Lezzet Göçünün İzinde: Türkiye'nin yemek kültürü

"Lezzet Göçünün İzinde... Aile Mirası Reçeteler" projesi, Türkiye'nin farklı bölgelerinden topladığı geleneksel aile reçeteleriyle, Anadolu'nun zengin gastronomi kültürünü yeniden keşfediyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye'nin benzersiz yemek kültürü, yüzyıllardır farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan Anadolu topraklarının bereketli coğrafyasından ve zengin tarihinden besleniyor. Bu zengin mirasın gün yüzüne çıkması için "Lezzet Göçünün İzinde...

Aile Mirası Reçeteler" projesi hayata geçirildi. Göçmen Artisan Bakery'nin desteğiyle Selin Atasoy tarafından başlatılan proje, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yaşayan toplulukların kuşaktan kuşağa aktardığı geleneksel aile reçetelerini bir araya getiriyor.

Geçmişten günümüze ulaşan özel lezzetleri ve tarifleri hatırlatırken, bu önemli mirasın kaybolmaması için nesiller arasında aktarılmasının ne kadar önemli olduğunu vurgulanıyor. Cumhuriyetin 100. yılına özel olarak geliştirilen projede, Türkiye'nin dört bir yanından farklı ailelerden kalma birçok geleneksel hamur işi tarifi ve ailelerin hikayeleri dijital bir platformda paylaşıma açılacak.

Etnik kökenleri ve yerel lezzetleriyle Türkiye'nin tamamını kapsayan bu aile reçeteleri arasından seçilen elli tarif ve bu tariflerin ait olduğu ailelerin hikâyeleriyle özel bir kitap hazırlanacak. "Lezzet Göçünün İzinde... Aile Mirası Reçeteler" projesi, Anadolu topraklarındaki farklı etnik grupların kendine özgü lezzetlerini ve yemek kültürlerini incelerken, bu leziz tarifler aracılığıyla kurulan sofraların birleştirici gücünü de hatırlatmayı amaçlıyor.

Proje kapsamında, Yunanistan, İspanya, Polonya, Arnavutluk, Bulgaristan, Kafkasya, Suriye gibi dünyanın dört bir yanından Anadolu'nun en lezzetli öykülerinin anlatılacağı bu proje, aynı zamanda Süryani, Ermeni, Musevi, Rus, Çerkes, Girit, Boşnak, Rum, Kürt, Arnavut, Bulgar ve diğer mutfak lezzetlerinin göçlerden sonra Türkiye'de nasıl yaşatıldığını ve aktarıldığını gözler önüne serecek. Proje kapsamında İstanbul'dan Erzurum'a, Trabzon'dan Gaziantep'e, Adana'dan İzmir'e, Van'dan Sinop'a, Adıyaman'dan Gümüşhane'ye kadar Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde unutulmaya yüz tutmuş yemek kültürünü ve zengin lezzet mirasını keşfetmek için bir yolculuğa çıkıyor.

Bu proje, aile reçetelerinin unutulmaması gereken hikâyelerine odaklanmasıyla Türkiye'deki en kapsamlı ortak hafıza projelerinden biri olma potansiyeline sahip. Tanıtım basamağında on gönüllü proje sözcüsüyle özel video röportajlar gerçekleştirildi. Sözcüler, bu röportajlarda aile geçmişlerinde yer alan bir hamur işi reçetesini paylaşmanın yanı sıra aile hikâyelerini, mutfak ve sofra kültürlerini aktardılar.

Bu video röportajlar, projenin daha geniş kitlelere ulaşabilmesi ve proje arşivinin hızla zenginleşmesi amacıyla Göçmen Artisan Bakery YouTube kanalında ve diğer platformlarda yayınlanacak. Proje danışmanı Sahrap Soysal'ın da dahil olduğu sözcü grubunda Ayfer Yavi, Gilda Kohen, Meri Çevik Simyonidis, Müjgan Doğunç, Nadya Şener, Neylan Ziyalar, Sine Boran Art, Takuhi Tovmasyan ve Yıldız Küçükkurt yer alıyor. Projeye destek veren değerli sözcülerin yanı sıra Okan Bayülgen de sesiyle proje tanıtımına katkıda bulunuyor.