MMK, ‘sıcak’la devam edecek 100 milyon dolar yatırım yapacak

İskenderun’da sıcak sac, asitli sac, galvanizli sac ve boyalı sac üretimi, Dilovası’nda galvanizli sac ve boyalı sac üretimi yapan MMK Metalurji, 3 yıl içinde sıcak bölümlerin yeniden devreye alınmasını sağlayan 100 milyon dolarlık yatırıma imza atacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

DEMET ÖZTÜRK - ADANA 

MMK Metalurji, 2,5 milyar dolarlık yatırımı ile Türkiye’nin en büyük yabancı sermayeli yatırımları arasında yer almakta. Hurdadan yapılan üretim ile yaklaşık 2,5 milyon ton sıcak sac üretme kapasitesine sahip firma, İskenderun ve İstanbul’da bulunan toplamda 800 bin ton galvanizli sac, 400 bin ton boyalı sac, 1,2 milyon ton asitli sac üretim kapasitesine sahip iki tesisin operasyonunu da yönetiyor. 

MMK Metalurji CEO’su İurii Chaikovskii, önümüzdeki 2-3 yıllık dönem içerisinde sıcak sac üretim tesisinin yeniden devreye alınmasını da kapsayan 100 milyon dolarlık bir yatırım öngördüklerini söyledi. 

MMK Metalurji CEO’su İurii Chaikovskii, geçici olarak sıcak kompleksini çalıştırmadıklarını, bunun yanında galvanizli ve boyalı sac tesislerinin yüksek kapasite ile çalışmakta olduğunu belirtti. Chaikovskii, Rusya’da faaliyet gösteren ana firmalarının 2 tane elektrikli ark ocağı ve 8 tane yüksek fırın ile yıllık 12 milyon tonluk üretim kapasitesi ile Rusya’nın en büyük 3 demir çelik üreticisinden biri olduğunu ifade ederek, sıcak ve soğuk sac üretiminden çivi üretimine kadar çok sayıda ürün yelpazesine sahip olduklarını dile getirdi. Chaikovskii, 2014 yılında Türkiye’de yurtiçi galvanizli sac satışlarını bir önceki yıla göre yüzde 40 artırdıklarını, galvanizli sac ihracatlarının ise yüzde 50 yükseldiğini; galvanizli sac yerel satışlarının bu yıl aynı ivme ile devam ederek ilk 5 ayda, 2014 yılının aynı dönemine göre yüzde 8 artış gösterdiğini belirtti. Chaikovskii bu yılki artışın, piyasaların en durgun olduğu kış aylarında gerçekleştirilmiş olmasının önemini vurguladı. 

Boyalı sac satışlarında ise 2014 yılında yüksek kapasite ile üretimleri tamamlanmış iken, 2015 yılında Türkiye pazarına yeni bir üreticinin girmiş olmasına rağmen, 2015 yılının ilk 5 ayında yüzde 14’lük artışın dikkate değer olduğu belirtildi. 

mmk-yazar.jpg

Demir çelikte rekor düşüş yaşanıyor 
Chaikovskii, demir çelik sektöründe de son yıllarda diğer emtialarda olduğu gibi fiyat düşüşleri yaşandığına değinerek, şöyle devam etti: “Sektörde demir cevherinden başlayarak rekor bir düşüş söz konusu. Demir cevherinin günde 3-4 dolarlık düşüşlerine şahit olduk. Sıcak sac fiyatlarındaki düşüşün 150 dolarları buluğu zamanlar oldu. Bu düşüş ikinci çeyrekte durdu ancak dolar değer kazanıyor, euro değer kaybediyor. Bu durum bazı Avrupalı demir çelik üreticileri için Türkiye pazarına girmelerinin önünü açmakta. Türkiye pazarında rekabetin artarak devam edeceğini öngörüyoruz.” 

