Kültür-sanatın gündeminde kitap var

Kitabı 9 gün boyunca kültür sayfalarının manşetine taşıyan İstanbul Kitap Fuarı, önceki gün 33. kez kapılarını açtı. Fuarda neler oluyor, yakından bakmaya ne dersiniz?

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

nermin_sayin-026.jpg

TÜYAP ve TYB iş birliğiyle düzenlenen İstanbul Kitap Fuarı, her zamanki gibi yoğun. Fuarı geçen yıl 455 bin kişi gezmişti, TÜYAP Kültür Fuarları Genel Koordinatörü Deniz Kavukçuoğlu, açılışta yaptığı konuşmada, bu yıl da 450-490 civarında ziyaretçi beklendiğini belirtti. Elbette, çocuklar bu sayının önemli bir bölümünü oluşturuyor. Kavukçuğlu’na göre, zaman zaman gürültücü olsalar da yetişkin ziyaretçiler olarak sabırlı olmalıyız, tabii “ilerde okuyan, kitap seven kuşaklar yetiştirmek istiyorsak.” Gerçekten de standlar arasında yürürken çocukların kitaplara ve çocuk kitabı yazarlarına ilgilerini gözlemlemek, yarına dair umutlarımızı artırıyor. Fuar demek, elbette durmaksızın kitap kokusu solumak demek. Bu yıl 850 yayınevi ile STK'nın standı yer alıyor fuarda. Tabii etkinlikleri de es geçmemek lâzım. Fuarın ana teması “Sinemamızın 100. Yılı”; “Onur Konuğu” da Attilâ Dorsay olunca, 270 etkinliğe sinema teması hakim olmuş doğal olarak. Açılışına Türkan Şoray’ın da katıldığı fuarın konuklarından Angelopoulos’un senaristi Petros Markaris’in Ercan Kesal’la birlikte katıldığı panel ilk günün en ilginç etkinliklerindendi. Markaris’in senaryoyu pasta altına benzettiği ve “Çikolatayla meyve, krema olmadan senaryo film olamaz” dediği toplantı, bir tür atölye çalışmasına dönüştü adeta. Ümit Ünal ve Füruzan’ın “Edebiyat ve Sinema İlişkisi”ni tartıştıkları panele de ilgi yoğundu. Sinema, özellikle Yeşilçam meraklısıysanız, fuarın sergilerine de göz atmanızı öneririm.

Nevhiz Tanyeli'nin resimleri ve Göğüş’lerin koleksiyonuyla ARTİST

Kitap Fuarı’yla birlikte bu yıl 24. kez gerçekleştirilen Uluslararası İstanbul Sanat Fuarı / ARTİST de başladı. ARTİST salonlarından girdiniz mi karşınıza hemen yılın “Sanatçı Onur Ödülü” sahibi Nevhiz Tanyeli’nin resimleri ve “Koleksiyoner Onur Ödülü”nü alacak olan Ceyda-Ünal Göğüş’e ait eserlerden oluşan sergi çıkıveriyor. Nevhiz’in 20’yi aşkın yağlıboyasını ve Göğüş’lerin koleksiyonundan 20’yi aşkın yağlıboyası ve desenleriyle Leopold Levy’i, Salih Coşkun’un 18 adet renkli ağaç heykelini ve Ferit İşcan’ın 25’e yakın yağlıboyasını görmeden, fuardan ayrılmayın derim. Aynı önerim, Evin Sanat Galerisi bölümündeki dev Rahmi Aksungur heykeli ve Neş’e Erdok’un madenci temalı çalışması için de geçerli. Yunanistan’ın 13 galeriyle katılarak adeta bir çıkarma yaptığı ve bu yıl bine yakın sanatçının eserlerine yer verilen ARTİST’in anatemasının “İçimizdeki Öteki” olduğunu da ekleyelim.

Edebiyatından mutfağına Macaristan

Artık bütün kitapkurtlarının bildiği gibi, fuarın bu yılki konuk ülkesi Macaristan. Bembeyaz bir stand karşılayacak sizi Macaristan’a ayrılan bölümde. Standın duvarlarında da ortak kültürümüzü yansıtan isimler var: İlk matbaamızı kuran Macar asıllı İbrahim Müteferrika ve Budin’i ‘Nazlı Budin’ olarak anan Evliya Çelebi gibi. Standın söyleşi alanının az ötesinde misket oynayan kartondan çocuklar da şaşırtmasın sizi. Onlar Nemecek ve diğer “Pal Sokağı Çocukları,” Ferenc Molnar’ın romanından kaçıp fuara sızmışlar. Günümüz Macar edebiyatının önemli isimlerinin söyleşiler gerçekleştirdiği alanda -ilk gün “Hrabal’ın Kitabı”yla tanıdığımız Peter Esterhazy vardı- çocuklara yönelik etkinlikle de düzenleniyor. Macaristan fuarda yalnızca edebiyatıyla değil, mutfağıyla da temsil ediliyor. Öztiryakiler’in sponsorluğunda kurulan mutfakta Macar yemeklerinin kitapseverlere sunumu gerçekleştiriliyor. İlk gün, Macaristan’ın ünlü yemek blogu yazarı ve programcılarından olduğunu öğrendiğimiz Zsofi a Mautner; tatlı ekşi ayvalı patates çorbası, “Hortobagy” tarzı mantarlı krep ve geleneksel cevizli Macar tatlısı Zserbo pişirdi “Mutfak”ta, seyirciler de onu kulaklıklarından dinleyerek izlediler. Zsofi a Mautner’in son derece sıcakkanlı olduğunu da eklemek lâzım.

Kim demiş kitap okunmuyor diye!

“Tüm dünyada kitap okuma alışkanlığının giderek azaldığı, internete yönelindiği söylense de rakamlar bunun tam tersini gösteriyor” diyen Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Metin Celâl Zeynioğlu; fuarın açılış töreninde yayıncılık sektörümüzün dünyadaki durumuna dair çarpıcı rakamlar verdi. Zeynioğlu’na göre, yayıncılığımızda büyümenin devam etmesinin en önemli şartı yayınlama özgürlüğü. İşte rakamlar: 
Dünya kültür endüstrisine toplu olarak bakıldığında Kitap Yayıncılığı yüzde 30, Sinema ve Gösteri Sanatları yüzde 26, Dergi Yayıncılığı yüzde 21, Video Oyunları yüzde 13, Müzik de yüzde 10 paya sahip. 
Uluslararası Yayıncılar Birliği’nin yaptırdığı araştırmaya göre; Türkiye 1 milyar 682 milyon Euro ciroyla dünyanın en büyük 12. yayıncılık sektörü. Yayınlanan yeni kitap sayısında da 47 bin 352 başlıkla dünyada 11.
Ülkemizde, 2013 rakamlarına göre, kişi başına 7.1 kitap düşüyor. Yayıncılık sektöründe en hızlı büyüyen 3 ülkeden biri Türkiye. Diğerleri Meksika ve Brezilya. 
Yayıncılığımız son 10 yılda düzenli olarak her yıl yüzde 10-15 oranında büyümekte. 2014’de de ilk on ayda yüzde 6.5 oranında bir büyüme kaydedildi.