Plastik poşet vergisi (mi)?

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Hakkı SAYAN - Yeminli Mali Müşavir

Başlık hemen dikkatinizi çekmiş olabilir. Plastik poşet konusu bugünlerde hepimizin gündeminde de vergi bunun neresinde diyenler olabilir. Hepimizin yakından bildiği gibi, 1 Ocak’tan geçerli olmak üzere alışveriş yaparken kullandığımız plastik poşetler satış noktalarında tüketiciye ücret karşılığında (25 kuruş) veriliyor. Yeni uygulamanın yasal dayanağı 10 Aralık 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Kanun’la 2872 sayılı Çevre Kanunu’nda yapılan değişikliklerdir. Düzenlemenin temel amacı piyasaya dayalı temel mekanizmalar ile çevreye zararlı ürünlerin (plastik poşetler, piller, aküler, bataryalar, madeni yağlar, lastikler vd.) kullanımını azaltarak çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesidir. Bir başka ifadeyle, çevre konusunda duyarlılık oluşturup tüketici davranışlarını değiştirerek çevre kirliliğini azaltmaya katkı sağlamaktır.

Bu gerçekten bir vergi mi?

Teknik anlamıyla vergi, devletin kamusal faaliyetlerinin gerektirdiği harcamaları karşılamak ya da kamusal görevlerinin gereklerini yerine getirmek amacıyla ekonomik birimlerden kanunda öngörülen esaslara uymak kaydıyla ve hukuki cebir altında, özel bir karşılık belirtmeksizin geri vermemek üzere aldıkları parasal tutar(1) olarak tanımlanmaktadır.

Somut örneğimiz açısından bakıldığında kamu otoritesi, çıkardığı bir kanun ile alışveriş yaparken kullanılan plastik poşetlerin satış noktalarında tüketiciye ücret karşılığında verilmesini (25 kuruş), toplanan ücretin bir kısmının (15 kuruş) genel bütçeye aktarılmak üzere ilgili kamu idaresine beyan edilip ödenmesini öngörmektedir.

Bu düzenleme ile devlet kamusal fayda adına bir malın fiyatını belirledikten sonra satış bedelinin bir kısmının genel bütçeye gelir olarak aktarılmasını öngörmektedir. Yapılan düzenlemede kamusal faaliyetler için finansman sağlanması amacı bulunmuyor. Bu açıdan plastik poşetlerin satış fiyatı üzerinden geri kazanım katılım payı adı altında bütçeye aktarılan tutar teknik anlamda verginin unsurlarını taşımadığında hukuksal anlamda bir vergi olarak adlandırılamayacaktır. Ancak bu yükümlülüğün etkileri itibariyle vergi benzeri olarak görülmesi de mümkündür.

Dünyada durum

Plastik atıkların çevreye verdiği yıkıcı etkileri sınırlandırmak için dünya çapında birçok ülke ve şehir plastik poşetlerin yasaklanması ve/veya vergilendirilmesi yönünde adımlar atıyor. Bu politikaların plastik poşet tüketimini başarılı sayılabilecek ölçüde düşürdüğü yapılan çalışmalarda ortaya konulmuş durumdadır.

Konuyla ilgili literatürü ve uygulama örneklerini taradığımızda çevreyi koruma amaçlı plastik poşet kullanımının yasaklanmasından ziyade vergilendirilmesinin tercih edildiği görülmektedir. Dünyada birçok ülke bu konuda çeşitli mali yükümlülükler getirmiştir. Vergi benzeri yükümlülük uygulayan ülkelerden bazıları; İrlanda, İngiltere, Danimarka, Kanada, Avustralya, ABD, Kenya, Güney Afrika’dır.

İrlanda plastik poşet vergisini en erken uygulayan ve başarısı ölçülmüş ülke örneklerinden dikkat çekenidir. İrlanda 2002 yılında 15 cent olarak belirlediği tutarı 2007 de 22 cente çıkarmıştır. Yapılan ölçümlemelerde toplam çöp atıkları içindeki plastik poşet atığının oranının 2011’de %5’den 2015’de %0.13’e düştüğü tespit edilmiştir. Plastik poşet kullanımında %90’lara varan düşme sağlanmıştır. 2002-2014 yılları arasından bu uygulama dolayısıyla 200 milyon euro bir fon birikmiştir. Bu fonun toplanmasındaki idari maliyet, beyanların KDV beyanname sistemine entegre edilmesi sayesinde %3 ile sınırlı kalmıştır.

İngiltere bu uygulamaya 2015 yılında başlamıştır. Uygulama ilk etapta 250 ve üzeri çalışanı olan büyük marketlerde başlatılmıştır. 2018 yılında kapsamın tüm marketleri kapsayacak şekilde genişletilmesine karar verilmiştir.

Dünya örneklerinde plastik poşet kullanımına bağlı mali yükümlülükler sayesinde toplanan fonların çeşitli çevresel projelerin finansmanı, çevreci tüketim alışkanlığı oluşturmaya yönelik aktif propaganda çalışmalarında kullanıldığı görülmektedir.

Ücreti/vergiyi kim nasıl belirledi?

Alışverişte plastik poşet satışında uygulanacak ücret Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca oluşturulan bir komisyon tarafından belirleniyor. 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun Ek 13’üncü maddesinde taban ücret 25 kuruş olarak belirlenmiştir. İzleyen yıllarda komisyonca Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit edilen yeniden değerleme oranında artırılacaktır.

Plastik poşet satışları üzerinden genel bütçe gelir olarak aktarılacak 15 kuruş ise Çevre Kanunu’na Ekli (1) sayılı liste uyarınca geri kazanım katılım payı olarak belirlenmiştir.

Sistem nasıl işliyor

Sistemin uygulama detayı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nce yayımlanan “Plastik Poşetlerin Ücretlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar”(2) başlıklı duyuruda yer almaktadır.

Sistem özetle şu şekilde işleyecek: Kullanıcılar alışveriş yaptıklarında plastik poşet kullanmayı tercih ettiklerinde her bir poşet adedi için satıcıya 25 kuruş ödeyeceklerdir. Bu bedel satıcı tarafından tahsil edilecektir. Satıcı tahsil ettiği tutardan her bir poşet için 15 kuruşu ürünün piyasaya sürüldüğü tarihi takip eden ayın 15’ine kadar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na beyan edecektir. Beyan edilen bu tutar beyanı takip eden ikinci ayın son gününe kadar Bakanlık Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına ödenir. Zamanında beyan edilmeyen veya ödenmeyen katılım payları için gecikme zammı oranında faiz uygulanır. Satıcıların, plastik poşetlerin satışını gerçekleştirdikleri aya ait beyanı (tedarikçi bilgisi, maliyet ve satış adedi içerecek şekilde), takip eden ayın 1 ile 15 arasında bakanlıkça oluşturulan bilgi sistemi üzerinden yapması öngörülmektedir. Sistemin sağlıklı işleyişi için plastik poşet satışının yapıldığı işlemlere ait belgelerde satış kalemi ve adedinin gösterilmesi ve poşetlerde barkod kullanılması zorunlu tutulmuştur. Ayrıca, beyan etmeme ya da eksik beyan hallerinde kamu alacağı olarak 6183 sayılı Kanun uyarınca takip yapılacağı da düzenlenmiştir.

Toplanan paralar nereye harcanacak?

Düzenleme kapsamında geri kazanım katılım paylarının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına yatırılacağı ve bütçeye gelir kaydedileceği öngörülmüştür.

Vergisel açıdan durum ne?

Satıcılar tarafından bu düzenleme dolayısıyla beyan edilip ödenecek geri kazanım katılım payları, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40’ıncı maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.

Ayrıca, bu kapsamda tahsil edilen plastik poşet ücretlerinin, %18 oranında KDV’ye tabi tutularak fatura veya fatura benzeri belgede gösterilmesi gerekecektir. Ancak tahsil edilen 25 kuruş poşet bedelinin 15 kuruşunun geri kazanım katılım payı olarak bütçeye gelir olarak aktarılacak olması nedeniyle bir mal ve hizmet karşılığı olmadığı açıktır. Bu nedenle KDV konusuna girmediğinden bu kısmın KDV matrahına dahil olmaması gerektiğini düşünüyoruz.

Önerilerimiz

Çevre duyarlılığının oluşturulması ve çevre kirliliğinin önlenmesi için plastik alışveriş poşetlerinin ücrete tabi tutulması olumlu bir gelişmedir. Düzenlemenin kağıt üstünde kalmayıp başarılı olabilmesi uygulamadaki başarısına bağlıdır. Başarı için uygulanabilir bir sistem, takip, performans ölçümü ve belki de en önemlisi paydaşların gönüllü uyumunun sağlanması gereklidir. Ayrıca, geri kazanım katılım paylarının toplanmasında sorumluları formalite ve iş yüküne boğmayan daha esnek ve kolay bir sistem geliştirilmesi önemlidir.

----
(1) Halil Nadaroğlu “Vergi Sisteminin Etkinliği”, Kamusal Finansman Sorunları ,Türkiye II. Maliye Sempozyumu, Eskişehir, 1987.

(2) https://cygm.csb.gov.tr/plastik-posetlerin-ucretlendirilmesine-iliskin-usul-ve-esaslarin-guncellenmesine-iliskin-duyuru-duyuru-367791

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar