“Kahve tüketimi yükselince ekipman ihtiyacı da arttı”
Türkiye’de artan kahve ithalatının özellikle filtre kahve tarafında kendini gösterdiğini söyleyen ZÜCDER Başkanı Mesut Öksüz, “Artan ithalat aslında kahvenin tüketim kültürünün vazgeçilmez bir parçası olduğunu gösteriyor. Biz de bu alandaki tüm ekipman talebini karşılıyoruz” dedi.
Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, küresel ölçekte olduğu gibi Türkiye’de de artan bir kahve tüketiminden söz edebileceklerinin altını çizdi. Öksüz, “Hatta öyle ki artan kahve tüketimiyle birlikte baş gösteren iklim krizi, yakın gelecekte Arabica kahvenin tükeneceğine dair belirtiler sunuyor” dedi.
“İthalatta gözle görülür artıştan söz edebiliriz”
Uluslararası Kahve Organizasyonu’nun (ICO) verileriyle küresel kahve tüketimindeki artışa dikkat çeken Mesut Öksüz, artan tüketimin ithalata da yansıdığını bildirdi. Öksüz, konuya ilişkin şu bilgileri verdi: “Tüketim 2020/21 kahve yılında 164,9 milyon ton iken, 2021/22’de 170,3 milyon tona çıktı. Artan kahve zincirleri ve genç neslin hem yazın hem de kışın sıkça tükettiği kahve evlere de yansıdı. Türkiye’ye ithal edilen çiğ kahvede son 10 yılda büyük bir artış kaydedildi. 2011 yılında 17 bin ton olan çiğ kahve ithalatı, 2014 yılında 30 bin tona, 2022’de ise 70 bin tona dayandı. Türk kahvesi hâlâ Türkiye’de açık ara en çok tüketilen kahve olarak ağırlığını koruyor.”
Nielsen’in verilerine göre; Türkiye’de yaklaşık yüzde 70 oranında Türk kahvesi tüketildiğini, Pulside Araştırma’nın yaptığı bir çalışmaya göreyse, Türkiye’de her 10 kişiden 1’inin gün içerisinde 5 bardaktan fazla kahve içtiği bilgisini veren Mesut Öksüz, şöyle devam etti: “Durum böyle olunca züccaciye sektörü olarak filtre kahve makinesinden Türk kahve makinesine, kupalardan fincanlara, bardaktan tepsiye termosa kadar kahveye dair ne varsa bir arada satıyoruz. Bu konu sektörümüzü yakından ilgilendirdiği gibi özellikle pandemiden beri bu ürün gruplarımızda yüzde 100’ün üzerinde bir artış kaydedildiğini görüyoruz.
Örneğin; eskiden çeyizlerde elektrikli Türk kahve makinesi yokken, şimdi her çeyizin içerisinde bunu görebilmek mümkün. Yine termoslar hayatımızın vazgeçilmezi haline gelirken, herkes Türk kahvesini farklı fincanlarda sunmak istiyor. Bu da yeni gelişen termos pazarının büyümesini sağlarken, elektrikli kahve makinesi satışlarımızda ve yine kupa, fincan satışlarımızda bir hareketlilik meydana getiriyor. Eskiden yıl için 1-2 trend belirlenirken, artık firmalarımız neredeyse her ay yeni bir desen, yeni bir tasarımla fincanlarını satışa sunmaya başladılar.”
“Makine ihracatı olumlu”
Kahve ekipmanları pazarındaki hareketliliğin kendini ihracat tarafında da gösterdiğine vurgu yapan ZÜCDER Başkanı Mesut Öksüz, 2022 yılındaki elektrikli kahve makineleri ihracatında Almanya’nın yüzde 13,65 pay ve 2,6 milyon dolar ile ilk sırada yer aldığını iletti. Öksüz, “Irak’a ihracat yüzde 9,94 pay ve 1,9 milyon dolar ile ikinci sırada yer alırken, Kuveyt, Mısır ve Azerbaycan diğer önemli ihracat pazarlarıdır.
Evde kullanıma mahsus, kahve veya çay yapmaya mahsus elektro termik cihazlar ihracatımızda son 2018-2022 yıl içindeki değişimi incelediğimizde; değer olarak en fazla ihracatımızı arttırdığımız ülke, yıllık ortalama yüzde 131 değişim ile Rusya Federasyonu ve Türkmenistan olmuş, 2021-2022 döneminde, yıllık en fazla ihracatımızın arttığı ülke yüzde 1693 ile Rusya Federasyonu olmuştur. 2018-22 yılları ortalama değişime göre ihracat değerimizin en çok değiştiği ülke yüzde 8 ile Kuveyt olurken, 2021-2022 döneminde en fazla azaldığı ülke ise; yıllık yüzde 65 düşen Mısır olmuştur.
Bu ürün grubunu en yüksek fiyatla ihraç ettiğimiz ülkeler; 28,48 dolar ile Kazakistan, 25,37 dolar ile Birleşik Arap Emirlikleri ve 21,20 dolar ile Kuveyt’tir. Termoslar ve diğer vakumlu kaplar ihracatı son 10 yılda 10,1 kat artış sağlamıştır. Son 5 yıla göre artış yüzde 39 olmuş, son 1 yılda ise yüzde 22,2 artarak 5,4 milyon dolar seviyesine yükselmiştir. İhracat kg birim fiyatı 2012 yılında, en yüksek değer olan 8,60 dolara yükselmiş, yıllar içinde düşme eğilimi göstermiş ve 2022 yılında 6,25 dolar olmuştur.”
"Ülkemizde ve dünyada kahve tüketimi gün geçtikçe artıyor"
Kahve tüketiminin tüm coğrafyalarda her geçen gün arttığına dikkat çeken Mesut Öksüz, 550 yıllık geçmişi olan Türk kahvesinin de küresel pazara yayıldığını ancak kahvenin içim şekli değiştiği için artık zincirler ağırlıklı bir tüketim kültürünün doğduğunu bildirdi.
Artık gençlerin günde en az 3-4 kere içtiği bir içecekten söz edilebileceğine atıfta bulunan Öksüz, şunları kaydetti: “Hem ülkemizde hem de tüm dünyada kahve tüketimi gün ve gün artıyor, nitelikli ve özel yetiştirilen kahvelerle yapılan sunumlar gençler arasında çok popüler olmuş durumda, Special Coffee Assiancence’ın en son Kopenhag’da yaptığı yarışmalar çok ilgi görmekte, farklı demleme yöntemleri ve farklı tatlarla birleşen kahveler lezzet tarafında birbiri ile yarışır hale gelmiş durumdalar. Dünyada kişi başı çay tüketimi en fazla olan Türkiye’mizde de tonaj olarak en fazla çay tüketilen Çin’de de Kahve tüketimi hızla tırmanışta ve sürekli olarak büyümekte.
Kahve tüketiminin bu hızlı yükselişi tabii ki Türk kahvesine de çok yaramakta, içinde kahvenin kendisinin de filtre edilmeden içilebilen tek kahve olma özelliği ile içtikten sonra bazı ülkelerdeki fal tutkusu ile popülerliğini de her geçen gün arttırmaktadır. Tabii ki bu da hem Türk Kahve makinesi üreticilerine hem fincan üreticilerine hem de kahvenin ayrılmaz eşlikçisi olan Türk lokumuna yarıyor.”