Gözler rakamlara çevrildi

Türkiye’de 15 Temmuz gecesi yaşanan ve çok şükür başarısız olan darbe girişiminin ardından gözler, otomotiv pazarında açıklanacak rakamlara çevrildi. Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) tarafından çarşamba günü kamuoyuna duyurulacak rakamlar, 2016 yılının nasıl tamamlanacağına dair de ipucu verecek. 

Yılın ilk altı ayında yüzde 1.4 artışla 438 bin 817 adetlik pazar büyüklüğüne ulaşılan Türkiye’de bu rakamın daha sonraki seyri merak konusu… Söz konusu büyüklükle Avrupa pazarında altıncı konuma oturan Türkiye’de, rakamlar henüz netleşmese de ivmenin aşağı doğru dönmesine kesin gözle bakılıyor. 

15 Temmuz’u takip eden haftalarda konuştuğumuz otomotiv sektörünün tepe yöneticileri, darbe sonrasında yaşanan sürecin etkilerinin beklenenden daha kötü olabileceği uyarısını yaptı. 

Zira, başarısız olan darbe süreci sonrası başlayan soruşturmalar kapsamında açığa alınan kamu personelinin tüketim pazarından çıkışları ile birlikte önemli bir oranda müşteri kaybı yaşanacağına kesin gözüyle bakılıyor. 

Bununla birlikte toplumun diğer kesimlerinde de otomotiv gibi acil ihtiyaç listesine girmeyen ürünlerin de satın alımı konusunda insanların isteksiz davranacaklarını da göz önüne alınca, bu yılın geri kalanına yönelik beklentiler oldukça karamsar boyutta. 

Yapılan yorumlarda çok yaklaşılan lakin bir türlü ulaşılamayan 1 milyon barajının bu sene kesinlikle hayal olduğu onun ötesinde önümüzdeki yılın bile satışlar anlamında tehlikede olduğu belirtiliyor. 

Sonuç olarak, çarşamba günü itibariyle önümüzü daha rahat görecek olsak da pazarın netleşmesi için eylül sonunu beklemek gerekecek gibi duruyor. Türkiye’den ayrılıp biraz da Avrupa’ya bakarsak orada da işlerin üzerinde biraz sis perdesi olduğu görülüyor. Avrupa’da yılın ilk altı ayında toplam otomotiv pazarı yüzde 9.5 artarken orada da gözler yavaş yavaş etkisini gösteren Brexit’e çevrildi. 

İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılması için yapılan referanduma verilen isim olan Brexit’te İngilizler çok büyük bir fark olmamasına rağmen ayrılma kararına evet demişti. 

Avrupa’nın en büyük ikinci pazarı konumundaki İngiltere’nin AB’den çıkma ihtimali, sadece Ada’daki iç pazarı değil, bu ülkeden AB’ye yapılan ihracatı da etkilemesi açısından önem taşıyor. Henüz referandum sonuçlarına yönelik somut adımlar atılmasa da beklentiler ve belirsizlikler toplam pazarı aşağı yönde etkileyecek gibi duruyor. İngiltere’deki referandumun haricinde, haziran ayında yakalanan yükselişin, 34 aydır aralıksız büyüyen pazardaki şu ana kadarki en düşük oran olması da yorumları negatife çevrilmesine neden oldu.

Sonuç olarak önümüzdeki dönem gerek Avrupa gerekse iç pazar açısından satışlarda pek parlak günler bizi beklemiyor.