Bir aşk ve intikam hikâyesi: Serena

İSTANBUL - “Düzenbaz” (American Hustle) ve “Umut Işığım” (Silver Linings Playbook) filmlerinde birlikte rol alarak hayranlarının beğenisini kazanan Jennifer Lawrence ve Bradley Cooper’ı bir kez daha buluşturan “Serena”, bugün seyircilere sunuyor. Amerikalı yazar Ran Rash’ın aynı adlı romanından uyarlanan dram tarzındaki film, seyircileri Büyük Bunalım yıllarına götürüyor.

1929 yılında Kuzey Carolina’ya yerleşmek için yaşadıkları Boston kentinden ayrılan genç bir çiftin hikâyesini konu alan “Serena”; aynı zamanda hırslı bir kadının da öyküsü. Filmde; yeni yerleştikleri kentte sıfırdan bir hayat inşa eden ve kerestecilik işinde yükselen çift, mutlu bir birliktelik sürdürüyor. George’a her anlamda destek olan Serena, genç ve güzel olduğu kadar yetenekli ve kurnaz bir kadın. Önlerini kesmek isteyen herkesin ayağını bir biçimde kaydıran Serena, bir gün sevgili kocasına asla bir çocuk veremeyeceği gerçeğiyle yüzleşiyor ve bu haber Serena’nın iyice hırslanmasına yol açıyor. George’la evliliklerinden önce onun başka bir kadından gayrimeşru çocuğu olduğunu da öğrenen Serena; bu bilgiden sonra hayata karşı tüm hıncını artık bu çocuğu ortadan kaldırmak için kullanmaya başlıyor.

Toby Jones, Sean Harris, Rhys Ifans, Sam Reid ve Ana Ularu’nun diğer önemli rollerini yorumladıkları “Serena” bol ödüllü sinemacı Susanne Bier’in imzasını taşıyor.