Emtia fiyatlarındaki düşüşlerin yanı sıra sektörde üretim fazlası olduğunun da altını çizen Chaikovskii, özellikle Çin ve Hindistan’ın demir çelik kapasitelerinin oldukça büyük kapasiteler olduğunu kaydetti. Chaikovskii, üretilen demir çelik ürünlerini kullanan sektörler başta olmak üzere dünyada yeterli hızda büyüyememe sorunu olduğunu vurgulayarak, bu durumun uluslararası alanda sert rekabete neden olduğunu söyledi. Rekabet sonucunda fiyatların aşağı çekildiğini dile getiren Chaikovskii, “ Bundan yıllar önce Türkiye’de inşaat demiri arzı yüksek, yassı mamul arzı ise talepten düşük kalıyordu. Ancak şu an yassı ürün arzına karşı aynı oranda talep yok. Benim tahminlerime göre sektördeki üretim kapasitesi yüzde 65-70’ler seviyelerine kadar düşmüş durumda. Bir zamanlar çok karlı olan ve sürekli yatırım yapılan sektör bugünlerde sıkıntı çekiyor” şeklinde konuştu. 

Sıcak bölümlerin çalıştırılmasıyla tam kapasite üretime geçilecek 
Chaikovskii, komşu ülkelerde yaşanan karışıklığa rağmen Irak, Suriye, Rusya ve Avrupa ülkelerine ihracata devam ettiklerine değinerek, üretimlerinin yüzde 75-80’inin iç pazar olduğunu söyledi. Ortadoğu’da yaşanan olayların özellikle bölge firmalarını etkilediğini dile getiren Chaikovskii, firma olarak kısa ve orta vadede üretim ve ihracatı artırmaya yönelik plan ve projelerinin olduğunu ifade etti. 

Sıcak bölümlerini tekrar çalıştırmayı planladıklarını belirten Chaikovskii, 2016-2017 yılında planladıkları gibi sıcak bölümleri çalıştırdıklarında tam kapasite üretime geçebileceklerini vurguladı. Chaikovskii, sıcak bölümlerinin yeniden devreye girmesiyle birlikte 2-3 yıllık dönem içerisinde 100 milyon dolarlık bir yatırım da öngördüklerini kaydetti. 

Sektör kaplamalı ürünlere kaymaya başladı 
Chaikovskii, Dilovası ve Dörtyol’daki çelik servis merkezlerinde bobin ağırlıklarını küçültebildiklerini, levha ve şerit kesimi yapabildiklerini, hem boyalı mamulü hem de galvanizli mamulleri Çelik Servis Merkezleri’nde işleyerek sattıklarını belirtti. 

Chaikovskii, ayrıca, demir çelik sektörünün sıcak ya da soğuk sac kullanımı yerine kaplamalı ürünlere kaymaya başladığına, galvaniz ve boya kaplamalarının ürünün ömrünü çok uzattığını, bu uygulamaların özellikle deniz kenarlarında ya da zorlu kış şartlarının yaşandığı bölgelerde aşınmaya karşı ürünü koruduğunu vurguladı. 
Chaikovskii, diğer yandan sektörün kendi içinde üretim proseslerinde de bir dönüşüm süreci içinde olduğuna değinerek, dünyada pik demirin üretim şeklinden vazgeçilmesine yönelik çalışmalar olduğunu ve bunun da maliyetleri azaltabileceğini belirtti. Chaikovskii, Türkiye’de demir çelik sektöründe daha yapılacak çok şey olduğunu dile getirerek, demiryolları, havaalanları, tüneller gibi alt yapı yatırımlarına ihtiyaç olduğunu da ekledi. 

Sektörü desteklemek için koruyucu önlem şart 
Chaikovskii, Türkiye’de 35 milyon tonluk sıvı çelik kapasitesinin bulunmasına rağmen dönemsel olarak firmaların bu kapasitelerini kullanmak yerine fiyat avantajlarından faydalanmak adına Rusya, Ukrayna gibi ülkelerden yarı mamul ithalatına yöneldiklerini ifade etti. “Türkiye’de artık üretim kapasitelerinin tamamı kullanılmıyor” diyen Chaikovskii, MMK’nın şu an sıcak sacı Erdemir’den aldığını ya da ithal ettiklerini vurgulayarak yerli üreticinin Çin, Avrupa gibi ülkelerden gelen mallara karşı haksız rekabete maruz kaldığını ifade etti. Chaikovskii, hükümetin Türk demir çelik sektörünü desteklemek için ithal olarak gelen ürünlere karşı gümrük vergisi gibi koruyucu önlemler alması ya da mevcut önlemleri artırması, ithal edilen ürünlerin kalitesinin kontrol edilmesinin gerekliliğini belirtti. 

