Türk Telekom, milyarlık tahvil ihracıyla ödül aldı, refinansmanda 'lig' değiştirdi

Türk Telekom Grubu, Türkiye’den bugüne kadar yapılmış en büyük ve eş zamanlı olarak iki farklı vadedeki ilk kurumsal tahvil ihracını gerçekleştirdi. 1 milyar dolarlık tahvil ihracına 40 farklı ülkeden, 615 yatırımcıdan 8 kat fazla talep geldi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

LONDRA - DÜNYA

Türk Telekom Grubu, 1 milyar dolarlık tahvil ihracında önemli bir başarı yakaladı. Geçen yıl, 5 ve 10 yıl olmak üzere iki ayrı vadede gerçekleştirilen tahvil ihracı ile grup, ortalama borç vadesini 1.4 yıl uzattı. Vade 3.9 yıla çıkarken, finansman maliyeti de 30 baz puan azaldı. Türk Telekom Grubu, bu başarılı tahvil ihracıyla EMEA Finance Ödülleri arasında “EMEA Bölgesinin En İyi Kurumsal Tahvil İhracı Ödülü”nü almaya hak kazandı. 

Londra’da düzenlenen törende,- Türk Telekom Grubu adına ödülü alan şirketin CFO’su Murat Kırkgöz, başarılı tahvil ihracının arka planını anlattı ve şu bilgileri paylaştı: 
• Londra, Los Angeles, Boston ve New York’ta başlıca kurumsal yatırımcılara gerçekleştirilen ziyaretler büyük ilgi gördü. 1 milyar ABD Doları tutarında tahvil ihracına uluslararası yatırımcılardan 8 kat talep geldi. 
• 5,5 milyar ABD Doları'nın üzerinde toplanan nihai talep, ağırlıklı olarak, gelişmekte olan ülkelere ve yatırım yapılabilir kredi skoruna sahip şirketlere yatırım yapan 40 ülkeden 220’nin üzerinde yatırımcı grubundan geldi. 
• 5 ve 10 yıl vadeli olmak üzere, iki vadede gerçekleştirilen tahvil ihracı Türk Telekom Grubu’nun, mevcut borç seviyesini sabit tutarak, kısa vadeli borçlarının daha düşük maliyetle ve daha uzun vadelerde yeniden finansmanına imkân sağladı. Ayrıca finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesine de katkıda bulundu. 
• Tahvil ihracı ile ortalama borç vadesi 1,4 yıl uzatılırken finansman maliyeti de 30 baz puan azaldı. Türk Telekom Grubu’nun ilk tahvil ihracında elde ettiği başarılı sonuç, uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye ve Türk şirketlerine duydukları güvenin bir göstergesi oldu. Tahvil ihracındaki amaçlarının mevcut borçların vadesini uzatmak, maliyetleri düşürmek ve kaynakları çeşitlendirmek” olduğunu belirten Türk Telekom Grubu CFO’su Murat Kırkgöz, “Bu amaçlarımızın hepsini yerine getirdik. Böylece refinansman anlamında Türk Telekom’u farklı bir lige taşıdık” diye konuştu. Kırkgöz, özetle şunları söyledi:

• Önceden refinansman için daha kısa vadeli ve yerel bankalarlarla çalışıyorduk. 2008 krizinin adından farklı finansman modellerine yönelerek Eximbank kredileri kullanmaya başladık. Uluslararası bankalara yöneldik. Son olarak tahvil ihraç etme kararı aldık. 
• Ortalama borç vademiz 1,7 yıl seviyelerindeydi. Tahvil ihracıyla birlikte borç vademizi 3,9 yıla çıkardık. 
• Diğer kurumlarla yaptığımız finansman çalışmaları sayesinde bu bonoya bağlı olarak bir baz maliyet eğrisi oluştu. Böylece hem maliyet seviyesi, hem de vade yapısı olarak bankalara bir emsal oluşturduk. Bu da diğer yaptığımız işlemlerdeki maliyetlerimizi aşağıya çekti. Daha düşük maliyetle borçlanmamızın yolunu açtı. 
• Bu tahvil ihracındaki başarımızı Türk Telekom’un güçlü finansal yapısına borçluyuz; Gelirlerimizin sürekli artması ve müşterilerimizin güveni bu başarının en önemli unsurları. 
• Bizim bu başarımız, Türkiye’deki fonlama pazarının gelişmesi için de önemli bir fırsat. Attığımız bu adımın devamında daha fazla sayıda kurumun bu pazara girmesinden memnun oluruz. 

