Sonbaharda artan depresyon riskine dikkat

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berksun, ilkbahar ve yaz döneminde artan gün ışığıyla insanların daha keyfli ve neşeli hale geldiklerini, sonbahar ve kış aylarında ise tam bunun tersi, bir miktar çökkün ruh hali içine girdiklerin

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ZONGULDAK - Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Erkan Berksun, mevsimsel değişikliklerin insanların ruhsal durumunu etkilediğini belirterek, "İlkbahar ve yaz döneminde artan gün ışığıyla insanların daha keyifli ve neşeli hale geldiklerini, sonbahar ve kış aylarında ise tam bunun tersi, çökkün ruh hali içine girdiklerini biliyoruz" dedi.  

Berksun, nsanların ruh halini etkileyen bazı durumlar bulunduğuna inanıldığına dikkati çekerek, astrolojik çıkarımlar, Kurt Adam ve Drakula gibi efsanelerin yanı sıra kadınların adet döngülerinin de ayın 28 günlük hareketiyle ilişkisine dair görüşlerin yaygın olduğunu söyledi. 

  

Bilimin, bireylerin ruhsal durumlarının mevsimsel etkileşimlerinin altında yatan nedenleri biyolojik saat ve döngüyle, gün ışığının hormonlar üzerine etkileriyle açıkladığına işaret eden Berksun, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Gündüz-gece döngüsü, ruhsal durumumuzda nasıl uyku, uyanıklıkla beliren değişimi yaratıyorsa, mevsim döngüsü de her insanda coşku ve çökkünlüğü normal sınırlar içinde veya bazı ruhsal hastalıklarda aşırı boyutlarda tetikleyebilmektedir. Bilimsel çalışmalar, bu değişimlerde hava durumundan çok, aldığımız gün ışığının önemli olduğunu göstermektedir. Gün ışığı gerek melatonin hormonunun salınımını düzenleyerek, gerekse beyinde mutluluk hormonu olarak bilinen seratonin maddesinin salınımını artırarak, bunu yapmaktadır." 

Berksun, iİlkbahar ve yaz döneminde artan gün ışığıyla insanların daha keyifli, neşeli hale geldiklerini, sonbahar ve kış aylarında ise tam bunun tersi, çökkün bir ruh hali içine girdiklerini biliyoruz" diyerek, aşkların büyük çoğunluğunun ilkbahar ve yaz aylarında yaşandığını anlattı. 

Berksun, şöyle konuştu: 

"Bu değişimler her normal insanın yaşayabileceği düzeyde olabileceği gibi 'hastalık belirtisi' denebilecek şiddette de yaşanabilir. Örneğin, mevsimsel duygudurum bozukluğuna sahip hastaların mevsim geçişlerinde depresyon diye adlandırılan çökkün veya mani olarak adlandırılan enerjik ruh halleri içine girerek hastalandıklarını biliyoruz. Bu geçiş dönemlerinde bu ruhsal rahatsızlığa sahip insanların tedavilerinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini hatırlatmak isterim." 

"Vücut saatimizin gündüz gece değişimleriyle ilişkisi bilinmektedir" 

Berksun, psikiyatrik hastalıklar arasında özellikle "affektif bozukluk" olarak anılan duygudurum bozukluklarının mevsimsel tekrarlama özelliği gösterebileceğine dikkati çekti. 

Berksun, sözlerini şöyle tamamladı:  

"Bugün için mevsimler ve duygudurum bozuklukları arasındaki nedensel ilişki tam bilinmemektedir ancak vücut saatimizin gündüz gece değişimleriyle ilişkisi bilinmektedir. Mevsimsel hastalıkların tekrarında da biyoritimdeki değişimlerin önemli olduğu düşünülmekte ama kesin açıklama bugün için yoktur. Dünyanın manyetik alanındaki mevsimsel değişimlerine, güneş ışığının azalıp artmasına kadar pek çok faktörün biyolojimizi etkilediği öne sürülmektedir. Bu konuda aklımızda tutmamız gereken en önemli şey şudur. Eğer depresyon veya bipolar (iki uçlu duygudurum) bozukluğuna sahipsek ve hastalık tekrarları belli mevsime rastlıyorsa ilaç tedavileri bu tekrarlama dönemi öncesi önlem olarak yeniden düzenlenmelidir." 

Bu konularda ilginizi çekebilir