Bölgenin süper teşvik bölgesi ilan edilmesi kaçınılmaz

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet TORUNOĞLU

 6 Şubat depremleri şehrimizde maddi manevi büyük kayıplara sebebiyet verdi. Bölgede insanlar konteyner kentlerde yaşam mücadelesi veriyor ancak depremin yıkıcı etkisi, yalnızca barınma sorunu ile sınırlı değil.

Deprem çok büyük maddi ve manevi bir kayba sebebi­yet verdi. Adıyaman; Kah­ramanmaraş'ın, Malatya’nın ve Hatay’ın içinde olduğu deprem­lerden en çok etkilenen illerden bir tanesidir. Depremin üzerin­den 2 yıl geçti. İnsanlar konteyner kentlerde yaşam mücadelesi ve­riyor. Bu kolay bir durum değildir ancak burada devletimizin baş­lattığı sosyal konut projeleriyle Adıyaman’da yeni bir şehir kuru­luyor.

Devlet yetkililerimizde böl­genin en büyük şantiye sahasına dönüştüğünü söylüyor. Yaraların sarılması adına yapılan çalışma­ları takdir ediyoruz. Ayrıca Çev­re, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Emlak Ko­nut’a yaptırılan inşaatlarda çalış­malar sürüyor. Devletimiz kenti­mizin inşası ve ihyası için çalış­makta. Barınma sorunu yerinde dönüşüm ve konut projelerinin bi­tirilmesiyle birlikte inşallah sona erecektir.

UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeyiz ama turistlerin konaklayacağı otel yok

Depremin yıkıcı etkisi, yalnız­ca barınma sorunu ile sınırlı de­ğil. Adıyaman, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Nem­rut Dağı ile turizmde önemli bir noktada. Ancak otellerin hasarlı olması ve yenilerinin inşa edilme­mesi nedeniyle turistler konakla­yacak yer bulamıyor. GAP turları­na katılan turistler, Adıyaman’da kalacak otel bulamadığı için çevre illerde konaklamak zorunda kalı­yor. Bu şartlarda bölgenin insanı ayakta kalmaya çalıştı. İnsanların fiziksel, duygusal mental olarak yeniden Adıyaman’ın canlanma­sı için kamu yatırımlarının teşvik edilmesi kaçınılmazdır. İş insan­ları olarak dayanışma ve birlikte­lik ruhuyla zorlu süreci en iyi şe­kilde yönetmeye çalıştık.

Bildiğiniz gibi depremle birlik­te mücbir sebep hali başladı. Üye­lerimiz 2024 yılını Mücbir Sebep halinin uzatılıp uzatılmayacağı kaygısıyla geçirdi. Mücbir sebep süresi, olağanüstü hal süresi uza­tır gibi 3 ay uzatıldı. Üyelerimiz 3 aydan bir gün sonrasını bilmedik­leri için de geleceklerini planla­yamazlar. Bu itibarla gerçek ama­cına ulaşması ve yeni işletmele­rin açılmasını teşvik için biz daha uzun bir süre uzatımı ya da borç­ların silinmesini bekledik. Bizler bunun için yoğun çaba sarf ettik ve mücbir sebep deprem bölgesin­de 31 Mayıs 2025 tarihine kadar uzatıldı.

Esnaf desteklenmeli

Bunların yanında Çevre, Şehir­cilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen çarşı proje­miz var. Çarşı projesi bizleri he­yecanlandırıyor. Şehrimizin ye­niden inşası sürecinde yoğun me­sai harcadığına şahitlik ettiğimiz başta Sn. Valimiz Dr. Osman Va­rol, Milletvekillerimiz ve Beledi­ye Başkanımızla beraber üzerinde çalıştığımız Kent Meydanı proje­sinin Adıyaman için bir şans oldu­ğunu düşünüyor, deprem bölge­sindeki sinerji azalmadan proje­nin faaliyete geçirilmesi taraftarı olduğumu belirtmek istiyorum.

Ancak; Çarşıdaki esnaflarımı­zın da birer depremzede olduğu­nu unutmamamız gerekir, asrın felaketi sonrası iş yeri hasar alan üyelerimiz başka şehirlere göç et­mek yerine elde avuçta kalan bi­rikimleriyle ve bankalardan yük­sek faizle kullandıkları krediler­le dükkânlarını onarıp, kiracıysa kontratlarını yenileyip iş yerleri­ni tekrar faaliyete geçirdiler. Proje içerisinde kalan hak sahiplerinin haklarını korumak esas alınmalı­dır, dükkan sahiplerinin tamamı­na eski dükkanlarının yerinde ve eski büyüklüklerde yeni işyerleri verilmelidir. Bu kapsamda geçici ticaret merkezleri oluşturuldu ve depremzede esnaflar o bölgeye ta­şındı.

Bir şehrin kalkınmasındaki en büyük etkenin ticaret olduğunu düşünüyoruz. En büyük rehabi­litasyonun da çalışmak olduğu­nu düşünüyoruz. İnsanları bura­da çalışıp, üretip, istihdam sağla­yıp hem bu deprem ve yarattığı o psikolojiden kurtulacağını hem de maddi ve manevi olarak da kalkı­nacağını düşünüyoruz. İşte Adı­yaman’da üretimi eski günlerine döndürmek için bu gibi dokunuş­lar önemlidir.

ATSO’nun 6 bin 500 üyesinin yaklaşık 3 bini inşaat sektöründe

Deprem nedeniyle Adıyaman’ın ekonomisi yerinde dönüşüm­le ayakta kalıyor, üretim gün geç­tikçe değersiz hale geliyor. Adıya­man Ticaret Sanayi Odası olarak 6 bin 500 üyemizin sektörlerine baktığımızda yaklaşık 3 bin işlet­menin inşaatla doğrudan ya da do­laylı olarak bağlantısı bulunmak­ta. Neredeyse üyelerimizin yarısı inşaat sektöründe faaliyet göste­riyor. TOKİ ve Emlak Konut şan­tiyelerinde binlerce Adıyamanlı çalışıyor, buna yerinde dönüşüm projelerini de eklersek on binlerce hemşehrimiz inşaat sektörü saye­sinde evine ekmek götürüyor.

Özellikle konut ve sosyal dona­tılar noktasında devletin hakkını kimse inkâr edemez ancak tica­ri kısımda bizleri büyük sorunlar bekliyor. Şu anda inşaat sektörü canlı olduğu için çarklar dönüyor birçok işletmemiz inşaat sektö­rüyle dolayı veya doğrudan ilgili.

Ama konut sayısı doygunluğa ulaşınca inşaat sektörü de bitince bizi çok ciddi bir işsizlik bekliyor. Lokomotif sektörümüz tekstilde­ki sorun malumunuz eğer bu bölge süper teşvik bölgesi ilan edilmez ise sanayici de bulamayız çalışan da. Devletimizin, üretim yapan istihdam sağlayan hem de depre­min verdiği dezavantajlarla mü­cadele eden sanayicilerimize ye­ni teşvik paketleri, uzun ve uygun vadeli finansman sunması elzem olmuştur. İnşaat gibi geçici istih­dam sağlayan sektörler belki şu an için bizlere nefes aldırsa da, konut sayılarında yaşanılacak olan doy­gunluktan sonra çok ciddi bir iş­sizliğe yol açacak.

“Şehrimiz işsizlikle karşı karşıya kalabilir”

Yapımına başlanan veya başlanacak olan projeler 5 yıl içerisinde ciddi bir oranda tamamlanmış olacak ve bir önlem alınmaz ise şehrimiz çok ciddi bir işsizlikle karşı karşıya kalacak. İstihdamın geri kalan kısmı ise Organize Sanayi Bölgelerimizde, emek yoğun işlerin başında ise yüzde 80’lik oranla tekstil sektörü geliyor. Tekstil sektörü son aylarda gün geçtikçe daralıyor, orta Asya ülkelerindeki dolar bazlı asgari ücretin ucuz olması büyük firmaların yatırımlarını ve siparişlerini kaydırmalarına neden oluyor. Eğer şimdiden bir adım atılmaz ise önümüzdeki yıllarda istihdam noktasında şehrimiz çok büyük sıkıntılar yaşayabilir.

Adıyaman; tarihi, kültürü, örfü ve adetleri ile eşsiz bir coğrafyada, her türlü ilerlemeyi sonuna kadar hak eden bir ildir. Biz Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası olarak, bu yaklaşım ile çeşitli programlar ve projeler hazırlayıp hayata geçirmeye çalışıyoruz. Bize bu yolda destek veren herkese şimdiden teşekkür ediyorum. Adıyaman’ımız için çalışmalarımız devam edecektir. Küllerimizden doğup yeniden eski günlere kavuşacağız.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar