Avrupa 2013'ü de hasta geçirecek
[email protected]
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Yeni yılın ilk günlerinde, herkes gelecek günlere umutla bakmayı tercih eder. Zaten yeni yıl eğlencelerinin ve beklentilerinin temelinde de yatan duygu budur.
Ancak gelen yeni yıl ve günler, geride kalan yılın sorunlarını bir anda ortadan kaldıran mucizelerle gelmez. Bunu yaşamın her alanında görmek mümkündür. Bunun ekonomide ki yansımalarından biri de Dünyamızın 2008 yılından bu yana içinde bulunduğu ekonomik krizle bu yılda boğuşacak gibi görünmesi.
Bu olumsuz haberde gerek uluslararası kuruluşlar ve gerekse de önemli endüstri ülkelerinin yöneticileri hemfikir.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Alman halkında yaptığı yeni yıl konuşmasında, 2013 yılının ekonomik olarak parlak geçmeyeceğini, halkının buna hazır olması gerektiğini hatırlattı.
Gerçekten de Almanya son yıllarda alım gücünün ardarda 10 kez düşmesinin şokunu yaşıyor. Otomobil sanayiinde, bu ülkede yaşanan daralma, bağlı sektörleri de etkilemekte gecikmedi. Bunun en belirgin örneği ise demir-çelik endüstrisinde yaşananlar. Kimi uzmanlar Avrupa'nın 'hasta' olarak nitelenmesinin ardında Avro (Euro) krizinin olduğunu ileri sürüyorlar.
Bu konuda ki yaklaşım da hem taraftar hem de karşıtları içeren bir görünüme sahip. Avro'yu suçlamayanlar, krizin Avro'dan kaynaklanmadığını, aksine krizin atlatılmasında olumlu katkısının olacağını iddia ediyorlar.
Avrupa ekonomisinin hastalıklı olduğunu anımsatan diğer veriler ise, İrlanda hariç 2012 yılında hiç bir Avrupa ülkesinde büyüme olmaması.
Avrupa'da 2012 yılında Fransa, İtalya ve Hollanda, ekonomideki konumunu korudu. Bu yıl içinde İspanya, Yunanistan ve Avusturya'da sanayi sektöründe düşme devam etti. Avrupa'nın genelinde sanayi sektörü yılın son çeyreğinde yüzde 1 oranında geriledi.
Avrupa'nın önde gelen 3 bin dev sanayi kuruluşunun 2013 ihracat siparişleri de umut kırıcı oldu. Bu kuruluşlar, geleneksel pazarlardan bekledikleri siparişleri alamadılar.
Bütün bu verileri üst üste koyacak olursak, Avrupa 2013 yılına 'hasta yatağında' girdi demek çok kötümser olmayacak.
Avrupa'nın hastalığı, bizleri yani sanayicimiz ile ihracatçımızı da yakından ilgilendiriyor. Daralan bu dev pazarın yerinin doldurulamaması, olumsuzluğun bizlere de yansımasını kaçınılmaz kılacak...
Hani bir söz vardır, bu duruma uyarlayalım, "Avrupa nezle olursa, biz hapşırırız!" gibi...
Unutmayalım ki kimi hastalıklar bulaşıcıdır. Ülkeden ülkeye, hatta kıtadan kıtaya yayılabilir...