Gerçeklerin ve zamanın gerisinde kalmanın bedeli ağır oluyor!

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN dunyaweb@dunya.com

Bir hafta öncesine göre küresel ve ulusal düzeyde ekonomik belirsizliğin artmakta olduğuna tanık oluyoruz ve finansal piyasalar bu fiili durumu görmezden gelemiyor. Yeniden sahne almaya başlayan riskten kaçınma eğilimi, hem beklentileri olumsuzlaştırıyor ve hem de güvensizliği beslemeye devam ediyor.

Jeopolitik gerginlikler dinmek bilmiyor! Geride bıraktığımız hafta genelinde Venezüella’daki başarısız darbe girişimini ve İran’a yönelik dayatmaları tartışarak yorulduk. Cuma günü açıklanan ABD işsizlik ve istihdam verileri ise faiz gerilemesi öngören iyimser yönlendirmeleri anlamsızlaştırdı. Hafta sonunda ABD Başkanının bir mesajı ise söz konusu ülke ile Çin arasındaki ticaret görüşmelerine ilişkin uzlaşmazlık olasılığını artırdı. Bu olumsuzlukların yaşanmayacağını varsayan tasarım ve senaryolar güncelliğini yitirmeye başladı. Tehlike algılarını tetikleyen eğilimler piyasaları etkisi altına alır oldu ve moraller biraz daha bozuldu.

ABD doları diğer paralara karşı biraz daha güçlendi. Gelişen ekonomilerin risk primleri biraz yükseldi. Sermaye piyasaları üzerindeki satış baskıları belirginleşti. Emtia fiyatları dalgalandı ve belirsizlik artışına katkı yaptı. Geride bıraktığımız yılın son çeyreği öncesindeki olumsuzlukların geri dönebileceği yönündeki algılar, ekonomik beklentileri olumsuzlaştırdı ve genel güvensizlik düzeyini yukarı çekti.

Son bir hafta genelinde ülkemizde yaşanan gelişmeler de geleceğe yönelik endişeleri artırdı. Yeniden şehit haberlerinin artış eğilimine girmesi, Orta Doğu’ya ilişkin jeopolitik konulardaki uzlaşmazlıkların sürmesi ve gerginlik artışının daha hissedilir hale gelmesi hareket yeteneklerimizi daraltmaya devam etti. Farklılaşan küresel koşulların ise, ekonomi cephesinde talimatlı yönlendirmeler ile günün kurtarılmasına zorlaştırdığına tanık olundu. Beklenenden düşük çıkan enflasyon rakamları, geleceğe yönelik beklentilerin bozulmasını engelleyemedi. Önemli bir kredi derecelendirme kurumu, kredi notumuzu değiştirmedi; fakat görünümü negatifte tutmaya devam etti. Yerel seçimler konusunda, Yüksek Seçim Kurulunun açıklayacağı karara ilişkin endişeler ise, siyasi telkinler nedeniyle ön plana çıkarak olumlu düşünülebilmesini zorlaştırdı; daha önce yapılmış iyimser hesapların çarşıya uymayacağı kanaati güçlendi.

Ülkemize yönelik kırılganlık algısı güçlendi

Son bir hafta genelindeki iç ve dış gelişme ile eğilimleri birlikte değerlendirdiğimizde, ülkemize yönelik kırılganlık algısının güçlendiğini gözlemliyoruz. Dış finansman ihtiyacının karşılanması ve ekonomik hedeflerin yakalanabilmesi iyice zora girmiş gibi görünüyor. Gerçekleri yeterince dikkate almayan, tepkisel nitelikli siyasi tercihlerin bu sonuçta belirleyici olduğu gözleniyor. Durum böyle olunca, makroekonomik görünüme ilişkin beklentilerin olumsuzlaşması önlenemiyor.

Örneğin dış finansman ihtiyacını karşılama oranı konusundaki beklentinin olumsuzlaşması, zaten yetersiz olan döviz rezervlerimizin erimeye devam etmesi anlamına gelebilir; bu durumun sonucu olarak Türk Lirasının değer kaybetmeye devam etmesi ve veya kaynak sıkıntısının hızla yükselmesi sorunlarımızı iyice ağırlaştırabilir. Enflasyon ve işsizlik yükselmeye devam edebilir, ekonomideki daralma ve gelir dağılımındaki bozukluk sistemik kırılganlığı çok tehlikeli seviyelere taşıyabilir.

Bu yazıya konu ettiğimiz gelişme ve eğilimler, Ekonomi Yönetiminin uygulama tasarımları ile uyuşmuyor ve ısrar edilmesi durumunda başarısız olunacağı endişelerini güçlendiriyor. İyimser varsayımların anlamsızlaşması ve siyaseten ekonominin öncelikli hale gelememesi, olumlu düşünmeyi olanaksızlaştırıyor. Olduğumuzdan farklı görünmeye çalışma zorlamaları, algıların istenmedik yönde değişmesini önleyemiyor; hatta tam aksine güvensizliği besliyor. Bu yılın ikinci çeyreği ve ikinci yarısına ilişkin beklentilerin seri bir şekilde bozulmasını görmezden gelmek, geri tepen ciddi bir yanlışa dönüşüyor!

Gerçeklerin ve zamanın gerisinde kalarak, tepkisel yaklaşımlar ile günü kurtarmaya çalışmak artık işe yaramıyor!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar