hektar olan toplam tarım arazisinin önemli ölçüde azaldığı görülüyor. Bu değerler maalesef ki yüzde onluk bir kaybı ifade ediyor. Tarım arazilerinin üretimde kullanılmaması, nadasa bırakılması veya çeşitli nedenlerle atıl kalması problemi son derece hayati bir konu. Mülkiyet sorunu, ailevi anlaşmazlıklar ve kente göç, atıl arazi sorununa yol açan başlıca etkenler.

4,5 milyon dekar yeni alan

Bu sorunun önüne geçmek için Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından başarılı bir proje yürütülüyor. Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi (TAKE) Projesi meyvelerini vermeye başladı.

Proje ile yaklaşık 3 yılda, âtıl durumdaki yaklaşık 4,5 milyon dekar alanda tarımsal üretim başladı. Projeyle 81 ildeki boş, nadasa bırakılan, âtıl durumdaki alanlar ile işlemeli tarıma uygun olmayan yerlerde farklı üretim teknikleri kullanılarak bitkisel üretimin artırılması hedefleniyor.

TÜİK rakamlarına göre projenin en önemli sonucu, 2020- 2022’yi kapsayan üç yılda, nadas alanlarının 2,1 milyon dekar azalmış olması. Tarla bitkileri üretim alanlarında ise 8,8 milyon dekar artış görüldü. İşlenen toplam tarım arazilerinde ise 7,2 milyon dekar artış gerçekleşti. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile TAKE Projesinin destekleme konuları ve hibe oranları belirlendi.

Karar kapsamında; boş bırakılan, atıl durumda bulunan veya nadasa bırakılan arazileri, uygun münavebe planı ve ekim yöntemleri kullanmak suretiyle tarımsal üretime kazandırmak; iklim değişikliğini dikkate alarak, uygun çeşitlerle hububat, baklagil ve yağlı tohumlu bitkilerin üretimini geliştirmek; işlemeli tarıma uygun olmayan arazilerde, katma değeri yüksek bitki türlerinin üretimini artırmak; hasat sonrası kayıpları azaltmak ve katma değeri yükseltmek amacıyla birincil üretim sonrası kurutma veya işleme tesisleri kurmak gibi konular başta olmak üzere belirtilen destekleme konuları için proje toplam bedelinin azami yüzde 75’i olarak uygulanacağı ifadeleri yer alıyor.

Tarımsal üretim planlanması hazırlıklarında sona doğru

Üretim planlamasına yönelik olarak en son toplantı 31 Temmuz’da İzmir’de yapıldı. Beş gün süren “Tarımsal Üretim Planlaması Ürün Uygunluk Alanları Çalıştayı”na 81 ili temsilen “Üretim Planlama Birim Sorumluları” ve Bakanlığın Araştırma Enstitülerinden uzmanlar katıldı. Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mehmet Hasdemir’in de katıldığı çalıştayda, Yönetmelik Taslağı ile ürün uygunluk alanlarının tespit edilmesi çalışmaları konusunda bilgilendirmeler yapıldı.

Ayrıca il taleplerinin alınmasının yanısıra coğrafi bilgi sistemiyle ürün uygunluk haritalarının hazırlanması üzerinde duruldu. Tüm paydaşların görüşlerinin alındığı, konu uzmanlarıyla günlerce süren toplantıların yapıldığı bir süreç yaşanıyor. Tarım politikalarında devamlılığı önemseyen Sayın Bakan Yumaklı’yı ve projenin başındaki isim Dr. Hasdemir’i kutluyorum. “Planlama”nın planlanması son derece başarılı… Temennimiz, uygulanmanın da en kısa zamanda, daha önce belirtildiği üzere Eylül ayında başlanması.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar