Nordex, yerli üretimi orta ve uzun vadede daha ileri taşımayı hedefliyor

Yatırımcılarına 3 ile 7 MW aralığında karasal türbinler sunan Nordex, İzmir’de yerli kanat üretimine başladı. Karasal türbin pazarına odaklı şirket, yerli üretimi orta ve uzun vadede ileri taşımayı hedefliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Tüm coğrafi ve iklimsel koşullarda rüzgâr enerjisinden uzun vadeli ve ekonomik bir şekilde elektrik üretmek hedefiyle çalışan Nordex, ürün portfoyünde onshore (karasal) türbin pazarına odaklanıp yatırımcılarına 3 ile 7 MW aralığında türbinleri sunuyor.

Dünya genelinde 51 GW değerini aşan kurulu gücüyle, Çin hariç dünya enerji pazarının yüzde 80'inden fazla bölümüne sürdürülebilir enerji sağlıyor. Nordex’in Türkiye’de İstanbul Ofisinin yanı sıra, İzmir’de faaliyetlerine devam eden ve Servis Teknik Eğitim Merkezi “Nordex Academy"i de bünyesinde barındıran İzmir Ofisi de bulunuyor. Kanat üretim bandını 2014 yılı başında Türkiye’ye taşıyarak İzmir’de yerli kanat üretimi yapmaya başlayan Nordex Group, yerli üretimi orta ve uzun vadede daha ileri taşımayı hedefliyor.

Nordex Group’un Türkiye’nin tedarik zincirine hem 10 bin kişilik istihdam hem de 600 milyon Euro ihracat geliriyle fayda sağladığını söyleyen Nordex Enerji Türkiye ve Orta Doğu Bölge Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Ender Özatay, “Şirketimizin Türkiye’den yıllık satın alması 1 milyar Euro’ya ulaşıyor” dedi.

“Türkiye RES’te 100 GW’ın üzerine çıkabilecek güçte”

 Türkiye’nin önemli rüzgâr enerjisi üretimi potansiyeline sahip bir ülke olduğundan söz eden Ender Özatay, bugün Türkiye’nin 12 GW mevcut potansiyeli ile Avrupa’daki en önemli rüzgar pazarlarından biri olma özelliği taşıdığına dikkat çekti.

Güncel türbin teknolojisi ile birlikte Türkiye’nin rüzgâr enerji potansiyelinin 100 GW’ın üzerine çıkabilme kapasitesine sahip olduğunu belirten Özatay, “Türkiye mevcut tecrübeli sanayi kuruluşlarımız sayesinde rüzgar türbini komponent tedarik konusunda Avrupa’ya en yakın ve en güvenilir tedarikçi konumuna ulaşmıştır” dedi. Türbinlerinin üçte ikisinin Ege ve Marmara bölgelerinde eşit olarak dağıldığını belirten Ender Özatay, bu iki bölgede neredeyse 3000 MW’a yaklaşan kurulu güçleri olduğunu ifade etti.

Bu bölgeleri İç Anadolu Bölgesi, Hatay, Osmaniye ve Kahramanmaraş şehirlerinin katkılarıyla Akdeniz Bölgesinin takip ettiğini aktardı. Rüzgâr türbinlerinin rotor çaplarının büyümesi ile artık düşük rüzgârlı bölgelerde de çok iyi üretimler yakalayabildiklerinden söz eden Özatay, bu sebeple Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde de yatırımların oldukça hız kazandığına dikkat çekti. Nordex Group’un Türkiye’de 3.6 GW’ın üzerinde kurulu güç ve 1093 adet türbiniyle faaliyet gösterdiği bilgisini verdi.

“YEKA ve YEKDEM yerli sanayinin gelişmesi için hayati önemde”

 Rüzgârdaki kinetik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren sistemler olan rüzgâr türbinlerinin aralıklı yenilenebilir enerjinin giderek daha önemli bir kaynağa dönüştüğünü anlatan Ender Özatay, Türkiye’de bu alanda önemli atılımlar yapacak potansiyel olduğunu dile getirdi. AB’nin ciddi anlamda rüzgar enerjisine yöneldiğini ve ihracat pazarımız olduğu için bu anlamda Türkiye için önemli potansiyel barındırdığını belirten Özatay, bu nedenle ülke olarak potansiyel fırsatları görerek rüzgar enerjisi alanına daha çok ağırlık verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Türkiye’nin, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmaya devam ettiği sürece bu sektörün de gelişmeye devam edeceğini belirten Özatay, “Dileriz ki bu gelişme, yerli üretim ve yerli katkıyla üretilmiş ürünlerle olur. Bunun için de Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) ve Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) mekanizmalarının devam etmesi gerekir. Gerek YEKA gerekse de YEKDEM mekanizmalarının devamı yerli sanayinin gelişmesi için hayati derecede önem teşkil ediyor” şeklinde konuştu.

“Sektöre donanımlı elemanlar yetiştirmek eğitimler veriyoruz”

 Yenilenebilir enerjinin Türkiye için istihdam anlamında da önemli fırsatlar barındıran bir sektör olduğuna dikkat çeken Ender Özatay, eğitimin kendileri için çok kritik alanlardan biri olduğunu ifade etti. Bu nedenle İzmir’de yer alan Servis ve Teknik Eğitim Merkezi bünyesinde Nordex’in iki resmi akademisinden birinin yer aldığını söyleyen Özatay, eğitmenlerinin merkezde teorik eğitimlerin yanı sıra uygulamalı, pratik, ihtiyaçlara göre içeriklerini kendilerinin oluşturduğu yeni eğitim modellerini de geliştirdiğini anlattı. Özatay, sektöre donanımlı eleman yetiştirilmesine yönelik Nordex’in hayata geçirdiğine benzer eğitim merkezlerinin açılmasının ve sektörün ihtiyacına yönelik eleman yetiştiren eğitim merkezlerinin sayılarının artmasının, sektörün nitelikli büyümesine önemli katkı sağlayacağını vurguladı.

“Tek bir türbin 3 binin üzerinde hanenin elektriğini karşılıyor”

Nordex türbinlerinin temiz enerjiye 2023 yılında ortalama 13 bin 200 gigavat saat elektrik ile katkı sağladığını söyleyen Ender Özatay, türbinlerin tek başına 10 milyon kWh ila 20 milyon kWh elektrik üretebildiğini, bunun da 3 binin üzerinde hanenin elektriğini tek bir türbinin yıl içinde karşılayabilmesi anlamına geldiğini belirtti. Bu sebeple, rüzgar yatırımlarının önemini her geçen gün artırdığını ifade eden Özatay, “Türkiye’de Nordex tarafından 2009 yılından bu yana devreye alınmış projelerinin toplam büyüklüğü 3.6 GW’a ulaşmış durumda. Rüzgar türbini üreticileri arasında kurulu güç bazında Nordex Türkiye’nin yapımı süren 1.4 GW kapasiteye sahip projesi bulunuyor” şeklinde konuştu.