Binlerce yıllık medeniyetin kalbine, finansal dokunuş

Türkiye İş Bankası, Denizli’deki, Laodikeia Antik Kenti ile Tripolis Antik Kenti’ndeki kazı çalışmalarına katkı sunmaya başladı. Banka, iki antik kazı çalışmalarına 5 yıl destek vereceğini açıkladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Binlerce yıllık medeniyetin kalbine, finansal dokunuş

Başak Nur GÖKÇAM

Gelecek nesillerin ih­tiyaçlarını karşılaya­bilme yeteneğine za­rar vermeden kalkınmayı des­teklemek olarak ifade edilen sürdürülebilir kalkınmanın bir yolu da şüphesiz kültürel varlıklardan geçiyor. Hatta bu nedenle Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından ka­bul edilen 2030 Gündemi, ilk defa Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri boyunca sürdürü­lebilir kalkınmanın kolaylaş­tırıcısı olarak kültürel miras ve yaratıcılık yoluyla kültürü entegre etti.

BM’nin bu adı­mı, sürdürülebilir kalkınma­da kültürel mirasın bir köprü görevi göreceğinin de göster­gesi oldu. Bu kapsamda Tür­kiye İş Bankası da, ülkemizin arkeolojik varlığının gün yü­züne çıkarılması, korunmaya alınarak dünya mirasına ka­zandırılması amacıyla bilim insanlarının yürüttüğü uzun soluklu iki kazı projelerine destek çıkmaya devam ediyor.

Son olarak Denizli’deki iki önemli antik kentte kazı ça­lışmalarına katkı sunmaya başlayan Banka, Laodikeia Antik Kenti’nde Prof. Dr. Ce­lal Şimşek başkanlığında, Tri­polis Antik Kenti’nde Prof. Dr. Bahadır Duman başkanlığın­da yürütülen bilimsel kazı ve araştırmalara 5 yıl boyunca destek sağlayacağını açıkladı.

“Arkeolojiyi, sosyal sorumluluk alanı olarak görüyoruz”

Konuyla ilgili açıklama­da bulunan İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sö­zen, “Kadim uygarlıkların izi­ni sürerek ülkemizin ve dün­yanın zengin kültürel mirasına katkı sağlayan arke­olojik çalışmalar büyük önem taşıyor. Bu uzun soluklu ça­lışmalar, yoğun emek ve ça­balarla sürdürülüyor. İş Sa­nat aracılığıyla uzun süredir destek verdiğimiz arkeolojiyi kurumsal sosyal sorumluluk alanlarından biri olarak görü­yoruz” dedi.

Şu ana kadar Gaziantep’te Zeugma Antik Kenti, Antalya’da Patara Antik Kenti, İzmir’de Teos Antik Kenti, Aydın’da Nysa Antik Kenti, Muğla’da Stratonikeia Antik Kenti ve Kırşehir-Kaman’daki kazı çalışmalarına katkıda bu­lunduklarının bilgisini veren Sözen, “Kazıların yapıldığı antik kentlerdeki gelişmeleri yakından izlerken, ülkemizin dünya mirasına sunduğu ve sunacağı katkıların zenginli­ğini her seferinde yeniden gö­rüyoruz.

Tripolis ve Laodike­ia Antik Kentlerinde de Lid­yalılar, Frigyalılar, Romalılar ve Bizanslılar’ın binlerce yıl­lık izlerini görmek mümkün. Köklü bir geçmişin sessiz ta­nıkları olan ve tiyatrolardan agoralara, sütunlu caddelere birçok anıtsal yapıya ev sahip­liği yapan bu kentlerde emi­nim ki önümüzdeki dönemde de arkeolojik mirasımıza dair pek çok yeni bilgi ortaya çıka­caktır” diye konuştu.

Aktif ticaretin merkezleri arasında yer alıyordu

Laodikeia Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek de 2003 yılında başlatılan kazı çalışmalarıyla antik kentin yavaş yavaş ayağa kaldırıldığını söyledi. Prof. Dr. Şimşek, “Laodikeia, 8 kilometrekarelik alana yayılan, Denizli’nin binlerce yıl önceki aktif ticari hayatını yansıtan ve birçok belgeyi sunan bir kent olması itibarıyla önemli.

Tekstil ticaretine, tarımsal faaliyetlere, hayvansal ürünlere, mermer ticaretine ev sahipliği yapan; bir tıp fakültesi, iki tiyatrosu bulunan ve Olimpiya’daki olimpiyat oyunlarından sonra Anadolu’daki en etkin heptatlon ve dekatlon yarışmalarıyla bilinen bir antik kenti ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Çürüksu (Lykos) Vadisi’nin parlayan yıldızı Laodikeia, binlerce yıl öncesinden bizleri kucaklıyor. Biz, bu kültür mirasının gelecek kuşaklara aktarılması için canla başla çalışıyoruz” dedi.

Tarihe ve doğaya destek

 Kültürel mirasın yanı sıra ağaçlandırma çalışmalarına da önem veren Türkiye İş Bankası, Türkiye’nin orman varlığını artırmayı ve birçok canlıya yaşam alanı sunmayı amaçlayan 81 İlde 81 Orman projesinin 13’üncü durağı ise Kırklareli oldu. Bu kapsamda Kırklareli’nin Merkez ilçesindeki Karıncak köyünde yer alan 6 hektarlık alanda 20 bin fidan toprakla buluştu.

20-25 bin civarı bir nüfusa sahipti

Tripolis Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Bahadır Duman ise 2012 yılından bu yana Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Pamukkale Üniversitesi adına yılın 12 ayı devam eden kazı çalışmaları yürüttüklerini belirterek, “Tripolis’in en önemli özelliği bir yamaç kenti olması. Bu nedenle kentin kuzeyinden güneye doğru akan erozyon toprağı katman katman bu kentin üstünü kapatmış.

Dolayısıyla kazı çalışmaları sonrasında yaklaşık 3 ve 9 metre arasındaki dolgunun ardından kentte yapılar sağlam bir şekilde, neredeyse çatı seviyesinde ortaya çıkabiliyor. M.Ö. 5500’lerde ilk yerleşim izlerini tespit ettiğimiz Tripolis’te 1920’lere kadar çeşitli katmanlara ait, tarihin farklı sahnelerine ait yerleşim izlerini görüyoruz. Mevcut kalıntılar dahilinde özellikle MS. 2’nci ve 3’üncü yüzyılda kentte 20-25 bin civarında bir nüfusun yaşadığını öngörüyoruz” diye konuştu.

Kaynak: DÜNYA - İSTANBUL