‘Etki Yolculuğu’nun direksiyonunda, yeşil hedefler olacak
2030 yılına kadar metan gazını yüzde 30 oranında azaltmayı taahhüt eden Danone, yeşil hedefler doğrultusunda çiftliklerde iyileştirmeye yöneldi. Danone Türkiye Genel Sekreteri Dr. Ediz Aksoy, “Sorumluluklarımızın yalnızca fabrika ile sınırlı olmadığının bilincindeyiz” dedi.
Başak Nur GÖKÇAM
Dr. Ediz Aksoy, "Ticari kaygı ile insan sağlığı dengede tutulabilecek şeyler değil. İnsan sağlığı her zaman öncelikte gelir ve üstün tutulması gerekir" dedi.
Küresel ısınmaya en fazla neden olan kimyasalların başında metan gazı geliyor. Atmosfere yayıldıktan sonraki ilk 20 yıl içinde karbondioksitten 80 kat fazla ısıtma gücü bulunan metan gazının en fazla bulunduğu yerlerde ise çiftlikler geliyor. Ürün satışlarının yüzde 50’sine yakınını taze süt ve süt ürünlerinden alan Danone, ‘Tek Gezegen Tek Sağlık’ vizyonu doğrultusunda yeşil hedefler kapsamını genişletti.
‘Danone Etki Yolculuğu’ adı verilen yeni yol haritasında mümkün olan en fazla sayıda insana gıda yoluyla sağlık ulaştırmayı amaç edinen şirket, bu farkındalıkla sütlü ürünler üretiminde süt kaynaklı metan emisyonunu globalde 2030’a kadar yüzde 30 oranında azaltmayı taahhüt etti.
Yeni yol haritasına ilişkin konuşan Danone Türkiye Genel Sekreteri Dr. Ediz Aksoy, “Danone, 120’den fazla ülkede ürünleri satışa sunulan bir şirket.
Bu kadar fazla sayıda insana ulaşan bir şirketin öncelikli hedefi ise elbette ki gıda güvenliği. Bu doğrultuda şirketimiz çok sayıda insana sağlıklı gıdayı ulaştırmayı kendine amaç edinirken, sürdürülebilirliğin de tüm bunlardan ayrı tutulması mümkün değil” dedi.
"Fazla sayıda insana sağlıklı gıda ulaştıracağız"
Geleceğe yönelik taahhütlerin sürdürülebilirlik kolunda detaylıca değerlendirileceği Etki Yolculuğu adlı yol haritasına ilişkin bilgi veren Dr. Ediz Aksoy, “Modelin üç ayağı var.
Bunlar sağlık, çevre ve toplum bilinci. Yani biz ‘Mümkün olan en fazla sayıda insana sağlıklı gıda ulaştırma’ hedefimize ulaşmak için gıda kalitemizi artırmaya yönelirken, ayrıca çevreyi koruyarak yenilemeyi ve toplumları da geliştirerek, güçlendirmeyi de basamaklarımıza koyduk” diye konuştu.
Her bireye hizmet eden ürün porfföyüne sahip olduklarının altını çizen Aksoy şöyle devam etti: “Yol haritamızdaki 3 ana ayağımızın etrafında ise 12 farklı çalışacak alanımız var. Her bir alanın ise kendine özgü ölçüm metodu bulunuyor. Sistemi ayağa kaldırdığımızda, bizim uzun vadede tüm hedeflerimize ulaşmamız şart. Bu hedeflerin başında ise elbette ki 2050 yılında net sıfır olmak geliyor.”
Danone olarak 1970’li yıllardan bu yana endüstriyalist sorumlulukların ötesine geçerek, işini fabrika sınırlarıyla bırakmayan bir yönetime sahip olduklarını söyleyen Aksoy, “Doğru seçimleri yaparsan, doğru sonuca ulaşım kolay olur. Biz, karbon azaltımı, su tüketimi, enerji tüketimi, çevre, toplum gibi birden fazla program halinde işliyor ve buna yönelik çeşitli projeler geliştiriyorduk.
Fakat ‘Danone Etki Yolculuğu’ ile artık her şeyi tek çatı altına topladık. Kısa vadede 2025, uzun vadede ise 2050 yılına kadar gerekli olan tüm iş yükümüzü de bu sayede belirlemiş olduk” dedi. Danone olarak gıdalarda içerik kalitesine önem verildiğinin vurgusunu yapan Dr. Ediz Aksoy, “Bu öncelik şirketin işleyişini ve ilerleyişini belirliyor.
Ticari kaygı ile insan sağlığı dengede tutulabilecek şeyler değil. İnsan sağlığı her zaman öncelikte gelir ve üstün tutulması gerekir. Bu noktada Danone, Ar-Ge çalışmaları ile farkını koyuyor aslında. Gıda güvenliği bizim masamızda var olan bir şey olduğu için konuşulmuyor bile diyebilirim. Bizim amacımız bunun ötesine geçmekten ibaret” şeklinde konuştu.
Öncelik, işleyişin belirleyicisidir
Geçen sene geri dönüşümlü plastiğe başladıklarının da bilgisini veren Aksoy, “Türkiye’de bu alanda biraz daha ilerlemek adına önceliğin geri dönüşümlü plastik yapılabilen yerlerde artışa geçilmesi gerektiğini söyleyebilirim. Çünkü ülkemizde bunu yapabilen yer sayısı sınırlı. Tüm firmalar da buraya yoğunlaşınca, geri dönüşüme uygun plastik ambalaj seçimi zorlaşıyor. Tabii bunun kadar deposito sistemi de tartışılması gereken konulardan biri. Türkiye’de masada kalan atıklar, eğer işletme yönetimi bilinçliyse geri dönüşüme gidebiliyor. Yok eğer değilse, ne yazık ki çöp oluyor” dedi.
"Atıklarımızın tamamını geri dönüştürdük"
2022'de enerjisinin yüzde 17’sini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlayan Danone Türkiye, önceki yıla kıyasla 2022'de elektrik ve termal tüketimlerinden kaynaklanan karbon emisyonunu yüzde 33 azalttı. Su dolum tesislerinde son 5 yılda su tüketimini de yüzde 31 oranında azaltan şirket, 2022'de Lüleburgaz fabrikasını yüzde 100 yenilenebilir enerji olarak hidroelektrik santralden karşılamaya başladı. Şirketin geri dönüştürülemeyen gıda atığı miktarı ise yüzde 0.
En hafif cam şişe tasarımı
Tasarımlarıyla da çevreye katkı sağlamayı hedefleyen şirket, Sırma EcoFriendly cam şişeyi üreterek, Türkiye’nin en hafif cam su şişesini piyasaya sundu. Bu ürünle cam kullanımını yüzde 20, karbon ayak izini ise yüzde 15 azaltan şirket, Bu şişe tasarımı ile 2022 yılında ‘Ambalajda Önleme Uygulamaları’ kategorisinde ÇEVKO Yeşil Nokta Sanayi İş Ödülü’ne layık görüldü.
5 fabrikaya Sıfır Atık Belgesi
Sütlü ve Bitkisel Bazlı Ürünler, Su, Uzman Beslenme Ürünleri olmak üzere üç farklı kategoride faaliyet gösteren gıda ve içecek şirketlerinden biri olma özelliğine sahip olan Danone, sürdürülebilirlik alanında da birçok projeye imza attı. Bu kapsamda şirketin Türkiye’deki Aydın, Bursa, Hendek, Mahmudiye Su fabrikaları ve Lüleburgaz Sütlü Ürünler fabrikalarına Sıfır Atık Belgesi verildi.