5 eğilime bakmadan yatırım yapan ayakta kalamaz 
Türkiye’deki demir çelik fabrikalarının çoğunun hurdadan üretim yapmaları nedeniyle demir cevherine kıyasla daha maliyetli üretim gerçekleştirdiklerini vurgulayan Chaikovskii, “O yüzden ithal gelen ürünlerle rekabette fiyat tutturulamıyor. MMK olarak piyasa koşullarına göre mevcut üretim sistemimize devam etmenin yanında yüksek fırın kurup kurmayacağımıza karar vereceğiz. Bu kararı verirken de demir çelik sektörü için en önemli beş eğilim olan, Çin ekonomisi, demir cevheri fiyatları, hurda fiyatı, pik demir fiyatları ve sıcak bobin fiyatlarına bakıp dünya nereye gidiyorsa ona göre karar vereceğiz. Bu beş eğilimi iyi incelemeden yatırım yapanların ayakta kalma şanslarının oldukça düşük olduğunu düşünüyorum” dedi

Türkiye’de 'Komşum yapıyor ben de yapabilirim' mantığı var
İurii Chaikovskii, Türkiye’de üretim maliyetleri daha yüksek olmasına rağmen çelikhane yatırımlarının çok olmasının hurdadan üretime dayalı tesislerin kurulmasının nispi olarak hızlı, ucuz ve teknik detay bilgi gerektirmemesine bağladı. Chaikovskii, entegre demir çelik fabrikası kurmanın ilk kuruluş maliyetinin çok yüksek olması ve sonraki süreçte de bilgi birikimi ve işletme maliyetlerindeki yüksekliğinden dolayı Türkiye’de bu yönde tesis yapılamadığından söz etti. Türkiye’de kurulan çelikhane yatırımlarının çoğunun komşudan görülüp yapılan yatırımlar olduğunu ileri süren Chaikovskii, “Çünkü elektrik ark ocağı kurmak için o kadar büyük alt yapı yatırımlarına, sermayeye ve bilgi birikimine gerek yok. Türkiye’de komşum yapıyor ben de yapabilirim mantığı ile verimliliği sorgulanabilir onlarca demir çelik tesisi oluşmuş" dedi. MMK'nın Türkiye'de yatırıma devam demesinin ardında ise pazarlarını korumak ve ülkenin konumunun gelecek vaat ediyor olması bulunuyor.

Yılda 14.5 milyon ton sıvı çelik üretim hacmine sahip
MMK Şirketler Grubu, ortak yönetim sistemiyle birleştirilmiş olan bağlı şirketleri içeriyor. Magnitogorsk Demir-Çelik Fabrikası AŞ 1932 yılında Magnitogorsk şehrinde, Ural Dağları eteklerinde kurulan ve dünyadaki en büyük metal ürün imalatçılarından biri. Aynı zamanda da Rusya pazarında lider. MMK AŞ hisseleri Londra Menkul Kıymetler Borsası’nda RTS (MAGN) olarak ve Moscow Interbank Currency Exchange (MAGN) işlem görüyor. MMK AŞ, yılda toplam 14.5 milyon ton sıvı çelik üretim hacmine sahip, demir cevheri ve hurdadan yüksek katma değerli ürün imalatı gerçekleştiren, tam döngülü bir demir-çelik fabrikası. Türkiye’de ise MMK, 2,5 milyon ton sıvı çelik kapasitesi ile 2010 yılında üretime ve Mart 2011’de tam faaliyete geçti. MMK Metalurji, şu anda mevcut yatırımın yüzde 100 hissesine sahip.

mmk-son.jpg

Bu konularda ilginizi çekebilir