Yat turizmi gelirinde 10 milyar dolar hedefi
Akdeniz'de dolaşan yatları çekebilmek amacıyla yeni marina yatırımları hızla devam ederken mevcut marinalardaki ortalama doluluk oranı yüzde 90'a ulaştı.
İZMİR - Üst gelir grubuna hitab eden yat turizminde en fazla tercih edilen rotalara sahip olan Türkiye, marina sayısının yetersiz olması nedeniyle pazardan ancak yüzde 3,5 pay alabiliyor.
Dünya turizm liginde ilk sıralarda yer alan Türkiye, en yüksek katma değere sahip turizm dallarından yat turizminde potansiyelini kullanmak amacıyla marina yatırımlarına hız verdi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı rakamlarına göre 43 marina ve çekek yerinde 17 bin 500 yat bağlama kapasitesine ulaşan Türkiye, doluluk oranında da yüzde 90'a ulaştı.
Deniz Turizmi Birliği'nden alınan bilgiye göre Bodrum, Fethiye ve Göcek bölgesiyle İstanbul'daki limanların tamamen doldu. Çeşme, Didim ve Ayvalık'taki limanlardaki dolulukların yüzde 80 seviyesinde olduğu, Ambarlı'da yeni açılan limanlarda yüzde 50-60 arasında doluluğun olduğu ifade ediliyor.
Yatçılar açısından gözde rotalar arasında yer alan kıyılara sahip olan Türkiye, doğal güzelliklerinin yanında diğer ülkelere göre daha yeni marinalara sahip olması, cazip fiyatlar sunması ve marinalara yakın noktalarda uluslararası uçuş bağlantısı bulunan havalimanlarının yer alması nedeniyle tercih ediliyor. Türk yatçıların da sayısının hızla artması nedeniyle marinaların talebe yanıt vermekte zorlandığı bildiriliyor. Türkiye'deki marinalara yılda yaklaşık 7 bin yabancı, 2 bin 500 yerli yat demir atarken bu yolla Türkiye'ye gelen turist ve yabancı mürettebat sayısı 30 bine yaklaşıyor.
Türk marinalarını en fazla İngiltere, Almanya, Hollanda, italya ve Fransa'dan gelen yatçılar tercih ediyor. Yat trafiğinin yoğunlaştığı Kuşadası'ndan Antalya'ya kadar olan kıyı şeridinde Bodrum - Göcek arasıdaki koylara olan talep dikkat çekiyor.
10 milyar dolar hedefi
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Akdeniz çanağında yat turizmi pastasından aslan payını 1940 yılından bu yana bu işi yapan Fransa, İspanya ve İtalya'nın aldığını, bu üç ülkenin payının yüzde 85'lere ulaştığını belirtti.
Göreve geldiklerinde Türkiye'nin bu sektörden aldığı payın yüzde 2 seviyesinde olduğunu gördüklerini ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bu durum '8 bin 333 kilometre sahil şeridi bulunan ülkemizin denizci millet, denizci ülke kimliğine yakışmaz' diyerek göreve geldiğimiz ilk günden bu yana yat limanları yapımına ve yenilenmesine ağırlık verdik. 10 yıldan kısa bir sürede 1 milyar doların üzerinde yatırım yaparak ülkemizin yat bağlama kapasitesini 10 bin 500'den, 17 bin 500'e çıkardık. Hem kamu kaynakları ile hem de kamu-özel ortalığı ile bu sayıyı her geçen gün artırmaya da devam ediyoruz. 2023 yılına kadar da yat bağlama kapasitemizi 30 binin üzerine taşıyarak yat turizmi gelirlerimizi de 10 milyar doların üzerine çıkartacağız."
"Acil yatırım gerekiyor"
Deniz Turizmi Birliği Başkanı Ömer Karacalar ise Türkiye'deki belgeli olarak faaliyet gösteren marina sayısının 36 ve bu marinalarda deniz ve karada yat bağlama kapasitesinin 23 bin olduğunu belirterek, Akdeniz'deki toplam kapasitesinin 600 bin olduğu dikkate alındığında Türkiye'nin payının yaklaşık yüzde 3,5 seviyesinde olduğunu ifade etti.
Yunanistan'da yaşanan kriz sonrası Türkiye kıyılarına olan ilginin arttığını, ancak Hırvatistan'ın da yatırımlarını hızlandırarak pazar payını büyüttüğünü, Türkiye'nin en önemli rakibi olarak gözüktüğünü ifade eden Karacalar, "Çok acil yeni yatırımlara ihtiyacımız var. Kapasitemizi 40-45 bine çıkarmamız gerekiyor. Marina yatırımlarında bürokratik zorluklar nedeniyle hızlı hareket edilemiyor. Yatırıma karar verildikten sonra 11 bakanlıktan izinlerin toplanması en az 3 yıl sürüyor. Bu nedenle yatırımcılar Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın açacağı ihalelere odaklanmış durumda" dedi.
Yunan limanlarına Türk ilgisi
Türk şirketlerinin Yunanistan ve Hırvatistan'da marinalar almasının Türkiye kıyılarındaki marinalara faydasının dokunacağını ifade eden Karacalar, Yunanistan'daki marina özelleştirmelerinin devam ettiğini, bazı Türk şirketlerinin de bu görüşmeler içinde yer aldığını, kısa vadede yeni alımların açıklanabileceğini ifade etti.
Karacalar, Tuna Nehri üzerindeki köprülerin yat geçişine uygun şekilde yeniden yapımı konusunda çalışmaların tamamlanmasıyla Karadeniz'de de büyük bir yat hareketliliği başlayacağını, Karadeniz'de atıl durumdaki balıkçı barınaklarının marinaya dönüştürülmesi konusunda bir çalışmanın yapıldığını da sözlerine ekledi.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından Yap-İşlet-Devret modeliyle ihale edilen ve inşaatı devam eden Dalaman, Datça, Gazipaşa, Muğla-Ören ve Kumkuyu limanlarından sonra Karaburun, Silivri, Avşa Türkeli ve Tekirdağ yat limanları için ihaleye çıkmaya hazırlanıyor.