İçerik krallığında videonun önlemez yükselişi sürüyor

Hedefinde ilgi çekici içerikle sadık tüketici yaratmak olan içerik pazarlamanın gözdesi videolar giderek tahtını sağlamlaştırıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Tüm operasyonlarını geleneklerinden aldıkları güçle yürüten tarihi bankanın pazarlama yöneticileri son günlerde zor bir süreçten geçiyordu.  Kendini vizyoner olarak adlandıran ve şimdiden bazı şeyleri değiştirmeyi kafasına koymuş olan yeni üst düzey yönetici tüm ekipten 'video' içerikler üretilmesi için altyapı çalışmalarında bulunmalarını istemişti. Pazarlama müdürü bu yeni icatlardan son derece rahatsızdı. Banka iletişimi dediğin ciddi bir işti ve öyle de devam etmeliydi. Video demek risk demekti, bankanın itibarı ağızdan çıkacak bir sözle yerle yeksan olabilirdi… Fakat emirin demiri kestiği noktada bir stüdyo kuruldu ve çekimler başladı. Banka bünyesinde çalışan farklı alanlardaki uzmanlar, analistler birbirleriyle röportaj yapıyor, gündemi tartışıyorlardı. İlk çekimler amatördü ancak zamanla hem kamera önündekiler hem de ardındakiler bu fikre iyice ısındı. Bugün gelinen noktada ise, basın bültenlerine videolar ekleniyor, yine basın toplantıların ardından gazetecilere online video ile chat fırsatı sunuluyor veya açıklanan bir rapor mutlaka ama mutlaka video ile de özetleniyor.  En ünlü haber kanalları, bu videoları kullanarak haber yapıyor… Banka imajı ise bu teknolojiyi ustaca iletişimine entregre etmesinin keyfini çıkarıyor.  Rakamlar tüketicinin ibresinin videodan yana döndüğünü gösterirken, içerikle rakipleri alt ettiğiniz bir çağda videoyu pazarlama iletişim stratejilerine entegre etmek bir tercihin çok ötesine geçti bile…

Tüketici kontrolü ele geçirdi

Dünya her geçen gün daha görsel bir yer haline geliyor,  görselliğin teknolojisi ilerledikçe de ifade gücü de artıyor. Öyle ki artık daha az yazı okuyor daha fazla görüntü izliyoruz. İş sunumlarından üniversite derslerine kadar her yerde video kullanıyoruz. Öte yandan seçtiğimiz görselliği kontrol etmeyi de istiyoruz. Mesela daha az reklam izlemek istiyoruz. Sevdiğimiz bir programın reklamla bölünmesine karşı, daha sonra internetten izlemeyi tercih edenlerin sayısı giderek artıyor. 2012′de televizyon izleme sürelerinde yüzde 19 artış, internet kullanımında ise yüzde 85 artış olması gelinen noktayı özetliyor.  

Akıllı telefonlar trendi tetikleyecek

"Gelecek yıllarda videonun hayatımızda daha önemli bir yer tutacağına inanıyorum" diyor Marka Danışmanı Temel Aksoy. Aksoy, kurumların web siteleri, ürünlerin kullanma kılavuzları, internetteki bilgi paylaşımlarının çok büyük bölümünün videolardan oluşacağına inanıyor ve şöyle devam ediyor:  "Ayrıca video bugünkü kullanımına kıyasla daha fazla interaktif (etkileşimli) olacak. Videoları izleyen tüketicilerin "olaya" katılımı artacak. Video dünyası giderek büyüyecek, yaygınlaşacak ve diğer iletişim biçimlerine mutlak bir üstünlük sağlayacak." Akıllı telefonların kullanımının da bu trendi tetikleyeceğini anlatan Aksoy, "Akıllı telefonlar yaygınlaştıkça video, hayatımızda bir daha hiç çıkmamak üzere kalıcı bir yer edinecek. Hepimiz videonun bu önlenemez yükselişine hazırlıklı olmalıyız" diye konuşuyor.

Video izleme oranı %57 arttı

Video platformu İzlesene.com'un yaratıcısı Nokta Medya Genel Müdürü Tümay Asena geçtiğimiz günlerde Webrazzi Summit 13′te yaptığı konuşmasında bu konuda çarpıcı bilgilere yer verdi. Öyle ki Haziran 2012 – Haziran 2013 arasındaki internet kullanım alışkanlıklarına bakıldığında, video yüzde 57 ile en hızlı büyüyen kategori olarak ortaya çıkmış. (Gezi olaylarının etkisi de bu artışı tetiklemiş belli ki) 2013′ün ilk 6 ayında toplam 28.3 milyar video izlenmiş,  artış oranı yüzde 31.8, ortalama video süresinde ise yüzde 17.3 düşüş gözleniyor.  Asena, çevrimiçi videonun başlangıçta kaotik bir halde tüketiciyle buluşurken, bugün çok daha bilinçli, hedef kitleye özel hazırlanan bir ekosisteminin varlığından da bahsetti…