“İhraçlara devam edebiliriz” 

Tahvil ihracına devam edebileceklerini belirten Türk Telekom CFO’su Kırkgöz, “Tahvil pazarı borçlanma kaynaklarımızın çeşitliliği açısından bizim için önemli bir pazar. Yeniden tahvil piyasasına girmek Türk Telekom’un borçlarının artacağı anlamına gelmiyor. Tahvil ihracını, refinansman maliyetlerimizi düşürmek, vadeleri artırmak ve mevcut borçlarımızı daha düşük faizli borca çevirmek için tercih edebiliriz” açıklamasını yaptı. 

Kırkgöz, “Rating şirketleri, yaptıkları değerlendirmelerde kredimizin Türkiye ile eş değerde olduğunu ortaya koydu. Bu kurumlar tarafından ‘yatırım yapılabilir şirket’ olarak değerlendirildik. Bu bizim tahvil ihracımız açısından çok önemliydi. Sadece finansal açıdan çok sağlam şirketler, bulundukları ülkenin kredi notunun üzerine çıkabiliyor. Biz bunu başardık. Yatırımcılar da bu hikâyemizi çok beğendi. Bono ihracından hemen sonra kredi notumuz bir puan yükseldi” diye konuştu. 

“Büyümemiz dikkat çekici” 

En önemli başarılarından birinin “Türk Telekom’un sabit operatörden, mobil ve geniş bant hizmeti veren entegre bir yapıya dönüşmesi” olduğunun altını çizen Türk Telekom CFO’su, “Önemli bir gelir kanalı çeşitliliği sağladık. Sabitten elde ettiğimiz gelir yüzde 50’den yüzde 20 seviyelerine inerken, mobil, genişbant ve kurumsal data gelirlerimizi yükselttik. Gelirlerimizin yüzde 71’i mobil, genişbant ve kurumsal data gibi sektörde hızlı büyüyen alanlardan geliyor. Karlılığımız da oldukça iyi bir seviyede” bilgisini verdi. 

Bölgedeki ve Avrupa’daki telekom şirketlerine göre daha iyi büyüme rakamlarına sahip olduklarını belirten Murat Kırkgöz, “Batılı telekom şirketlerindeki büyüme neredeyse durma noktasına gelmişken, Türk Telekom yıllık yüzde 6 büyüme gerçekleştirdi. Bu büyüme ve karlılık yatırımcılarımıza bu yıl yüzde 7 civarında temettü getirisi olarak geri döndü. Türkiye’deki genç nüfus, penetrasyon oranlarının daha da yükselebileceğine işaret ediyor. Dünya yeni nesil teknolojilerle sesten dataya geçiyor. Son dönemde attığımız tüm adımlarla bu dönüşüme hazır olduğumuzu yatırımcıya hissettiriyoruz” dedi.

‘Fiberde gücümüzü ortaya koyduk’

Londra’daki sohbetimizde, Türk Telekom CFO’su Murat Kırkgöz, 197 bin kilometrelik fiber altyapısıyla sağladıkları hizmetlere ilişkin de bilgi verdi. Kırkgöz şunları söyledi: “Artık internet kullanıcıları hızlı ve uygun fiyata daha fazla data kullanmak istiyor. Biz de müşterimizin her türlü ihtiyaca cevap verebilen en avantajlı data sağlayıcısı olmak istiyoruz. Data kullanımında artık mobil ve sabit ayrımı kalktı. Herkes, zaman ve mekandan bağımsız, data her zaman elinin altında olsun istiyor. Biz Türk Telekom olarak, fiberde dönüşüm için de büyük yatırımlar yapıyoruz. Yeni yerleşim yerlerini mutlaka fiberle döşüyoruz. Fiberin yanı sıra mevcut bakır kablolu altyapıyı da dönüştürüyoruz. Bugün yaklaşık 21 milyonluk ev ve işyerinden oluşan hanelerin yüzde 98’ine fiber ayrıcalığı verecek altyapıya sahibiz. Geçtiğimiz yıl ilk çeyrekte müşterilerimiz yüzde 83’ü 8 Mpbs hızı tercih ederken, şu an bu rakam yüzde 42’ye geriledi. Müşterilerimizin yüzde 60’a yakınının artık 16 Mbps ve üstü hızdan bağlantı yaptığını görüyoruz. Ayrıca limitsiz kullanım oranımız yüzde 90’ı geçti.”

Bu konularda ilginizi çekebilir