Kaliteli içerik hedefe ulaştırır

Peki tüm bu veriler pazarlama iletişimciler için ne ifade ediyor? Amacı hedef kitlesinin alışkanlıklarını, rutinlerini ve değişenlerini en hızlı şekilde analiz edip, ona uygun bir planlama yapmak olan pazarlama iletişimcileri de bu gelişmeleri  iyi tahlil etmek durumundalar. Dün sosyal medyaya odaklanan pazarlama eğilimi bugün herkesin dilinde olan 'içerik pazarlamasına' dönüşüyor. İçerik Pazarlaması'nın kalbinde ise orijinal ve ilgi çekici, sürdürülebilir bir stratejiye dayanan bir içerik yaratmak yatıyor. Çünkü yaratılan 'değer'i gösteren sosyal medyadaki retweet sayısından çok, kaliteli içerikle beslenen sadık bir topluluk ve takipçi kitlesi oluşturabilmek. Önemli olan, doğru içeriği doğru platformlarda, doğru zamanda, doğru kişilerle paylaşabilmek.  İşte tam bu noktada da devreye mecra seçimi giriyor…

İçerik, 'kral' olsa da bu krallığın çeşmelerinden akan yağ ve baldan faydalanmak için ilgi çekici bir hikayeniz, etkileyici bir tasarımınız ve iyi bir dağıtım planınız olması gerekiyor. Geçtiğimiz yıl ilk defa tablet satışlarının PC satışlarını geride bıraktığı bir dünyada, artık bir içerik üretirken bunu da göz önüne almak gerekiyor.  Video ya da görsel ağırlıklı bir içeriği mobil cihazlar için tasarlamak, video ekosistemindeki gelişmeleri sıkı takip etmek ve iş planlarını buna göre tasarlamak önemli,… Görselliğin gücünü göz ardı etmeden, insana dokunan, ona fayda sağlaysn içerikle hem sadık bir topluluğa sahip olmak hem de başarılı bir iletişimi sürdürülebilir kılmak mümkün…

Verilerle video:

• Comscore verilerine göre  Avrupa'da en çok video izlenen  ülke Türkiye.  
• 1 dakikadan daha az süreli videoların izlenme oranı %34.7 olarak 1. Sırada yer alıyor
• Dünyada yaklaşık 1.3 milyar insan ayda ortalama 170 online video izliyor.
• Türkiye'de yaklaşık 22 milyon insan ayda ortalama 210 online video izliyor.
• Bu izleyiciler ayda 5 milyara yakın video izliyor
• Türkiye'de ortalama bir online video izleyicisi ayda 2.3 saat online 'IV izliyor.
• Tahminlere göre 10 milyon kadar kullanıcı korsan veya yasal sitelerden film ve dizi takip ediyor.

İYİ BİR VİRAL İÇİN 6 ADIM

Herkes 'viral' peşinde... Henüz video konseptini anlamadan, 'bu çektiğim görüntüleri milyonlara ulaştırıp karımı  nasıl katlarım'ın peşine düşmek cin olmadan adam çarpmaya güzel bir örnek. Yine de belli başlı kuralları sıralayalım:
1.Hedeflediğiniz kitleye odaklanın: Arkadaşlarıyla neler konuştuklarını, nelere güldüklerini veya nelere tepki verdiklerini keşfedin. Videoyu viral yapacak olanların ne hissetmesini istediğinize karar verin.
2.Paylaşım: İnternette bir içerik neden paylaşılmasında iki ana motivasyon öne çıkıyor: Ürettiğiniz videonun yarattığı hisleri başkalarıyla paylaşma güdüsü ve o videoyu paylaşırken ya da eleştirirken görülme ihtiyacı.
3.Virali harekete geçirmek: Bir videonun belli miktarda insana ulaşmasını sağlayabilirsiniz. Ancak viral video yaratmanın en kritik noktası, pasif izleyiciyi videoyu paylaşan aktif bir kullanıcıya dönüştürmekte yatıyor. Viral tetiklemesi içinse bir duyguyu sonuna kadar yaşatmalısınız, çok komik, çok üzücü çok düşündürücü olabilir videonuz… Ama bu 'çok' sıfatı bu tetiklemeyi sağlayacak etken.
4.Doğru tohumlama (seeding):  Videonuzu olabilecek her yere göndermeniz erişeceğiniz kişi sayısını artıracaktır.  YouTube, Vimeo, Reddit, Facebook, Twtter gibi sitelerin yanı sıra izlesene.com gibi yerli sitelerde tohumun ekilmesi de önemli.
5.Süreyi çok uzun tutmayın: Ortalama bir video müşterisi, 15-30 saniye arası  izliyor. 1 dakikayı fazla aşmayın.
6.Profesyonel destek: Videoyu üreten prodüksiyon firmasının ya da iletişim ajansının güçlü ağa sahip olması viral yayılım için bir avantaj olabilir.  Ayrıca konuyla doğrudan ilgili blog yazarları ve  etkili isimlerle bağlantıya geçerek onları hedef kitlelerinizin örtüştüğüne ikna etmek de tercih edilebilir bir adım olabilir.